Bu söylemler AKP seçmeninin. Hükümeti aklamak, hükümetin yapmış olduğu yanlışların üzerine kapatmak için kullandığı sosyo-ekonomik realitesi olmayan cümleler. Bu söylemler için bizim de diyeceklerimiz var…
Enflasyonun dünya genelinde arttığı doğrudur ne var ki, planlamayı iyi yapan, ekonomik faaliyetleri üretime dayalı, milli menfaatleri siyasi menfaatlerin önüne alabilen, jeopolitik esaslara göre ekonomik modeller hazırlayan, geniş halk tabakalarını düşünen ülkelerde enflasyon diğerlerine göre son derece daha düşük seyreder. Enflasyonun yüksekliği dış şartlardan daha çok iç dinamiklerle ilgilidir. İhracata dayalı hedefler koyan hükümetler enflasyonu düşürür. Yüksek enflasyon ayet değildir. Sosyo-ekonomik önlemlerle çözümü vardır… Lütfen yüksek enflasyonu hurafe haline getirmeyiniz…

Evet, petroldeki artışın sorumlusu biz değiliz; petrol rezervlerimiz kısırlı, petrol kaynağı sahibi ülkelerle yakın ilişkiler içerisinde olamadık, hatta çoğu ile farklı siyasi kamplardayız… Jeopolitik gerçeklerimiz gereği akaryakıtta dışa bağımlıyız. Ama bu bağımlılığı azaltma yolunda bir şeyler yapabiliriz; örneğin şehirler arası ulaşımda demiryolların ağırlık verebilir, mazot ve benzine mahkumiyeti aza indirebilir, tarımsal araçlarda elektriğe yönelebiliriz. Örneğin Eskişehir-İstanbul şehirler arası otobüs bileti fiyatları 300 lira bandında, tren bileti ise 100*130 TL fiyat aralığında. Yurttaşlar treni tercih ediyor ama tren sayısı yetersiz, yer bulmak çok zor. 'Petrol artışlarının sorumlusu biz değil' diyeceğimize Ulaştırma Bakanlığı'ndan tren ve sefer sayılarını artırmasını istememiz daha rasyonel değil mi? Yurttaşlar İstanbul'dan Kars'a, Hakkari'den İzmir'e konforlu trenlerle ekonomik bir şekilde seyahat edebilse, bizler hafta sonları Eskişehir'in ilçelerine çevreyi seyrede seyrede trenlerle yol alabilsek, turistik geziler gerçekleştirebilsek…

'Zamları marketler yapıyor…' diyen sizler, yıllarca serbest piyasa ekonomisini desteklemediniz mi? Desteklediğiniz siyasi partinin programında fiyatların piyasada serbestçe dolaşması, bu dolaşımın tüketiciye fayda sağlayacağı yazmıyor muydu? Siyasi parti lideriniz bu noktalara temas ettiğinde avuçlarınız patlayıncaya kadar alkış tutmuyor muydunuz? Evet, zamları marketler yapıyor, yapmaya devam eder de… Sızlanacağınıza 'Devletçi' ekonomi modelinin arkasında durun. Gerektiğinde devlet fiyatları kontrol etmelidir söylemine yönelin, siyasi putlarınızı kırınız…

'İşsizlik yok, tembellik var.' Söylemini ise lütfen hemen terk ediniz. Desteklediğiniz hükümet işsizlik oranlarını açıklıyor her geçen gün de artan oranlarla. İşsizlik var; çünkü Türkiye son 20 yılda tüketim ekonomisine çok daha fazla odaklandı, ithalat ihracat makası her geçen yıl açılıyor, tarım ve hayvancılık tükenme yolunda, kırsal boşaldı, sanayi üretimi yapabilmek için de üretim kaynak ve materyalleri açısından %66 dışa bağımlı durumdayız. 'İşsizlik var, üretim yok.' rasyonel söylemdir.