Dünden devam..
Konuşmasına devam eden ÖNDER, Faaliyet raporunun görüşüldüğü meclislerde süre yetmiyor diyeserzenişte bulunan AK Partililere seslenerek, bu güne dek yapılmayan şekilde süre kısıtlaması getirmedim.Serbest istediğiniz kadar konuşun, sabaha kadar buradayız dedi..
Kim? Neyi öğrenmek istiyorsa sorsun. Önce,AKP gurubu sözcüleri konuşsun sonra,CHP sözcüleri eleştirilere yanıt versin. Yıllarca gelen teamülü değiştirdim ve süre sınırı koymuyorum.
Meclis demokratik bir ortam, diyerek önce, AKP' ye sonra CHP' ye söz sırası vererek AKP sıralarına hitaben sorun ikna olun,öğrenin bu sizin hakkınız dedi.

****
AK Partililer hayret ettiler süresiz mi konuşacağız diye!.
Mustafa Önder yönetmelikte belirtilen konuşma süresi sınırı getirmiş olsaydı,süreyi bile dolduramazlardı kanaatindeyim!.

KAZIM KURT CHP GURUBU ADINA KONUŞUYOR.

Bütün gözler,kameralar basın Kazım KURT ne konuşacak diye yakın plan vaziyet almıştı.
Kazım Kurt sözlerine Murat Özcan'ın yaptığı eleştirilere cevaben, 'Yasaya uygun ve anlaşılabilir bir rapor. Ön görülen faaliyetlerin çoğunluğu gerçekleşmiş. Ülkede bir kriz var, ülke yönetilemiyor. Biz bunları bahane olarak saymıyoruz. Tarım faaliyetlerinin bu kadar gündeme gelmesinin nedeni, Büyükşehir Belediye Başkanıdır. Hükümet,tarıma çok destek veriyor gibi sorulmasını çok doğru bulmuyorum. Hükümet tarıma yüzde 1 destek bile vermemiştir. İktidara geldiğimizde,çiftçiye ücretsiz elektrik vermenin yolunu bulacağız.İnsanlar burada mutludur, şehrini sevmektedir.'

İBRAHİM ASLAN' ın şahsı adına yaptığı konuşma bütçe tekniği açısından AK Partililere ders niteliğindeydi.
Bütçe mukayeselerini yıllar itibarıyla örneklemeleri anlatarak yaptı.
Ulaşım da kullanılan tramvay ihalesinin sadece ön protokolün yapıldığında,dolar ve şimdiki dolar fiyatı arasındaki farkın maliyetini ve bütçeye olan yükünü anlattı. Çok ciddi rakamlar.
Az para değil.
Bir yıllık gelirlerin, kur ve faiz farkına gittiğini söyledi..
AK Partilere dönerek, kur farkı olmasaydı, eleştirilen konuların birçoğu gerçekleşecekti dedi.
35 dakikalık konuşmasında, Belediye gelirlerinin TL- dolar cinsinden nasıl azaldığını, genel bütçeden gelen paraların reel olarak satın alma gücü ile mukayese edildiğinde % 60' a varan kayıplar olduğunu sataşmalara rağmen büyük bir sabırla anlattı..
İbrahim Aslan'ın yaptığı eleştirellere dayanamayan AK Parti gurubundan 'itiraz sesleri' yükseldi.Mustafa ÖNDER, sık sık müdahale etmek zorunda kaldı ve istirham ediyorum arkadaşlar diyerek meclis'i sakinleştirdi.
Sözü kesilen İBRAHİM ASLAN, sabırla sataşmaların bitmesini sabırla bekledi. Mustafa Önder araya girerek, meclisin selameti için hatibin sözünün kesilmemesini bir kez daha hatırlattı.
İbrahim Aslan'ın bütçe ve güncel rakamlarla yaptığı mukayeseleri, Enflasyonun getirdiği tahribata değinen konuşması yerindeydi.
Sonuç olarak, koskoca Büyükşehir Belediyenin dolar cinsinden bütçesi yaklaşık 100 milyon dolar. Bu para İstanbul'daki bir futbol takımın bütçesi kadar.
Sanki kendimi bir an TBMM'sinde gibi hissettim.
CHP gurubu, çok daha donanımlı ve konuşmalar içerik açısından daha zengindi.
Mukayeseler yerinde ve tespitler doğruydu. Muhalefet belliki çok iyi hazırlanamamıştı.
Veya anlatım ve ifade etme stratejilerinde, görev paylaşımında belliki yanlışlıkları vardı.
Faaliyet raporu eleştirisinde işi, 1999' dan başlanılması büyük bir hataydı..

2021-2022 arası çalışma eleştirileri yapması gerekirken 20 yıl öncesine gidilip eleştiriler yapılması hiç doğru değil.
İbrahim Aslan, sözlü sataşmalara anlamlı bir yanıt gönderdi. Demagojiyi ve polemiği de 30 yıllık bir siyasetçi olarak çok iyi yaparım !....Dedi.

İSTİRHAM EDİYORUM...
Meclis 1. Başkanı Mustafa ÖNDER, Zeynep hanımın senfoni ile ilgili sataşmasını nazik bir dille engelleyerek 'senfoni insanlık tarihinden beri var' diyerek bilgilendirdi..
Ve meclis görüşmelerinin bir yerinde AKP konuştu. CHP'li üyeler konuştu. Tam sıra Başkana, yani bana gelince yeter diyerek,'kifayeti müzakere' istendi.

Yunusemre'nin 'Girdim ilim meclisine, eyledim kıldım talep, dediler ilim geride, illa edep illa edep' hatırlatmasında bulundu.

KULİSTEN NOTLAR.
Mustafa önder anlatıyor..
-Orhan Durmuş'un söylediklerine cevap vermedim.Çünkü çekip gideceklerine, dinleme tahammül ve nezaket gösterselerdi. Koskoca Eskişehir Büyükşehir Belediye Meclisi'ne saygısızlık yapan, oy verip bu makamlara getiren yurttaşlarımızın haklarını savunmak yerine, salonu terkeden acziyet sergilemeleri ayıptır, kul hakkıdır,yakışmadı.
-Neden? Çünkü biliyorlar. Hissettiler. Konuşmaya başlarsam hallaç pamuğu gibi darma duman edeceğimi onları çok iyi bilirler.
Neyse, kifayeti müzakere talebinde bulunanlar oruçluyuz iftara saati yaklaşıyor gerekçesiyle gideceğiz deyince, bende yaptığınız ibadet kendinize, şova dönüştürmeyin dedim.

-Mustafa Birsen'in adetidir.Konuşmacaların sözleri bitince sürekli kifayeti müzakere deyip durdu. Başkanlık çalışma raporu müzakeresi yapılıyor. Mola isteyebilirlerdi.. Ama kifayeti müzakere istemesi meclis'i manipüle etmek anlamını taşırdı. Oylansa 'ret'çıkacaktı. Bunu bilmiyor mu? Birsen elbette biliyor halde. Neden? yapıyor. İş olsun diye. Mantıklısı ihtiyaç için ara vermekti. Bekledim böyle bir teklif gelir mi diye. Gelmeyince, görüşmelerin selameti açısından devam ettim. Çünkü çalışma raporu görüşülüyor. Böyle önemli bir görüşme olurken kifayeti müzakere verilebilinir mi? Mustafa Önder konuşacak, konuşursa da kantarın topuzu ağır olacak. Gerçekleri bir, bir sıralayacak. Bunu Sayın Birsen gayet iyi bildiği için,Mustafa Önder, konuşmasını bir an önce bitirsin derdindeydi!.
Özlem YALÇIN, Mustafa Önder'in huzur hakları konusunda yaptığı eleştiriyi nezaket dışı olduğunu, doğru bulmadığını ifade etti.
****
Devamı yarın..