Ahmet ATAÇ, Turgut DOĞANDOR birlikte ANKARA'ya gidiyorlar.
CHP'nin TBMM'de gerçekleştirdiği grup toplantısında, AK Partiden istifa ederek CHP saflarına katılan Meclis üyesi 'Meliha Çelik Rozet' takarak alkışlarla CHP'li oluyor. Katılım, sadece onunla sınırlı değil. Eskişehir-Bilecik Bölgesi Veteriner Hekimler Odası Başkanı Mehmet Kızılinler' de, Cumhuriyet Halk Partisi'ne katlıyor.
Meliha Çelik'in,Meclis üyesi olması için bastırıp, listelerde yer alan Gülay Güneş'in adaylığın karşı çıkıp, yerine Meliha Çelik'i onaylayanlar, şimdi partili kamuoyunun yüzüne nasıl bakacaklar?Onların onayı ile kendisi için kulis yapanları da yakmış olmuyor mu?
Bu hesabı kim verecek? Bu soruları AK Partililer soruyor. Parti içinde ciddi bir rahatsızlık var.
Ondan sonra diyorlar ki; AK PARTİ neden seçimleri alamıyor. Böyle bir zihniyet varken nasıl alsın. AK Parti kendi 'içinde tutarsız davranışları sergiliyorsa' bu durum kronik hale gelmişse, nasıl seçim alacak.

AK Partiden istifa eden sadece Meliha Çelik değil ki. Günyüzü Meclis üyesi Osman Gürnaz' da, ilçeme hizmet verirseniz bende CHP saflarına katılmak istiyorum demiş, arkasından AK Partiden istifa ederek CHP' ye katılmıştı. Aradaki fark Osman Gürnaz CHP grup toplantısında rozet takmamış olması.

ETİK OLMAYAN DAVRANIŞLAR.
Neden etik değil? Yanıtı çok basit. Sizi oraya AK Partili seçmenin verdiği oylarla geldiniz. Partiniz, size hiç hak etmediğiniz bir şekilde listelerinde yer verdi seçildiniz. O rozeti siz hak etmeden taktınız. Siyasal olarak seçmene sorumlusunuz.
Peki, etik olan neydi? Partiden istifa ettiğinizde aynı anda, Belediye Meclis üyeliğin den de istifa etmek.
Ne dersiniz! Şimdi de AK Partiden istifa ettikleri ve CHP'ye geçtikleri için mutluymuşlar. Eh! Ne diyelim Allah mutluluklarını daim etsin.
ETİK BİR DAVRANIŞ ÖRNEĞİ.
Mustafa Önder AK Parti'den İstifa etmişti.
Gerekçeli bir açıklama yapmıştı basına. Vefasızlıktan dem vurmuştu. Eleştiri oklarını Harun Karaca'na yöneltmişti. Çünkü Mustafa Önder, Harun Karaca'nın Ticaret odası Başkanı olmasında payı çok büyüktür. Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı sırasın da, çok koşturmuştu.
Harun'un milletvekilliği adaylığında da hep yanında olan bir isimdi. Önder açıklamasında; 'Maddi olarak sıkıntıya düştüm. Birlikte yola çıktığım ve karşılıksız destek verdiğim kişiden destek istedim. Ancak karşılıksız kaldı. Kendisinden çok büyük vefasızlık gördüm. Noterden istifamı gönderdim. Tepebaşı ve Büyükşehir Belediye Meclis üyeliklerinden de Salı günü istifa edeceğim.
Gelecek seçimlerde yoluma CHP'de devam etmeye karar verdim. Meclis üyeliği için CHP'ye müracaat ettim. Bu nedenle, AK Partiden meclis üyesi seçilmiş olduğum için devam etmek 'etik' olmazdı.
Siyasette etik değerlere saygı duyan bir portre.İstifa nedeni bir vefasızlığa karşı bir tepki. Ne yapsın! Mustafa Önder'de vefalı bir büyüğün yanında soluğu alıyor. Yani, Yılmaz Büyükerşen. Elinden tutuyor ve Meclis listesinde en önde yer veriyor.
Demek ki vefa çok önemli. Politikada alınacak ders. Kimseye vefasızlık yapmayacaksın. Araba koltuk arkasında dost edindiklerin bir gün koltuktan atıverir... Seni elinden tutup bir yerlere getirenleri asla unutmayacaksın!
Anladınız mı 'relilurbe'!
Ah kardeşim ah! Sen ne gördün derler ya. Bizim gördüğümüz 'vefasızlıkların' yanında seninki, vallahi nihavent 'longa' olur.
****
AK Partide pandoranın kutusu açıldı. Sesi güzel olanlar da,
Artık bülbül ötmüyor
Gül dolu pencerede
Yalnız hatıran kaldı
Ah, boş kalan çerçevede

Şarkısını söylüyor.