Belki şimdi çok erken ancak ileriye yönelik düşüncelerimi paylaşmak isterim. Dünyanın geleceği için korona öncesi olsa çok farklı şeyler söyleyebilirdik.
Ancak şimdi söylenecekler oldukça sınırlı.
Bilinmelidir ki, Dünya ve dengeler alt üst olacaktır.
Bu, bazı ülkeler için yıkım olurken, başka ülkeler için fırsat olacaktır.
Büyük salgınlardan sonra dünyada dengeler tarih boyunca değişmiştir.
Ortaçağda veba salgını sonrası yıkılmaz denilen iki büyük imparatorluk yıkılmıştı.
İslam, dünyada hakim olmuştu.
Osmanlı İstanbul'a dayanmıştı.
Ve nihayetinde İstanbul'u da fethetmişti.
Veba,1347 – 1351 yılları arasında Avrupa'da büyük yıkıma yol açtı. Salgın,Asya'nıngüney batısında başlayarak 1340'lı yılların sonlarında Avrupa'ya ulaşmıştır.
Salgına Yersinia pestis adı verilen bir bakterinin yol açtığı düşünülmektedir.
Salgın, yalnızca 14. yüzyılda yaklaşık 200 milyonkişinin ölümüyle sonuçlanmıştır.
Çin ve Orta Asya'dan başlayan veba, 1347'de Kırım'da bir Ceneviz ticaret merkezini kuşatan Moğolordusunun vebalı cesetleri mancınıkla kentin içine atmasıyla Avrupa'ya taşındı.
Vebadan ölen soylular arasında Aragon kralı IV. Pedro'nun karısı Kraliçe Leanor ve Kastilya kralı XI. Alfonso'nun oğluyla evlenmeye giderken Bordeaux'da ölen, İngiltere kralı III. Edward'ın kızı Joan da vardı. İki Canterbury başpiskoposu art arda vebadan öldü. Giovanni Colonna' da salgında ölmüştü.
Tarih boyunca önceki salgınlar 'bakterilerle' gerçekleşirken, yeni salgınlar 'virüslerle' meydana geliyor.
Bu da salgınla mücadelede büyük zorluklara neden oluyor.
Zira bakterilerle mücadele virüslere göre daha farklıdır.
İlginç olan dünya dengelerindeki radikal değişimler büyük felaketlerle orantılı gerçekleşmesidir.
Kendiliğinden dengelerin değişmeyeceğini, kabul etmek zorundayız.
Korona felaketi mutlaka dünya dengelerini ve dünyanın geleceğini etkileyecektir.
Maddi gücü elinde bulunduran zengin ülkeler, harcamalarını pahalı yapabilmekteler.
Bu, felaketler döneminde o ülkenin diğer ülkelere göre daha zayiflamasına sebebiyet verir.
Aynı oranda gelir elde etmeksizin, yüksek harcamalar yapmak zorunda kalan ülkeler zayıflamak zorundadır.
Bunun en yakın örneği ABD ve zengin Avrupa ülkelerinin piyasaya sürdükleri para miktarlarının büyüklüklerinde görülmektedir.
ABD trilyonlarca doları piyasaya sürmek zorunda kalmıştır.
Üretim zayıflamış, harcamalar kat kat artmıştır.
Uluslararası büyük şirketler de yatırımlarını durduracak noktaya geleceklerdir.
Uluslararası kredi stoğu, azalacaktır.
Dünya ticaret piyasası, zayıflayacaktır.
Korona problemi, uzun bir süre gündemde kalırsa, ciddi mali güce sahip çok uluslu dev şirketler, devletlerin yönetimine direk ortak olacaklardır.
Bu durumda, yönetim ergi el değiştirecektir.
Sevgiyle kalın
