Merhaba Değerli Okurlar;
Maalesef ki geçtiğimiz günlerde ülkemiz büyük deprem felaketi ile sarsılarak birçok ilimizde telafisi güç yıkımlar gerçekleşti. Acılar ve kederler hepimizin kalbini dağladı. Bununla birlikte ise görmekten utandığımız, adeta bizi biz yapan değerlerden tamamen uzak deprem sonunda enkazlardan ve daha da acısı deprem bölgesine giden tırların önünü kesip depremzedelere giden yardımların yağmalanmasını görüntülerini izlemiştik.Geçtiğimiz hafta depremzede çocuklar ve koruyucu aile konusunu anlatmaya çalışnıştık.Bu hafta ise yağma konusunu anlatmaya çalışacağız.

YAĞMA
Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden ya da malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından bahisle tehdit ederek veya cebir kullanarak, bir malı teslime veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılan kişi, altı yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Cebir veya tehdit kullanılarak mağdurun, kendisini veya başkasını borç altına sokabilecek bir senedi veya var olan bir senedin hükümsüz kaldığını açıklayan bir vesikayı vermeye, böyle bir senedin alınmasına karşı koymamaya, ilerde böyle bir senet haline getirilebilecek bir kağıdı imzalamaya veya var olan bir senedi imha etmeye veya imhasına karşı koymamaya mecbur edilmesi halinde de aynı ceza verilir.
Mağdurun, herhangi bir vasıta ile kendisini bilmeyecek ve savunamayacak hale getirilmesi de, yağma suçunda cebir sayılır.

NİTELİKLİ YAĞMA
Yağma suçunun; Silahla, Kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle, Birden fazla kişi tarafından birlikte, Yol kesmek suretiyle ya da konutta, işyerinde veya bunların eklentilerinde, Beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı, Var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak, Suç örgütüne yarar sağlamak maksadıyla, Gece vaktinde, İşlenmesi halinde, fail hakkında on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
Yağma suçunun işlenmesi sırasında kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerinin gerçekleşmesi durumunda, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.

Yukarıda açıkladığımız kanun metinleri yağma suçu ile ilgili olarak çok net bir bilgi vermiştir.Burada belirtmek istediğimiz ,açıklayacağımız en önemli husus suçun şartları açısından failin faydalanma yani eylemin sonucunda kendisine yarar sağlayacak olması gerekmektedir.Faydalanma,yararlanma durumu söz konusu değil ise burada yağma suçunun şartlarının oluşmadığını söylememiz gerekmektedir.
Deprem sonucunda oluşan yağma suçları ile ilgili yargının gerekli yargılamayı yapacak olacağından hiç şüphemiz olmamakla birlikte faillerin adil yargılanma hakkı çerçevesinde üst sınırdan cezalandırılmasını istemekteyiz.
T.C YARGITAY 6. Ceza Dairesi
Esas:2021/24560
Karar: 2021 / 20416

Oluş ve dosya içeriğine göre, olay tarihinde gece vakti sanıkların silah ile konutta katılandan suça konu eşya ve parayı zorla aldıkları ve bu itibarla sanıklar hakkında nitelikli yağma suçundan kurulan hükümlerdeherhangi birisabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır.

Ayrıca dosyada CMK'nın 289. maddesinde sayılan hukuka kesin aykırılık hallerinin herhangi birinin varlığı da tespit edilememiştir.

Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine göre, sanıklar hakkında nitelikli yağma suçundan kurulan hükümlerde ileri sürülen temyiz sebepleri yönünden bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK'nın 302/1. maddesi uyarınca, sanık ... ve müdafii, sanık ... müdafii, sanık ... ve müdafii ile katılan ... vekilinin yerinde görülmeyen TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ ile tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN ONANMASINA,

III- Sanıklar hakkında katılan ...'a yönelik nitelikli yağma suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;

Sanıklar ... ve ... müdafiinin duruşmalı inceleme isteminde bulunmuş ise de; 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunun 299. maddesi gereğince takdiren duruşmasız olarak yapılanincelemede;

5271 sayılı CMK'nın 288. maddesinin ''Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır.'', aynı Kanunun 294. maddesinin ''Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.'' ve aynı Kanunun 301. maddesinin ''Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar.'' şeklinde düzenlendiği de gözetilerek sanıklar müdafiileri ve sanıkların temyiz taleplerinin bu kapsamda olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik yapılan incelemede;

Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdiri ile Bölge Adliye Mahkemesinin kararına göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.

Ancak;

Katılana ait cep telefonunun soruşturma aşamasında sanık ...'ın yer göstermesi suretiyle iadesinin sağlanmış olduğu anlaşılmakla sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK'nın 168/1-3. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hükümler kurulması,

Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve müdafii, sanık ... müdafii, sanık ... ve müdafii ile katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5271 sayılı CMK'nın 304/2. maddesi uyarınca yeniden incelenmek ve hüküm verilmek üzere dosyanın ... Anadolu 3. Ağır Ceza Mahkemesine, bir örneğinin ise bilgilendirme amacıyla ... Bölge Adliye Ceza Mahkemesi 29. Ceza Dairesine gönderilmesine, 28/12/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

HAFTAYA GÖRÜŞMEK ÜZERE
HUKUKLU GÜNLER
Av.Aslıcan ÖZGÜR İLELİ