Bağış kampanyasını izledim. Komedi. Kamu bankalarının başındaki idarecilerinin bağışımı olurmuş? Olamaz. Zaten o para milletin parası.
Ama AKP iktidarında nedense oluyor..
Hele merkez bankasının bağışı tam bir komedi. Yahu zaten 2022 kârını yasal olarak hazineye verecek.
Bunun adı bağış olacak…Yörük sırtından kurban kesmek derler buna..
En büyük bağışı yapan kim? Kamu Bankaları
Helal olsun sen neymişsin be abi..
O cepten bu cebe geçiş. Kimleri kandırıyorsunuz? Hani başkaları belki de inanabilir de bizim gibi
patates mühürlü diploması olmayanları kandıramazlar..
Sahi devlet nerede diye neden kızıyorsunuz ki? Kızmayın beylerBir gün gelir hesaplar sorulur? Hiç kimse kamu
malını babasının malıymış gibi sen kimsin hesap soramazsınız diyemez. Tam tersine
sizler kimsiniz?
Hani
fakirin fukaranın yanındaydınız? Böyle düşünenler varsa kendilerini bir
öz eleştiri yapsınlar.
AKP+ MHP cumhur ittifakı
sınıfta kalmıştır.
Yoksa
millet gereğini yapar, bizden söylemesi. Tarih bunları öğretti bizlere. Sandıkları patlatalım derken
sandıkta deprem olursa hiç şaşırmayın.
Ama içinde
palavracılar, soyguncu müteahhitler, cambaz, yalancı, dün söylediklerini bu gün inkâr eden politikacılar olmayacak.
İçinde helal süt emmiş vatanseverler olacak. Düşük emekli gurubundan esirgedikleriniz var ya. Bir de onların ahını düşünün!
Söylenecek çok söz var ama kalabalık yerdeyim.
Amasya Genelgesi'ndeki, "M
illetin bağımsızlığını yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır."
****
17 ağustos 1999 Marmara depremi hapsimiz yaşadık. Henüz
ECEVİT hükümeti 3.5 aylık. Muhalefet yapan
AK Parti
Ecevit’i yerden yere vuruyordu..
Vuranlardan başında
Nurettin Canikli geliyor.. Hani Gaziantep’te depremzede vatandaşın yardım
feryatlarına karşı telefonuna bakarak kayıtsız kalan
AKP’li Nurettin Canikli..
DERİN DEPREM?
İşte Canikli’nin 1999 depreminde Yeni Şafak’ta yayımlanan
derin depremden sonra başlıklı yazısı gündeme geldi..
O zaman neler yazmış?
Depremin 4.günü ulaşılamayan yerler var, vatandaşın Devlet’i aradığı an. Devlet diye haykırdığı zaman. Devlet böyle zamanda olmayacakta ne zaman olacak? Ancak, Devlet yok. Tam bir kargaşa. Kim? Ne yaptığını bilen yok! .Belki binlerce insan, vatandaşın çabalarıyla sağ çıkarıldı enkazın altından.
Böyle bir deprem için Devlet’in hazırlığının olmadığını hepimiz gördük. Bugün depremin 4. günü ulaşılamayan yerleşim birimleri, enkazlar var halen. Belki bir kısmı yaşıyor. Belki geç müdahale edildiği için ölen insanlar var” ..
Devletin enkazın altında kalan
insanlara elini uzatamadığını gördük. “Hazırlıklar hep iltica korkusu üzerine yapılmış. Yani on milyonlarca insana karşı. En ince ayrıntıda irticanın defterinin dürülmesinin planları mevcut. Devlet yüz binlerce insanın kaydını tutuyor. Hangi kamu görevlisinin annesinin başörtüsü taktığını biliyor devlet.
Ancak, aç ve susuz vatandaşına su ve yemek ulaştıramıyor. Yardıma hazır vatandaşın imkânlarını afet bölgelerine aktaracak köprüyü kuramıyor. Bütün imkânlar irticaya karşı kullanıldığından deprem için seferber edeceği kaynak yok denecek kadar az” ..
“
DIŞ DÜNYANIN YARDIMINA MUHTAÇ KALMAMIZDAN UTANIYORUM”
Türk Hava Kurumu ve Kızılay’ın imkânlarını neden kullanmadığını eleştirerek Almanya’nın yaptığı 1 milyon Mark yardım karşısında utandık. “Bu millet 1 milyon Mark teklif edilecek duruma mı düşecekti?. Birkaç ülkeden gelen 5
-10 kişilik yardım ekiplerine bağladık ümitleri. Kahroluyorum. Her yıl depremin yaşandığı bir ülkede 500 kişilik profesyonel ekip kurmak zor? O kadar yeteneksiz bir milletiz?”
Şimdi bu yazıyı bugün bu yazıyı yazsanız yerden göğe kadar hak verirsiniz.
Fakat bu yazı tam 23 yıl önce yazılmış. Peki, bu
günün fotoğrafını aynen yansıtmıyor mu?
Aradan 23 yıl geçmiş Sayın
Canikli ne diyorsun?
ECEVİT daha
3.5 aylık hükümet… Ne yapabilirdi ki!
Siz
21 yılık kesintisiz iktidarsınız. Allah utanma duygusu vermiştir insanlara ama bunlarda ne gezer!..
Gerçi AKP’nin bir
özelliği dün söylediklerini unutuveriyor. Nasıl olsa
kader planıymış diye insanlara
teselli veriyorlar.
17 ağustos depremi de
kader planı olmuyor mu o zaman?
Yaaaaa kınandığınla
sınanırsınız!
16/09/2013 tarihli ve 2013/5382 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Hatay ili İskenderun ilçesi
Meydan, Cumhuriyet, Modern evler, Numune, Pınarbaşı ve Esentepe mahallerinde bulunan bazı alanların riskli alan ilan edilmesini O gün başbakan olan Sayın Tayyip Erdoğan imza atmış.
***
Ne güzel değil mi? Karar doğrumu? Doğru. Peki, sonra ne olmuş… Bu bölgeyle ilgili bir çalışma yapmış mı devlet? Hayır. Sonra ne olmuş biliyor musunuz? 4 Şubat 2022’de, İskenderun'un 6 mahallesindeki bazı bölgeleri “
riskli alan” ilan eden bakanlar kurulu kararını
res’en iptal etmiş.
Kısacası afet riskli alanlardan çıkartılmış. Bundan ne anlıyorsunuz?
AKP deprem konusunda samimi değil. Şimdi anladınız mı Eskişehir de depremden sonra tartışılan afet riskli alanlar meselesinin neden sürüncemede kaldığını?
Mecliste bir AKP’li meclis üyesinin Büyükerşen’e sorduğu gibi, bunu da sorabilir Cumhurbaşkanına Bakanlar kurulu kararını iptal ettiniz diye?
Mesele daha iyi anlaşılsın diye!