Merhaba Değerli Okurlar;
Geçtiğimiz haftataşınmazınıza ilişkin imzaladığınız kira sözleşmesinde devretme hakkı ve devretme hakkının ihlali halinde ki hakları kanunlar ve yargıtay kararları çerçevesinde açıklamaya çalışmıştık.Bu hafta ise işkence suçunu anlatacağız.

İŞKENCE
Bir kişiye karşı insan onuruyla bağdaşmayan ve bedensel veya ruhsal yönden acı çekmesine, algılama veya irade yeteneğinin etkilenmesine, aşağılanmasına yol açacak davranışları gerçekleştiren kamu görevlisi hakkında üç yıldan oniki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Suçun kadına karşı işlenmesi halinde cezanın alt sınırı beş yıldan az olamaz.Kanun lafzından da anlaşılacağı üzere işkence suçu kamu görevlisi tarafından işlenebilir.Ayrıca işkence suçunun koruduğu temel hukuki menfaat insan onurudur. Bu nedenle suçun işlenip işlenmediği değerlendirilirken failin davranışının insan onuruna uygun olup olmadığı temel ilke olarak dikkate alınmalıdır.
İşkence suçunun oluşması belli şartların oluşması gerekmektedir.Fiil birdenbire değil, sistemli ve sürekli bir şekilde belirli bir zaman diliminde icra edilmelidir.Suça konu fiil, insan haysiyetiyle bağdaşmayan, mağdurun bedensel veya ruhsal olarak zarar görmesine neden olacak, algılama veya irade kabiliyetini etkileyecek, onu küçük düşürecek bir davranış biçiminde olmalıdır.

NETİCESİ SEBEBİYLE AĞIRLAŞMIŞ İŞKENCE MADDE 95

(1) İşkence fiilleri, mağdurun;
a) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına,
b) Konuşmasında sürekli zorluğa,
c) Yüzünde sabit ize,
d) Yaşamını tehlikeye sokan bir duruma,
e) Gebe bir kadına karşı işlenip de çocuğunun vaktinden önce doğmasına, Neden olmuşsa, yukarıdaki maddeye göre belirlenen ceza, yarı oranında artırılır.

(2) İşkence fiilleri, mağdurun;
a) İyileşmesi olanağı bulunmayan bir hastalığa veya bitkisel hayata girmesine,
b) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin yitirilmesine,
c) Konuşma ya da çocuk yapma yeteneklerinin kaybolmasına,
d) Yüzünün sürekli değişikliğine,
e) Gebe bir kadına karşı işlenip de çocuğunun düşmesine, Neden olmuşsa, yukarıdaki maddeye göre belirlenen ceza, bir kat artırılır.

(3) İşkence fiillerinin vücutta kemik kırılmasına neden olması halinde, kırığın hayat fonksiyonlarındaki etkisine göre sekiz yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

(4) İşkence sonucunda ölüm meydana gelmişse, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmolunur.

8. Ceza Dairesi 2020/978 E. , 2020/15091 K.

Oluşa, mağdurun soruşturma aşamasında belirttiği olayın gelişimine uygun iddialarına ve bu iddiaları doğrulayan doktor raporları ile tüm dosya kapsamına göre; 'olay tarihinde devriye görevi yapan polis memuru sanığın, o sırada oradan geçmekte olan mağduru şüphe üzerine durdurarak kimlik sorduğu, mağdurun kimliğini göstermesine rağmen üzerini aradığı ve GBT'sine bakacağından bahisle mağduru karakola götürmek istediği, mağdurun direnmesi üzerine yüzüne biber gazı sıkarak zorla polis aracına bindirdikten sonra adli raporlarda belirtildiği gibi, araç içinde bulunduğu süre zarfında sistematiklik arz edecek şekilde yaralayarak akabinde karakol yakınlarında araçtan indirmek suretiyle' işkence yaptığının sabit olduğunun anlaşılması karşısında, işkence suçundan mahkumiyetine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle beraat kararı verilmesi,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet Savcısı ve katılan Kurum vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince üye ...'ın suç vasfı yönünden hükmün bozulması gerektiğine dair karşı düşüncesiyle ve oyçokluğuyla BOZULMASINA, 07.07.2020 gününde karar verildi.

KARŞI DÜŞÜNCE GEREKÇESİ
Kanunda suç olarak tanımlanan fiilin, birden fazla suç ortağı tarafından iştirak halinde gerçekleştirilmesi durumunda TCK.nın 37/1. maddesinde düzenlenen müşterek faillik söz konusu olacaktır.
Öğretideki görüşler dikkate alındığında, faillik için iki koşulun birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir.
-Failler arasında birlikte suç işleme kararı bulunmalıdır.
-Suçun işlenişi üzerinde birlikte hakimiyet kurulmalıdır.
Müşterek faillikte, birlikte suç işleme kararının yanı sıra fiil üzerinde ortak hakimiyet kurulduğu için her bir suç ortağı 'fail' konumundadır.
Fail üzerinde ortak hakimiyetin kurulup kurulmadığının saptanmasında suç ortaklarının suçun icrasında üstlendikleri rolleri ve katkılarının taşıdığı önem göz önünde bulundurulmalıdır. Suç ortaklarının suçun işlenmesinde yaptıkları katkının, diğerinin fiilini tamamladığı durumlarda müşterek faillik söz konusu olacaktır.
İşkence suçunun tanımlandığı TCK.nın 94. maddesinin 5. fıkrası 'Bu suçun ihmali davranışla işlenmesi halinde, verilecek cezada bu nedenle indirim yapılmaz.' hükmünü içermektedir.
Madde gerekçesinde de, işkence yapıldığının öngörülmesi veya görülmesine rağmen müdahalede bulunmaksızın zımnen rıza gösterilmesi durumunda kişi ihmali davranışla işkence suçunu işlemiş kabul edilecek ve bu nedenle cezasında indirim yapılmaksızın sorumlu tutulacaktır.
Somut olayda, polis memuru olan sanıkların, yolda yürümekte olan 18 yaşından küçük mağduru durdurarak kimlik sordukları, mağdurun, polislerin görevlerini icra etme yöntemine itirazı üzerine, mağduru polis aracına bindirdikten sonra biber gazı sıktıkları, aracın arka bölümünde bulunan sanık polis memuru ...'ın, mağdurun adli tıp raporunda belirtildiği üzere vücudunun değişik yerlerine vurmak suretiyle yaraladığı sanık ...'nın da, sanık ...'ın eylemlerini görmesine rağmen müdahalede bulunmadığı ve daha sonra mağdur hakkında hiçbir işlem yapılmadan araçtan indirdikleri olayda, sanık ...'nın diğer sanığın sistematik bir şekilde devam eden ve işkence suçunu oluşturan fiillerine bilerek müdahale etmemesi ve başlangıçta da mağduru birlikte araca bindirmeleri karşısında TCK.nın 94/5. maddesi uyarınca fiilden sorumlu tutulması ve cezalandırılması gerektiğinden, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmelidir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, sanık ... hakkındaki yerel mahkeme beraat kararının onanması yönündeki sayın çoğunluğun görüşüne iştirak edilmemiştir.


HAFTAYA GÖRÜŞMEK ÜZERE
HUKUKLU GÜNLER
Av.Aslıcan ÖZGÜR İLELİ