Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) toplantısı 16.10.2019 tarih ve 2019/10-18 sayılı kararında, Eskişehir il merkezinde 1329 adet tahditli S plaka servis araç sayısının arttırılması talebi ile 332 adet 2019 yılında, 83 adet 2020 yılında, 82 adet 2021 yılında ihale yolu ile satış kararı alındı…
Bahse konu toplantı kararı sonrası ilgili meslek odası, Eskişehir Servis Aracı İşletmecileri Odası yetkilileri ile bir dizi görüşmeler yaptım… 'Bir dokun, bin ah işit misali' oldukça dertli ve endişeliler…
16.10.2019 tarih ve 2019/10-18 sayılı kararına binaen /Sektöre olası girecek /ihale edilecek servis sayısı, mevcut sektörün yüzde 45'ine yakın bir rakam…
Bu sektörün iş hacminde ciddi yaralar açacağını düşünüyor /ön görüyorlar…
Sektörü böylesi yakından ilgilendiren UKOME toplantısına, Büyükşehir yasasında görüşlerine başvurulması istendiği, buna rağmen davet edilmedikleri için de oldukça üzgünler...
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi 24.06.2019 tarih ve 57855335-050.01.02.210 sayılı yazısı ile 24 ilgili /ilgisiz kurumalara S plaka servis araç sayısının arttırılması ile alakalı görüş sorulmuş, o yazıya istinaden Eskişehir Ticaret Odası, Eskişehir Esnaf ve Sanatkarlar Odalar Birliği, Eskişehir Servis İşletmecileri Esnaf Odası ve Eskişehir Şoförler ve Otomobilciler Odası OLUMSUZ yönde görüş bildirmiş…
Bunun yanı sıra, S plakalı araçların sayısı ve hizmet alanı ile ilgisi olmayan kurumlardan da görüş istendi ve alındı…
Eskişehir Valiliğinden, Eskişehir İl Emniyet Müdürlüğünden, Eskişehir İl Jandarma Komutanlığından, Eskişehir Karayollarından BM'den, Eskişehir Sanayi Odasından, Kent'imizde ki Üniversite Rektörlüklerinden, İlçe Belediye Başkanlıklarından vb. Bu saydığım kurumlar OLUMLU cevap vermişler…
Yine aldığımız bilgilere göre / bir mevzuat, işleyiş ve hizmet portföyü olan taşra /ilçe S plakalı araçlar ile hizmet alımı yapan Kırka Bor Maden İşletmesi gibi, İnönü Ford Otosan AŞ. Gibi kurumlardan da merkez S plaka artırımı için görüş istenmiş...
İlginçtir bu işletmelere de olumlu görüş bildiren kurumlar arasında yer alıyor…
Oda yetkilileri 'Personelinin ne tür ve hangi mevzuata bağlı araçlarla servis hizmeti aldığının farkında olmayan kurum idarecileri ve bu yazıyı gönderen Büyükşehir Belediyesi idarecilerinin de konuya ne kadar yabancı oldukları ortaya çıkmıştır' diyorlar…
3000 AİLE EKMEK YİYOR…
Kent'imizde bu sektörden yaklaşık olarak 3000 aile ekmek yiyor…
3000 ailenin ekmek kapısı olduğu düşünüldüğünde alınan /alınacak kararın, böylesi bir hata /mazeret kabul edemeyeceği aşikar…
Konuşmamızda çok önemli bir detay verdi yetkililer…
UKOME kurulunun daimi üyesi TŞOF İl temsilcisinin, Belediyenin ilgili yazısına ret cevabı verip, toplantı da kabul etmesini de oldukça tezat ve düşündürücü olduğunu belirttiler…
Görüştüğüm servis oda yetkilileri '3 ayda ne değişti de 180 derecelik bir görüş farkı ortaya çıktı?' diyerek TŞOF İl temsilcisine soruyor ve cevap bekliyorlar!
S PLAKA ARTIRIMINA REFERANS BAZI İLGİNÇ HUSUSLAR…
16.10.2019 tarih ve 2019/10-18 sayılı kararında /referans bazı ilginç hususlar göze çarpıyor…
1-) 25.01.2006 tarih ve 2006/1-7 sayılı UKOME Genel Kurulu Kararı ile şehir merkezindeki S plakalı araçlar tahdit kapsamına alınmıştır. Geçen 11 yıllık süre zarfında 724849 olan il nüfusu 871187'ye çıkmıştır deniliyor…
Oysa ki meslek odası yetkilileri '2006 yılında Büyükşehir Belediyesi 1329 adet S plakayı tahdit kapsamına aldığında bu oran zaten servis kültürünün ve hizmet alanının azlığından talebin çok üzerinde arz edilmiştir' diye cevap veriyor… 'O yıllarda yapılan bir araştırma da Bursa, Ankara, İzmir gibi illerde bir S plakaya 700 ila 950 kişi düşerken Eskişehir'de 300 ila 400'lerde olduğunu bilgi olarak ta veriyorlar…
Kaldı ki bu rakamlara en vakıf kurum yine Büyükşehir Belediyesidir…
Eskişehir Servis Aracı İşletmecileri Odası yetkilileri; 'Servis araçlarımızı her yıl belediyenin bakım ikmal merkezinden muayeneden geçirip, mekanik ve hizmete mani eksikliklerinin olup olmadığına varsa, tamamlayıp sonrasında büyükşehir belediyesinin lazım gördüğü birçok evrakı teslim edip, güzergah ve koltuk harçlarını yatırarak, ticari araç çalışma ruhsatlarını almaktayız... Ancak bu şekilde çalışmamıza müsaade edilmektedir… Bu konu da bütün yetki, sorumluluk ve denetim Büyükşehir Belediyesindedir…' diyorlar…
Yetkili…
Bu ruhsatlar alınıp Belediyece vize yapılmadığında;
*Birincisinde 3 ay, ikincisinde 6 ay, üçüncüsünde ise araçların trafik men edilmesi ve binlerce liralık idari para cezası ile cezalandırılır... Yani yaptırımı çok ağırdır… Öyle ki bu yıl başta olmak üzere geçmiş yıllarda da yüzlerce araç (tam sayı büyükşehir belediyesinde mevcuttur) bu ruhsatı alamamıştır... Yani araçları iş bulamamış, boşta yüzlercesi mevcuttur…' diyor…
Bu ruhsatı almadan çalışıyor olmaları imkansız… Tüm bu ağır yaptırımlara /ağır cezalara rağmen çalışıyor ise adı tek kelime ile çılgınlıktır… Ve bu çılgınlığı göze alan olduğunu da zannetmiyorum…
Yetkililer ile Büyükşehir Belediyesinin karar metnini değerlendirirken bir şey daha gözümüze çarptı… 'ESO'da ve KOBİ'de çalışanların sayısı 2006 yılında yuvarlatılmış rakamlar… 2019 yılı rakamları 62402 gibi 65908 gibi net rakamlar değil… 20000 - 40500 gibi çalışan nüfuslarının ciddi bir veri olmadığı şüphe uyandırıyor…
Bahse konuya dair Eskişehir Servis Aracı İşletmecileri Odasının, ilgili kurumlara yazı yazıp sorduğunu /net rakamları beklediğini biliyorum…
Kararda dikkat çeken bir diğer husus, artan öğrenci nüfusu ve okul sayısı ile de bazı farklılıklar…
Mesela, öğrenci nüfusu 100218'den 125231'e yükselmiş… Öğrenci sayısındaki artış bu verilere göre % 25 artmış…
Lakin bununla beraber resmi okul sayısında ki artış % 35, Özel Okul sayısındaki artış % 720 olarak belirtilmiş…
Evet, artış % 720…
Duyduğumda, bende çok şaşırdım… Rakamlara şaşırdığım kadar bu verinin böylesi önemli bir sektörün kaderi ile alakalı bir karar da kullanılması çok ilginç geldi… Kasıtlı bir duygunun sonucu olarak değerlendirildiğini görünce /ne yalan söyleyeyim kafam biraz daha karıştı…
Öyle ki karar da S plaka artırımına referans Özel Okullar 2006 yılında 15 iken günümüzde 123'e çıkmış… % 720 artış buradan bulunmuş…
Oysaki öğrenci sayısı % 25 de kalmış…
KEDİ CİĞER HİKÂYESİ…
Bu bana bir Nasrettin Hoca'nın Kedi-Ciğer fıkrasını hatırlattı…
Malumunuz kedi ciğeri yedi ise tartıda kedi nerede? Yok, yemedi ise ciğer nerede?
Şu soruyu sormaktan başka çare kalmıyor… Öğrenci nerede?
İş işten geçmeden, Büyükşehir Belediyesinin ilgili idarecileri başta olmak üzere bu kararı verenlerin pamuk ellerini vicdanlarına koyup bir kez daha düşünmesi elzemdir…
Diğer önemli bir hususta şu;
17-25 Aralık ve 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında dershanelerin yeni düzeleme ile ruhsat iptalleri olmuş, sektör de doğan açığı ve karmaşıklığı (bu hain örgütün kurumları ayıklanarak) kalanı ise özel okul statüsüne kavuşturulmuştu /malumunuz…
Özel Okul sayısının bu denli artmış olmasını son 5 yıllık Türkiye hafızasına sahip herkes böyle yorumlar…
Lakin bunu evirip-çevirip bambaşka bir şekilde yorumlamak kim ne derse desin sehven değil, doğrudan yanlıştır, yazıktır…
Maalesef binlerce hanenin rızık kapısı olan bir sektöre yara veriyor bu durum, nasıl izah edilir bilemiyorum…
ÖZ MAL ARAÇ NE DEMEK?
İlgili karar da yine 'Özel Okul ve Öğrenci sayılarındaki artış ile, okullar servis araç sayısının yetersiz olması ve dahi buna bağlı taşıma ücretlerinin yüksek olması nedeni ile öz mal servis araçları ile (işletmelere ait tahdit kapsamı dışında bulunan araçlar) servis ve taşımacılık ihtiyaçlarını giderme yoluna gitmektedir… Bu sebeple öz mal araç sayısı 2019 yılı itibari ile 345 araç sayısına ulaşmıştır' deniliyor…

Öz mal araçların ne olduğunu çok bilmediğimden /ki yorumlayamadım, oda yetkililerine sordum…
Yetkililerin tek bir cümlesi 'Öz mal araçları' anlamama yetti diyebilirim…
O da şu 'İzmir'de geçtiğimiz yıllarda küçük Alperen'in araçta unutulup havasızlıktan hayatını kaybettiği araç vardı ya! İşte o araç Öz mal bir araçtı.' Dediler…
Özel bir okulun Öz mal aracı imiş…
Oysaki herkes gibi bizlerinde (yaygın ve görsel basından) aklımızda kalan bir servis aracı olduğu bilgisi idi… Bile-isteye veyahut bilmeden bu algı oluşmuştu kamuoyunda…
Yutkundum ve sustum…
Demiştim ya, bir dokun bin ah işit diye inanın öyle!
İzmir'de geçtiğimiz yıllarda küçük Alperen'in araçta unutulup havasızlıktan hayatını kaybettiği konuya döndüler ve anlatmaya devam ettiler…
-S plakalı araçlar ardı ardına işe gittikleri için böyle bir ihmalin olma olasılığının çok daha düşük olduğunu ve ayrıca birçok defa trafik ekiplerince günde 3 defa uygulamaya girip, her türlü denetimden geçtiklerine defalarca şahit olduklarını söylediler…
Bu denetimlerden bir rahatsızlarının olmadığını da belirtiyorlar…
* 'Lakin Öz mal araçlar ile S plakalı araçların gün içindeki iş hacminden ötürü böylesi bir vakanın S plakalı araçlarda olma olasılığının daha az olduğu tezini savunuyorlar…' Ve gerçekten mantıklı…
Düşünün hele!
*Öz mal araçlar ortalama saat 08:30 da işi bitiyor ve saat 16:30 a kadar kontak kapatıyor öyle değil mi? Oysaki S plakalı araçların iki servis arasında maksimum 2 veya 3 saat boşluk oluyor… Ve peş peşe gittikleri servislerde bu tür vahim kazaların olmasını engelliyor bir noktada…
Tezden öte doğal yaşam ve çalışma şartları zaten bu…
*İzmir'de ki olaydan bile en çok hırpalananların da yine kendileri olduğunu söylüyorlar…
Bu konu aslında etraflıca ve tüm derinliği ile ele alınması gereken bir konu...
O kadar fazla konu var ki beni hayrete düşüren /araştırmaya ve endişeye sevk eden…
Kim bilir kısa süre sonra farklı yazılar kaleme alırım…