Hocası Yılmaz Büyükerşen.

Abileri Ahmet ATAÇ ve Kazım KURT.

Sahip çıktılar kız kardeşlerine…

Merak etme sen dediler…

Eskişehir sahip çıktı.

Şehir Eskişehir’dir dediler.

Mütevazı ve samimi kişiliği ile kamuoyunda sevildi. Politika üstü duruşu, kadın sorunlarına özel ehemmiyet vermesi daha somut çözüm önerileri sunması ilgi odağı haline geldi.

Palavralar atmadı.

CHP’nin bayrağını Eskişehir’de sallandırdılar. Bir rekora imza attılar.

AKP Cumhur ittifakı ile birlikte girdiği seçimlerde ağır bir hezimet aldı.

Örgüt sahadaydı. Dinamik bir çalışma gerçekleştirildi. İnsanlara dokundular.

İlçe bazında ve meclis üyeliklerinde çoğunluğu elde ettiler.

Ve başardılar.

Hep birlikte başardılar… Bu sonuçlar bir milattır. CHP Eskişehir’de bir ilke imza attı.

Birlik ve beraberlik ve dayanışma ile başardılar.

SİYASAL HARİTA DEĞİŞTİ.

31 MART 2024…

Tarihi bir gündü. Türkiye haritası değişti… AKP’nin ampulleri patladı. Kazanan açık ara CHP oldu.

Türkiye kırmızı oldu…

Kıyılara hapsedilen CHP, Özgür Özel ile birlikte tam 47 yıl sonra CHP’yi zirveye taşıdı.

CHP artık başının üzerindeki “görülmez yüzde 25’lik cam tavanı kırmıştır, tuzla buz etmiştir”

Bu bir değişimin başarısıdır. Sandık AKP’ye kırmızı kart çıkartmıştır.

Bu büyük başarıdır… Alkışlanmalıdır.

*****

Temiz bir seçim olmuştur. Katılım 2023 Mayıs seçimlerine göre %10 daha azdır.

14 Büyükşehir Belediyesini kazanmıştır.  35 il belediyesi kazandı. Ana itici güç İstanbul belediye başkanı olan Ekrem İmamoğlu rakibini 10 puan geçti…

İstanbul’daki AKP’nin ilçe kaleleri kaybedildi.

Artık mecliste çoğunluktaydılar.

Türkiye’nin dört bir yanında açık farkla yeni bir döneme umut ışıkları parlıyordu.

Tarih yazdılar.                                     

CHP’nin işi çok daha zor. Bundan sonra iktidarı kazanma potansiyeli haline geldi.

CHP, sosyal demokrat belediyeler üzerinden kazanımlarını gördük. Daha iyi hizmet tartışması olacak. AKP tarafından ötekileştirilen kesimlere belediyeler üzerinden destek verilecek.

+++++

Elbette siyasi partilerin çıkartacakları dersler vardır. AKP’ye verilen açık kredilerin sonuna geldi. Kısacası AKP’ye dediler ki; 2002’de 3 Y ile iktidar oldunuz.

Yasaklar, yoksulluk, yolsuzluklar ülkeyi salladı… AKP bunlara sığındı. Unuttu bu söylemleri.

Halkın iradesini görmezden gelip hapislerde tutsak ediliyordu. Yolsuzluklar uluslararası listelere kadar girmişti. Yoksulluk açlık sınırındaydı.

AKP iktidar olduğunda bu argümanlarla iktidar oldu ama tam tersini yapmıştı.

Artık tarikat-din ve ticaret ilişkileri ile sürdürülebilir değildi. Vatandaşın mutfağında yangın vardı.

Yangının nedeni yüksek enflasyondu. Yangını çıkaran Erdoğan’ın nas politikaları değil miydi?

AKP Devlet partisi olmuştu... Bunları seçimlerde gördük. Kamunun kaynaklarını sonuna kadar kullandılar.

Sultanizm düzeni sürdürülemezdi… Tek adam saraylarda kuşatılmıştı bunları göremediler.

Tasarruf

CHP toplumsal muhalefeti temsil ediyor. Özgür Özel ilk defa genel başkan olarak karizmatik bir Erdoğan’a karşı tartışmasız bir seçim zaferini kazandı.

Genel başkan olarak geldiği kongreden seçimlerde LİDER olarak perçinledi. Tarihi bir başarı elde etti.

2. yüzyılın ilk başarısında CHP’yi şaha kaldırdı. Moral değerleri yükseldi ve umutlar yeşerdi. Artık CHP Türkiye’nin her yerinde vardı.

KIRMIZI KART

Muhafazakâr mütedeyyin seçmen Erdoğan’a, içimizden geldiniz. Bir yüzükle geldiniz… Çevrenizi zenginleştirdiniz. Davayı unuttunuz. Bizleri unuttunuz. Bizleri anlamadınız. Kibrinizde bıktık artık…

Bizlere danışmadan adayları belirlediniz…

Kendi kibrinizi bıraktınız. Bizleri unuttunuz. İnsanların haline bakın sürünüyorlar. Ak Parti kurmaylarına, aday tespit edicilerine, seçmen “ahbap çavuş ilişkileri ile aday belirlersen, size ders veririm” dedi.

Aslında bu yarışı emekliler kazandı. Türkiye genelinde bir tepki patlaması yaşandı. Ak Parti, tepe yöneticileri şöyle düşündüler. “Bunlar bizim inşallah, Allah’a şükür diyen mütedeyyin seçmenlerimiz. Biz onları nasıl olsa Temmuz’da düzenleme yaparız falan der avuturuz. CHP’ye oy vermeye elleri gitmez” dediler.

Öyle olmadığı ortaya çıktı…

Fotoğraf böyleydi…

Son sözü Erdoğan ne güzel söylemiştir. “İrtifa kaybı yaşadık”!

+++++

Eskişehir’de AKP gerçek belediyeciliği göstereceğiz derken, tekrarlanan hezimeti tekrar yaşamıştır.

Bu yenilgiyi bir kez daha tekrar tatmıştır.

Bilinmeyen bir şey değildir… Merak edenler bunun böyle olacağını zaten biliyordu… Birçok düşünür arkadaş da biliyordu.  Yazdık açıkça. Konuştuk… Analizler yaptık ekranlarda…

Hatipoğlu da kaybedenler kulübü listesinde yerini aldı…

HEZİMET

Halbuki ne güzel hayali projeleri vardı… 15 katlı kavşak. Şimdilik mahrum kaldık bu hizmetlerden. Çevreyolundan…vah vah!..

CHP değişimle birlikte başarıyı yakalamış ve kırsalı da silip süpürmüştü. Bazılarının hayalleri vardı. Dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olmuştur.

AK Parti’de çıkış yolu kalmadı ve yüzleşme dönemi başlayacak. Saltanat dönemi kapanacak. Bütçe yükünü vatandaşa artık yükleyemezler.

Vergi falan hiç düşünmesinler…

Birazda para babalarına, AKP’nin zenginlerine baksınlar…

Bu seçimler ne mesajlar veriyor. İnanmayın… Her seçim sonrası gerekli mesajları aldık diyorlar bildiklerini okuyorlar…

O kadar çok mesaj içeriyor ki doktora tezlik. Her biri özel bir başlık.

Çıkış yolu yasakların kalkması. Yolsuzlukların üzerine gidilmesi. Derin yoksulluğun ortadan kaldırılması.

İyide AKP iktidar zaten “Y” ile besleniyordu. Bunlar ortadan kaldırılırsa yaşam alanları bitmez mi?

CHP büyük bir dip dalga yakaladı. Değişimin rüzgârları esti. Yuvarlak masada yer alanların esemesi okunmadı. Kantara çıktılar ve boylarının ölçüsünü aldılar.

AK Parti zafer konuşması yapacaktı.

Boynu bükük kaldılar. Yapamadılar.  AKP kendisine oy veren seçmeni tebaa olarak görüyorlardı.

Şimdi 2.liğe düştüler.

+++++

İYİ Parti büyük iddialarla kurulmuştu. 2023 seçimlerinden sonra savruldu… Yerel seçimlere müstakil girdi. Başarısızlıkla sonuçlandı.

Şimdi ne olacak… Meral Akşener olağanüstü seçimli kongreye gidiyor.

Aday olacağım veya aday olmayacağımda demedi. Onu zamanla öğreneceğiz.

Meral Akşener, son gün yaptığı konuşmalarda İmamoğlu’nu ve Yavaş’ı hainlikle suçlamıştı.

Nezaket dili yerini, toksik bir dile bırakmıştı.