Refah Partisi'nin yenilikçi kanadının partiden kopmasından sonra, yeni arayışlar başlamıştı..
Abdullah Gül, başta olmak üzere Abdüllatif Şener, Cemil Çiçek, Mir Dengi Fırat, Bülent Arınç ve diğerleri…
Kurucu hareketi…
AK Parti'nin henüz adının konmamış olmadığı zamanlar.
Adını ne koyalım?…
Toplumda çürüme, güven bunalımı, politikacıya olan güvensizlikler, ekonomik bozulmalar, yolsuzluklar, rüşvetler, yüce divanlıkların ayyuka çıktığı ve adaletsizliklerin tırmandığı bir manzara vardı ülkede..
Çıkış yolu arıyordu Türkiye. Dünya bankasından 'özel' olarak getirtilen 'Kemal Derviş' in ekonomik reçetesi acımasızca uygulanıyordu..
İşte bu döneme denk gelmişti..
Adı ne koyalım?…
'Adalet ve Kalkınma' partisi olsun.
Sihirli kelime, 'ADALET' …
Toplum, adaletli bir yönetim arıyordu…3 Kasım 2002'de AK Parti bu yüzden iktidara geldi..
Seçmen oyunu, 'adalet' in gerçekleşmesi için vermişti.

Dile kolay… Cumhuriyet tarihinde en uzun süreli tek başına iktidar. Başka hiçbir partiye nasip olmamıştı..
Aradan on altı yıl geçti… Adalet hala gerçekleşmedi. Her yerde 'adaletsizlik'ler yüzümüze çarpıyor..
Adalet, 'FETÖ'cülere ihale edilmişti. Bunların hain ellerine kalmıştı…
Sonrası malum..
15 Temmuz darbesini planlayanlar FETÖ'cü çıktı!

Adalet sağlayacağız diyerek, insanları kandırarak iktidar olanlar, 'adalet' kavramını çoktan unuttular..
Nereye baksan adaletsizliklerin katmerlisi göze çarpıyor. Siyasetin baronları bunları görmezden geliyor..
'Adalet' arayışı devam ediyor..
ADALET'E Özlem duyuyor toplum…
Kutsal bir söz..
Adalet..
Diyorlar ki, 'bizim aldığımız abdestten şüphemiz yok, kıldığımız namazdan şüphemiz olsun'!
LAF-I GÜZAF…
Her şeyde adalet
İslam demek, adil olmak, adaletli olmak demektir..
Tabii bunu gerçek 'Müslümanlar' bilir..
İmitasyonları 'dolar' bilir..
Adaletin bu mu dünya?
En iyisi Reza'ya sormak..
Rızası var mı?
Demek ki varmış.
OHAL ile yönetilen Türkiye..
Nereye kadar.
Hani, OHAL devlete ilan edilmişti.
Daha 'ayıklanma' bitmedi mi?
Ne zaman bitecek?
Özgürlükler ne zaman gelecek?

TEMEL SORUN HUKUKSUZLUK
İfade özgürlüğü için mücadele eder hale geldik.. Konuşanı, yazanı bir 'kulp' bularak içeriye tıkıyorlar.
Uyduruk iddianameler..
İçeride aylarca tutuklu kal, sonra kusura bakmayın de salıverin.
Düşünceler, suçlu gibi gösteriliyor.
Bu, dikta rejimlerinde olur.
İnönü döneminde oldu.
Menderes döneminde oldu.
27 Mayıs'ta oldu.
12 Mart askeri dönemde oldu
12 Eylül'de oldu.
28 Şubat sürecinde oldu.
Şimdide, aynı mantık devam ediyor.
Suçla… Suça uygun belgeler düzenle sonra iddianamelerde suçlan.
Asılsız ihbarlar la suçlan..
Eleştirimi, var tıkın onu..
Vah hukukumuz haline..
Özgürlüklerden hızla uzaklaşıyoruz..
Halbuki, AK Parti özgürlükleri vaat ederek iktidar olmuştu..
Şimdi kendi ayağına kurşun sıkıyor.
Düşünceler, özgür bir ortamda gelişir, ifade edilir. Düşünceler özgür ortamda çarpışırlar. Düşünceler, özgür bir ortamda tartışılmaz ise Demokrasiyi kaçırırız.
Dünyadaki gelişmeyi, fırsatları kaçırırız.
Bilgi çağını kaçırırız.
En son beyinleri kaçırırız..
O zaman siyasal iktidarların üzerine düşen en önemli görev siyasal ortamın özgürleşmesidir.
Siyasal düşünceler tehdit altında olmamalıdır.
Hukukun üstünlüğü işler olmalıdır.
Eğer ekonomide serbest piyasacı iseniz, düşüncelerde de serbest piyasacı olmak zorundasınız.
Piyasalarda hukuk garantili olmalı, insanların bütün hakları güvence altında olmalıdır.
Yargı asla siyasallaşmamalı.
Verdiğimiz sözleri tutmalıyız.
Adaleti mutlaka sağlamalıyız.
Yaftalama, suçlama, itibar suikastları, karalama siyasetine son vermeliyiz.
En önemlisi, ifade özgürlüğünün tehdit altında olduğu bir siyasal ortamda, yoksullaştırılmış haklarımızla sadece sandık demokrasisini işaret ederek, demokrasiyi sandıkla sınırlı sanarak, sürü güdüsüyle hareket eden ve çobanın sopasıyla oy veren bir toplum olmamalıyız.
İletişim özgürlüğünü, toplanma özgürlüğünü hukukun güvencesi altına almalıyız.


İktidara talip olan siyasiler, ülkeyi yönetmek için yarışmalı, iktidar programlarını, projelerini halka eşit propaganda şartlarımda anlatma özgürlüğüne sahip olmalıdır.
Devlet herkese eşit davranmak zorundadır..
Bunları yapmak hiç de zor değil..