Vaiz Aydın Yılmaz'ın yazısı...

Kainatı yoktan var eden Allah(c.c), yarattığı her varlığa bir var olma nedeni ve gayesi bahşetmiştir.İnsanın varlık gayesi ise, yaratılmışların en değerlisi olarak Yaratıcısını bilmek ve O'nun rızası doğrultusunda yaşamaktır.
Allah-u Teala Kur'an-ı Kerim'de :
'Ben cinleri ve insanları ancak bana ibadet etsinler diye yarattım.' (Zariyat: 56) buyurarak bu gayeyi ifade etmiştir. Bizler de her gün namazlarımızda;
'(Ey Rabbimiz!) Ancak sana kulluk eder ve yalnız senden yardım dileriz.' (Fatiha: 5) diyerek kulluğumuzu ifade ve ikrar ederiz.
Bir mümin için ibadette öncelikli olan farzların edasıdır.Bununla birlikte, kulluk yolculuğunda nafile ibadetler de önemlidir. EbûHüreyre(r.a)'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah(s.a.v), 'Allah Teala şöyle buyurmuştur' dedi:
'Kulum, kendisine emrettiğim farzlardan, bence daha sevimli herhangi bir şeyle bana yakınlık sağlayamaz. Kulum bana (farzlara ilaveten işlediği) nafile ibadetlerle durmadan yaklaşır; nihayet ben onu severim. Kulumu sevince de (adeta) ben onun işiten kulağı, gören gözü, tutan eli ve yürüyen ayağı olurum. Benden ne isterse, onu mutlaka veririm, bana sığınırsa, onu korurum.' (Buharî, Rikak 38)
Yine Efendimiz(s.a.v) şöyle buyurmuştur:
'Kıyamet gününde kulun hesaba çekileceği ilk amel, namazdır. Eğer namazı düzgün olursa, işi iyi gider ve kazançlı çıkar. Namazı düzgün değilse, kaybeder ve zararlı çıkar. Şayetfarzlarından bir şey noksan olursa, Azîz ve Celîl olan Rabbi:
'Kulumun nafile namazları var mı, bakınız?' buyurur. Farzların eksiği nafilelerle tamamlanır. Sonra diğer amellerinden de bu şekilde hesaba çekilir.' (Tirmizî, Salat, 188/413)
Bu ifadelerden, farzları bırakıp nafilelerle meşgul olmak şeklinde bir hüküm çıkarmak doğru değildir.Doğru olan, farzları eda etmekle birlikte elden geldiğince nafileibadetleri de yerine getirmeye gayret göstermektir.
Nafileibadetler, kulun Allah'a yakınlaşmasına vesîle olur.Farzları tam ve kusursuz olarak yerine getirebilmek her Müslüman için mümkün değildir.Ne kadar özen gösterilse de, bazı zamanlarda ibadetimizde kusur olabilmektedir. Dolayısıyla bu noksanlığı tamamlamak için nafilelerden istifade etmek gereklidir.
Başlıca nafile namazlar şunlardır; teravih namazı, Peygamber Efendimiz(s.a.v)'in kılıp ümmetine de tavsiye ettiği teheccüd namazı, evvabin namazı, kuşluk namazı, hacet namazı, tevbe namazı, istihare namazı, yolculuk namazı, tahıyyetü'lmescid namazı.
Kaza namazı borcu bulunan birinin sadece kaza kılıp nafileleri terk etmesi caiz değildir. Çünkü kaza namazı, kerahat vakitleri dışında, günün her vaktinde eda edilebilir. Fakat teheccüd, kuşluk, evvabîn gibi bazı nafile namazlar vakitlere bağlıdır. Örneğin teheccüd gecenin bir bölümünde kılınır.
Hz. Aişe(rah)'nın anlattığına göre, Peygamber Efendimiz(s.a.v) geceleri mübarek ayakları şişinceye kadar uzun müddet teheccüde devam ederlerdi. Durumdan müteessir olan muhterem sevgili eşi Hz. Aişe annemiz:
'Ey Allah'ın Resûlü, geçmiş ve gelecek günahların bağışlandığı halde niçin böyle yapıyorsun?' diye sorunca;
'Ey Âişe! Rabbime çok şükreden bir kul olmayayım mı?' karşılığını vermiştir. (Buhari, Teheccüd, 6)
Nafileibadetler, dua ve tesbihatlar kulun ibadet şevkini diri tutar, kalbini yumuşatır, ruhunu arındırıp yüceltir.Nafileibadetlere devam etmek nihayetinde insanı, olgun bir mümin olma noktasına ulaştırır. Çünkü ibadet, insanın yaratılış maksadına en uygun davranış ve bir kul için ahiret yolculuğunda en hayırlı vasıtadır.
Hz. Peygamber Efendimiz(s.a.v)çokça dua ederdi, her şartta namazını kılmaya devam ederdi. O'nun Muaz b. Cebel'e tavsiye ettiği şu dua bu duruma en güzel misal sayılabilir:
'Allahım! Seni anmak, sana şükretmek ve sana güzelce kulluk etmekte bana yardım et!' (EbûDavûd, Vitr 26; Nesaî, Sehv 60)
Yazımı dua, zikir ve tesbihatın önemini çok iyi anlatan bir hadis-i şerif ile bitirmek istiyorum:
Ebu Hureyre (r.a)'den rivayet edildiğine göre Rasûlullah(s.a.v) şöyle buyurmuştur:
'Dile hafif, mizana konduğunda ağır gelen ve Rahman olan Allah'a çok sevimli olan iki kelime vardır:Subhanallahi ve bihamdihî, subhanallahi'l–azîm' (Buharî, Deavat 65, Eyman 19