Bugün 18 Mart 2022. Çanakkale Zaferi'nin 107.yıl dönümü. Bugün yedi düvelin İstanbul'u işgal etmek için gemilerini hasta adam gözüyle baktıkları Osmanlı İmparatorluğu'nun başkentine sürdükleri ve Çanakkale Boğazı'nı geçip İstanbul'a ulaşmak üzere harekete geçtiklerinde Türk milletinin asil ruhuyla tanışmalarının, vatan savunması için canlarından nasıl seve seve vazgeçtiklerini görmelerinin yıl dönümü. Bugün Kurtuluş umudunun canlandığı ve işgal kuvvetlerine 'Çanakkale geçilmez!' dedirten ruhun şahlandığı günün yıl dönümü.
Çanakkale Savaşı ve Zaferi Müslüman Türklerin esir edilemeyeceklerini, namuslarına, bayraklarına, ezanlarına el sürdürtmeyeceklerini ve en önemlisi bırakın başkentlerini, bir karış vatan toprağını bile vermeyeceklerini dünyaya haykırdıkları mücadelenin adıdır. Yurdun dört bir yanından, anasının dizi dibinden, eşi ve bebeğinden, yuvasından ayrılıp şehit olmaya koşan bir milletin destanıdır Çanakkale Zaferi.
İstiklal Şairimiz Mehmet Akif ERSOY 'Çanakkale Şehitlerine' isimli şiirinde ne diyordu;
'Asım'ın nesli… diyordum ya… nesilmiş gerçek:
İşte çiğnetmedi namusunu, çiğnetmiyecek.'
Öyle de oldu. Ne mutlu o kutsal değerler uğruna şehadete koşanlara. Vatanı için, dinini özgürce yaşayabilmek için, ezanların susturulmaması için, anasının, bacısının, eşinin namusuna namahrem eli değmemesi için, ay yıldızlı bayrağın göklerde gururla dalgalanması için şehadete koşan o neslin canlarıyla koruduğu vatan toprağında yaşıyoruz. Onların en sevdiklerinden, anasından, bacısından, eşinden, evladından ve en önemlisi kendi canından vazgeçerek bizlere bıraktıkları vatan toprağında yaşarken elbette bizlere de önemli vazifeler çıkıyor bu mücadeleden. Çanakkale Savaşı ve zaferinden öncelikle ilk çıkarmamız gereken vazife, bu mücadeleyi yaşatan kahramanları unutmamak ve hayırla onları yad etmektir. Ayrıca her daim bu vatan toprağının kolay kazanılmadığını aklımızdan çıkarmamak, İstiklal Marşı'nda yazan 'Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda' sözlerini ise yürekte hissederek yürümek bu topraklarda, bizlere düşen en önemli vazifedir.
Çanakkale Savaşı'nda can verenlerin ruhları o an ne heyecan hissettiyse vatan müdafaası için, bugün de genciyle yaşlısıyla aynı ruhu hissetmekteyiz. İstiklal Marşı'ndaki 'Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda' sözüne yürekten katılmamak mümkün değil. Tarihimizdeki sayısız zaferleri görüyor ve bu ruhu her an içimizde hissediyoruz. Atasözünde dediği gibi 'Su uyur, düşman uyumaz'. Bu sebeple düşmanlar dün Çanakkale'den girmeye çalıştılar, bugün başka yerlerden girip bizi parçalamaya çalışacaktır. Düşman, bizlerin Çanakkale ruhundan gaflette olup olmadığımızı deneyerek her devirde görmek istemektedir. Ama şunun farkına her teşebbüslerinde varacaklar ki, bu Çanakkale ruhu her daim yediden yetmişe tüm insanlarımızda canlı durmakta, her geçen gün daha da katlanarak bu yüreklilik artmaktadır. Yine İstiklal Marşı'nda bunu her devirde test etmeye çalışacaklara şöyle haykırarak cevap vermekteyiz; 'Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım; Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!'. Bu sözler ancak imanlı yüreklerin sözüdür, vatan, namus, ezan, bayrak uğruna can vermekten çekinmeyecek bir neslin sözleridir bunlar. İnandığı değerleri hür bir şekilde yaşamanın öneminin her devir farkında olan bir milletin dünya var olduğu müddetçe haykıracağı sözlerdir bunlar. Mehmet Akif'in söylediği gibi 'İstiklal Marşı'nın ruhu ebediyen yaşasın ve Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın!'.
Bu vesileyle Çanakkale Zaferi'nin yıl dönümünde tüm şehitlerimizi rahmetle anıyor, onların kanlarıyla yazmış oldukları destanları, her birini büyük fedakarlıklarla korudukları değerlerin kıymetini daima kendimize, evlatlarımıza, yedi düvele hatırlatarak unutmamamız ve Çanakkale ruhunun ilelebet yaşanması temennisiyle yazıma Milli Şairimiz Mehmet Akif ERSOY'un 'Çanakkale Şehitlerine' isimli eserinden şehitlerimize vefa dolu şu satırlarıyla son vermek istiyorum.
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker!
Gökten ecdad inerek öpse o pak alnı değer.
Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor Tevhîd'i...
Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi.
Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın?
'Gömelim gel seni tarîhe' desem, sığmazsın.


Hamdi UZUNHARMAN
Odunpazarı İlçe Müftüsü

GÜNÜN DUASI
'Ey gökleri ve yeri yaratan! Dünyada da ahirette de beni yönetip himaye eden sensin. Müslüman olarak canımı al ve beni iyi kulların arasına kat!' (Yûsuf, 12/101)