SERDAR TACİ ZENGİN

Bu yerel seçimler özellikle partilerin yereldeki güçlerinin daha önceki yerel seçimlere göre karşılaştırmalı bir biçimde değerlendirilmesini gerektiriyor.
Ak Partili seçmenler İç Anadolu ve Karadeniz bölgesinin büyük bir kısmında genel seçimlerde olduğu gibi yine partisini seçti.
CHP metropollerde ciddi bir güce ulaştı, aldığı toplam oy açısından oyunu yükseltti.
İyi Parti, küçük farklarla başarı beklenen yerlerde istediği başarıya ulaşamadı.
Alınan oylara bakıldığında da bu yerel seçimde de daha önceki seçimlere benzer bir sonuç alındı.
Yerelde alınan oylar açısından çoğu şehirde 'adayların kim olduğu neredeyse önemsiz gibi.'
Bir çok yerde Ak Parti adaylarının kazanmasında adayların kimler olduğundan ziyade oylar, adeta Cumhurbaşkanına atıldı.
Zaten seçim çalışmalarını da bizzat Cumhurbaşkanı yürütmüştü.
Seçim sonuçlarında ittifak oylarının bölüşümü net olarak yapılamadığından partilerdeki oy dağılımı hakkında kesin bir şey söylenemez.
Ancak Cumhur ittifakında başarı ibresi MHP den yana.
MHP tercihinde en önemli nokta sağ seçmenin ya Ak Parti ya da MHP noktasında sıkışmış olmasıdır.

Bundan sonraki seçimde muhalefet partilerin Karadeniz ve İç Anadoluda belirleyeceği adayları klasik aday belirleme yöntemlerinin dışında seçmesi gerektiğini seçim sonuçları ortaya koymuştur.
Zira özellikle İstanbul ve İzmir'de millet ittifakı her türlü eleştiri ve yorumlara karşı durmuş, adaylarını birçok otoriteyi ters köşeye yatırarak belirlemiş ve sonuçlar itibariyle başarılı olmuştur.
Bundan sonraki seçimlerde, adayların belirlenmesi, bildik yöntemlerin dışında halkın isteğini (meyiller) belirleyen halka uygulanacak anketlere göre yapılacaktır.
Bu konu atlanırsa, bu şehirlerde yine Ak Parti kazanır.
Tabi buralarda da kazanılmak isteniyorsa, partili milletvekillerinin aday belirleme sürecinin dışında yer alması gerekecektir.
Milletvekilleri aday belirleme sürecinde bir miktar geride durmaya alışmalıdır.
Yani tamamen 'seçim uzmanları' ile çalışmak neredeyse kazanmanın tek şartı olacaktır.
Örneğin muhalefetin İstanbul, Ankara ve İzmir adayları seçimlerden önce o kadar tartışıldı ki hepimiz kime karar verileceğini tahmin etmekte zorlandık ancak CHP ve İyi Partinin genel başkanları bu konuda çok iyi çalışmışlar diyebiliriz.
Hele İstanbul Büyükşehir adayını hiç kimse doğru dürüst tanımıyordu bile.
Tanınmışlık konusunda neredeyse rakibine göre sıfırdan başladı hergün arayı kapattı ve seçimleri aldı.
Demek ki bir aday seçimin kaderini değiştirebiliyor.
Bu arada aday profili de her beldede oldukça dikkat çekici değişim göstermektedir;
Yani artık, çok standart bir aday profilinden bahsedemeyiz.
Bu yıl gerçekleşen yerel seçimler daha önceki yıllardan oldukça farklı sonuçlara da imza attı.
Örneğin Bolu ilindeki seçimler dikkatlice incelenmeli. Bolu Ak Partiye oyunu atardı ancak bu seçimlerde tercihini değiştirdi.
Bolu Belediye başkanının seçildikten hemen sonra özellikle işaret ettiği konu; 'Suriye'liler' olmuştu.
Demek ki bu konunun Bolu halkı üzerinde önemli bir etkisi varmış.
Her şehrin hassas olduğu konulara dikkat edilmeli.

Bu seçimlerin bir başka özelliği de Seçim Yasalarının eksiklerini, hatalarını net olarak ortaya çıkarmış olmasıdır.
Seçimler baştan aşağı gözden geçirilmelidir.
Bundan sonraki yıllarda yapılacak seçimler aynı mevzuata göre yapılamaz.

Sevgiyle kalın