Avrupa, PKK- PYD'ye yıllarca destek veriyordu. Almanya, Fransa ve İsveç başı çekiyordu. Oralarda yerleştiler. Avrupa onlara her türlü olanağı sağladı.
İşine geldiğinde kullandı.
Görevleri belli.
Türkiye'nin aleyhine gösteri ve yürüyüşü yapın,serbest.
Türklere küfür edin serbest.
Bu vandallara her şey serbest.
Fransa, PKK-PYD'nin merkez üslerinden biriydi. Bu konuda sözde daha hoşgörülüydü. Onları sözde özgürlük savaşçısı olarak görüyordu. Bu kez silah kendilerine döndü.
****
Takvim 23 Aralık 2022'yi gösteriyordu. Yer, Paris Ahmet KAYA kültür merkezi. Saldırı ırkçı bir Fransız saldırgan tarafından gerçekleştiriliyor. Patolojik bir nefret besliyormuş yabancılara.
Fransız saldırganı kim?
24 Aralık'ta saldırıyı kınamak için Avrupa'dan Paris'e akın akın PKK yandaşları geldi, gösteriler ve olaylar başladı.
Kamu düzeni bozuldu.
PKK terör örgütlerinin Avrupa kanadı üyeleri şiddete başvurdu. Fransızlar gerçek yüzlerini gördü.
Yağma bir tablo yaşandı.
Dersler alındımı? Hayır.
Peki, Paris saldırganı kim?
Paris'i yakanlar kim?
Sokaklar kan gölüne nasıl dönüştü? Fransız istihbaratı uyudu mu?
*****

Fransa lafarge firması Fransa Yüksek Ceza Mahkemesi, çimento şirketinin 'terörizmi finanse etmek' suçlamasıyla yargılanması gerektiğine hükmetti ve Suriye'deki iç savaş sırasında bir fabrikasında üretime devam edebilmek için IŞİD'e milyonlarca dolar aktarmakla itham edilmişti.

Sonra,suçüstü yakalandı.
Cezalandırıldı..
Terör kuzey Suriye'de yuvalandı..
Alan buldu.
Türkiye, terörle mücadelede binlerce şehit verdi..
Batı, Türkiye'nin haklı sesini hiç duymadı veya hep görmezden geldi.
ABD lojistik ve silah yardımında bulundu onların eğitimini sağladı. Ve Rusya'da kucak açtı Moskova'da irtibat büroları var.
Şimdi başlarındaki bela, bumerang gibi geldi Paris'i vurdu.
Fransa'nın ikiyüzlülüğünün yansımalarını görüyoruz.
Bumerang etkisi.
Şimdi Yunanistan'ı kullanıyorlar. Kullanacaklar.
Ermenileri de bir zamanlar kullanmışlardı.
Batının ikiyüzlülüğünün yeni nesilde tanık olmalı. Hafızalarımızı diri tutmalıyız.
PKK Vandalizmin daniskasını Parisliler de gördü.
Sözün özeti Paris'i eşkıyalar bastı. Ders alırlar mı? Almazlar..
PKK'nın temel görevi BOP'a hizmet etmektir... Bunu anlamaya çalışın. Türkiye'nin üzerindeki oynanan oyunları görün..
Bu oyunların içinde, tarikatların-Cemaat-diğer inanç kisvesi altında ajanların da cirit attığını hiçbir zaman unutmayın.
****
Uyduruk bir çok STK'lar var..
Bunlar seçim dönemlerinde mantar gibi ortaya çıkarlar. Aslında amaçları bellidir. Abartılmış sayılarla gelen adayları taleplerini sıralamak ve onları keselemek…
Mesela Eskişehir'de abartılmış bir maçlıklar dayanışması vardır. Kendilerine LOBİCİ diyorlar. Bunlar için önemli olan malçıklı olmak. Onlara sorarsan en az yüz bin malçıklı vardır.
Şişirirler de şişirirler.
Mihalıççık'ta belediye başkanlık seçimleri olur ama Mihalıçık'lı adaylar kazanamaz.
Dolayısıyla bütün partilerden aday gösterilirler. Belediye başkanlıklarında ve belediye meclisinde muhakkak yer alırlar.
Zaman zaman, zurna çalmasını bilmeyen üflemeli adaylar başarılıda olurlar.
Ancak başkaları da uyandı artık.
Emirdağlılar
Aslında Afyonun bir ilçesi. Fakat Eskişehir'deler. Ekmeğini, suyunu burada kazanırlar. Onlara kalsa Eskişehir'e bağlanmak isterler. Şehre önemli ekonomik katkıları vardır. Son dönemde Emirdağlı aday olsun sesleri yükselmeye başladı. Gerçi her dönem böyle girişimlerde bulunulur..
Zira onlara göre 200 bin Emirdağlı Eskişehir'de yaşar. Dolayısıyla en az birkaç tane listelerdeki seçilecek yerlerde. Emirdağlı aday olmalı. Hele Sebahattin olursa? Çaylarrr
Fakat şunu unutuyorlar.
Daha önceleri de belediye başkan ve milletvekili adayları oldu. Seçilemediler.
Birde Sivrihisar lobisi var. Çok 'tan tana' yapmıyorlar ama, özgül ağırlıkları var.
Efendime söyleyeyim. Sırada Seyitgazi, Çifteler, Beylikova var.
Hesapladığın zaman Eskişehir'in nüfusu 2 milyonu aşıyor. Balkan göçmenlerini hesaba dahil etmedik.
Kırım ve Romanya -Köstence dobruca muhacirlerini saymadık. Kafkas sürgününde Anadolu'ya gelen çerkesleri unutmayalım.. Bunları da hesaplarsak nüfus 3 milyonu geçiyor.
O zaman demokrasiyi bırakalım. Lobicilik oyununu oynayalım ve adını da demokrasi diyelim.
Bunun demokrasinin içini boşaltan bir anlayış olduğunu ve sahtekarlık olduğunu da unutmayalım.
****
1980'lerde, MDP'nin horozu vardı.. ANAP'ın arısı vardı. Birisi ötüyor ötekisi sokuyordu..
ALINTI.
1970'li yıllarda bazı partilerin logoları hayvan figürleri içermekteydi.
Adalet Partisi: Kır at... Güven Partisi: Koyun... Milliyetçi Hareket Partisi: Üç hilal, ama partinin en önemli destekçisi durumundaki Ülkü Ocakları'nın amblemi Bozkurt...
1970 yıllar.
Partinin ambleminde de, elinde kürekle çalışan bir insan resmi vardı. Genel başkanı radyodan seçmenlere şöyle seslenirdi:
'Değerli vatandaşlarım; Yok atmış, yok koyunmuş, yok kurtmuş bırakın bu hayvanları yahu! İnsana oy verin, insana!...'
Mesele insan olabilmek. Değil mi zaten.
****
Bizde, 2023 seçimlerinde listelerde insan bulacak mıyız? İnsana mı oy vereceğiz, yoksa siparişleri mi kabul edeceğiz.
Ona bir karar versek, kendimizle yüzleşsek mesele kalmayacak.
Bir oyana bir buyana yatma şaşkın. Tenhalarda menhalarda gezme şaşkın.
Şaşırıp kalanlar var. Ne yapacaklarımı bilmeyenler var.
Ben de bilmiyorum? Bana sormayın.
*****
Mehmet Akif'in 86. vefat yıl dönüme. Millî şairimiz… Rahmetle anıyorum… al sancağımız ebediyete kadar sallanacak. Aziz milletimizin gönlünde taht kurmuş istiklal marşımızın şairi. Bir mütefekkir. Seni hiçbir zaman unutmayacağız..
Elimizde sefahat. Satır satır okuyacağız..
En çok okuması ve anlaması gerekenlerde süslüman geçinenler..
*****
Erdal Sarızeybek İyi partiye geçmiş,Rozetini Akşener takmıştı.İYİ Parti'den istifa etti
Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, 'Meselenin koltuk merakı olduğu düşünen varsa eğer, alın bir koltuk da ben vereyim; 'Erdal Sarızeybek siyasi parti üyeliğini sonlandırıp, Genel İdare Kurulu Üyeliği'ni düşürdü.'' Notunu düşmüş.
Politika bu. Böyle böyle alışacaklar. Karşında topuklu zeybek var. Tınlar mı?