Millet olarak zor günlerden geçiyoruz.
Ateş sadece düştüğü yeri yakmıyor.Yüreğimiz dağlanıyor, acılar katmerleniyor bugünlerde.
Bugünlerde Abdurrahim Karakoç(1932-2012)'un aşağıdaki 'Dava Felsefem' şiiri pek çoğumuza rehber olacak nitelikte:
'Bilirim doğmuşum ölmek üzere
Görevim doğruyu bulmak üzere
Mahşerde hesap vermek üzere
Dünyaya ders için geldim bilesin'
Yardımlaşmanın dayanışmanın her anımızda daha çok önem kazandığı bugünlerde hesaba çekilmeden önce kendimizi hesaba çekebilmek gerekiyor.
Şapkamızı önümüze koyup daha çok düşünmek zorunda olduğumuz bugünlerde hesap vermekten kaçanların kaçınılmaz sonunu iyice düşünmek gerekiyor.
Birbirinizi daha çok anlamak daha çok dinlemek zorunda olduğumuz bugünlerde hesap vermekten kaçmanın dayanılmaz acısını hissedebilmek gerekiyor.
Anlaşmaya daha çok ihtiyacımız olduğunu kavramamız gereken şu günlerde yapılanların karşılığının mutlaka görüleceğine inanan insanlarla bir arada yaşamanın mutluluğunu yaşayabilmek gerekiyor.
Tercihlerimizin her hal ve şartta memleketimizin kalkınması milletimizin huzur ve refahı için olması gerektiği bugünlerde hesap verme şuurunda olabilenlerin arttığı bir ortamda yaşamanın verdiği huzur ve güvenden ayrılmamak gerekiyor.
Acıları, hüzünleri yüreğimize göremediğimiz bugünlerde çabamız, gayretimiz, mücadelemiz birliğimiz dirliğimiz için olacak.
Zorlukları beraber göğüsleyeceğimiz, engelleri birlikte aşacağımız, yoklukları bir arada ortadan kaldıracağımız, güçlükleri yan yana yeneceğimiz bugünlerde hesap vereceğini bilenlerin bencillikten uzaklaşarak sosyal dayanışmaya katıldığını gururla görüyoruz.
Omuzlarımızdaki yükün şuurundayız. Hesap vermeye inananların mücadelesini sabırla güçlendireceğini biliyoruz. İlahi adalete olan inancımızı pekiştirdikçe pekiştiriyoruz.
Ümit kırmayacağız, ümit kesmeyeceğiz; ümit edeceğiz, ümit vereceğiz
Bir ömür misafir olduğumuz şu dünyada sevenlerimiz ve sevdiklerimizle beraber sağlıkla, huzurla, mutlulukla yaşamak arzusundayız.
Hesap vermeye inanarak varlığında yokluğun da bir imtihan gereği olduğunu biliyoruz. Hesap verilirken iyinin de kötünün de doğrunun da yanlışında mutlaka değerlendirileceğineinanıyoruz.
Hesaba çekilmeden kendini hesaba çekenin hesaplarının kolay geleceğine inanıyoruz.
Yaptıklarımız yanımıza kar kalmayacak, vakti geldiğinde her şeyin hesabı sorulacaktır.
Gün gelecek iki elimiz iki yanımıza gelecek.
Haksızlığa uğrayışını bu dünyada önleyip hakkını alamayan kimse hesap gününde sorumlu olandan davacı olacak, hakkını isteyecek; onunla ebedî bir hesaplaşması olacak.
Küçük hesaplar peşinde olmanın pek de bir anlamı yok.
Gereği gibi düşünebilmeli, gereği gibi davranabilmeliyiz şu yalan dünyada.
Doğu yol bu olsa gerektir.
Doğru yoldan ayrılmamak gerektir.
Hesabımız doğru gelir inşallah.