Zafer Çatel yazdı.

Bu köşeden sürekli, düzenli her gün yazdım.
Bazen eleştirdim,bazen de eleştirildim.
Duruşumuz bu..
Tamamen yansız, tarafsız..
Elbette taraf olduğumuz değerler var..
Hak, hukuk, adalet, demokrasi..
Ama çok yoruldum..
Ölçülü davrandık..
Kesintisiz..
Hani öyle haftada bir yazıp cakada satmadık
Mesele aydınlatabilmek.
Kırmadan,dökmeden.
Saygıyla.
*****
Makroekonomi, Siyaset bilimi ve sosyolojisini, basın –medya siyaset iletişimi okumuş, gençliğinden beri yaklaşık 40 yılının siyasetini takip etmiş, içine kenarından köşesinden bazen de 'bodoslama' dalmış, çıkmış, yıllardır siyaset yazan, TV' den her gün canlı program sunmuş, yorumlar yapmış biri olarak, ülke ve Eskişehir, meseleleriyle yatıp kalkan, bir kişinin merakı deyin.
*****
Masanın her iki tarafını bilirim. Ancak, gazeteci-siyaset yazarı olmak çok daha zor. Okuyucunun denetimine tam anlamıyla açıksın ve eleştiri okları hiç eksik olmaz.
Pek sevimli olmazsın.
Bazen kalıplıların dışına çıkarak, yazdım ezber bozdum..

Türkiye çok zor günler geçiriyor.. Daha da ağır koşullara hazırlanın.
Elbette geriye dönüş yok.Yarının bugünlerden daha iyi olacağına dair umutlarımız her geçen gün daha azalıyor..
Bunu görüyoruz.
Dibe vurduğumuz yerdeyiz.
Debeleniyoruz.
2018 bana ne dense pek hayırlı gelmedi..
Elbette göreceli bir kavram..
Sevdiklerimi kaybettim..
Çok acı.
3 yıldır kesintisiz sürekli yazabilmek her babayiğidin yapabileceği bir şey değil.
Doğru değil..
Kafanın dinlenmeye ihtiyacı var. O yorgun olunca kayış kopu veriyor.
Şimdi bir nefes alma zamanı geldi..
Biraz kendimize çeki düzen verip yeniden bir yenilemeye doğru bir yolculuk.
Nasip işi..
Hele,'cahilliğin para ettiği ülkede her yer sarılmışsa, bu yolculuk farz' olur!
İlk önce 'nöronları' dinlendirmek lazım. Sonrası gelir.
Bakalım? Bu yolculuk nereye uzanır bilemem!..
Şimdiden,'sülüsümü' kestim..
Siyasetin diğer ucundan, insanlık aleminin manevi yolculuğuna bir geçiş.
Adına seyr-ü sefer diyorlar..
Tamamlayabilir miyim, tamamlayamaz mıyım bilemiyorum.
Selametle kalın.
Biraz izin…