Müslüman nerede olursa olsun tavrı, sözü, özü, beyanı, yazısı, mesajıyla her zaman doğru olan, yalandan kaçınan, dinimizin koyduğu kurallara bağlı insanlara güven ve emniyet telkin eden kişidir. Mümin dilinden ve elinden diğer insanların selamet ve emniyette olduğu kimsedir. Bu özelliklerimiz sanal ortam için de geçerli olmak durumundadır. Kişi veya kişiler sanal ortamda da gerçek hayatta da her zaman sorumluluklarını bilmek ve buna göre davranmak zorundadırlar. İyi, kötü, sevap günah, helal haram, doğru yanlış, güzel, çirkin mefhumları hakikatte de sanal ortamda da geçerlidir.
İnternet sebebiyle boşanmaların arttığı, yuvaların yıkıldığı, bir vakıadır. Bazı araştırmalarda boşanmak isteyen 10 çiftten 7'sinin boşanma sebebi olarak birbirlerinden bulamadığı ilgiyi sanal alemdeki ne olduğu belli olmayan ilişkilerden bulduğunu zannederek yuvalarını dağıtmaları gösterilmektedir.
'Şüphesiz, doğruluk insanı iyiliğe, iyilik de cennete götürür. Kişi devamlı doğru söyler ve doğruluktan ayrılmazsa Allah katında sıddık olarak tescillenir. Yalan insanı kötülüğe, kötülük de cehenneme götürür. Kişi devamlı yalan söyler, yalan peşinde koşarsa Allah katında yalancı olarak tescillenir' hadis-i şerifi ile bize sanal ortamda da gitmemiz gereken yolu en güzeli ile tarif etmektedir Sevgili Efendimiz (s.a.v).
Sanal ortamlarda kişi kimliğinin gizliliğine sığınarak veya sanal alemin serbestliğine aldanarak her türlü lafı söylemekte, küfretmek, iftira atmak, yalan söz/beyan/yemin etmek, töhmet altında bırakmak, haksız itham etmek, zanda bulunmak vs. gibi bilumum haksız ve adaletsiz tavır, davranış, söz ve harekette bulunmaktadır. Tanımadığı insanların bilmediği günahlarını hiç farkına varmadan aslında üzerine almakta, dünya ve ahirette kendisini büyük vebale ve günaha sokmaktadır. İslam'ın emir ve yasakları tüm zaman/zemin/hal/tavır ve yerleri kapsayıcıdır, hayatı tümüyle kuşatır. Bu sebeple ister sanal olsun ister gerçek olsun bu emir ve yasaklardan hali değildir ve asla olamaz da.
Cenab-ı Hak hazretleri Hucurat Suresi, 6. ayette gerçek hayatta (veya sanal alemde) nerede olursak olalım bize ulaşan bir haberin araştırılması aslı astarının bilinmesi şartıyla kabul ve nakil edilmesini emir buyurur. Sanal alem bizim bilmeden bir haberin, fikrin, bilginin en çabuk peşine düşebileceğimiz yerdir. Biri diğerini itham eder hemen araştırmadan peşine düşebiliriz bununla kul hakkına tekabül eden, kişiyi ahirette en çok sıkıntıya sokacak şey olan kul hakkına iten ciddi hatalara düçar olabiliriz zira kul hakkı ancak helalleşme ile çözülür.
Sanal alemde de yalan haramdır, küfür de iftira da haksız ve adaletsiz her türlü yazı söz vs. de haramdır. Sanal alemin gerçek hayatta günaha götüren her türlü faaliyetinden uzaklık dini ve ahlaki yaşantımız için son derece önemlidir.
Sanal alemin bizdeki en büyük tahribatlarından biri de zaman israfı meselesidir. Oyunlar başında, sosyal medya uygulamaları, video ve paylaşım sitelerinde saatler bir anda akıp gitmekte geriye bakıldığında ise dünya ve ahiret adına pek bir şey elimizde kalmamış olmaktadır. Allah ve Rasülünün sevdiği razı olduğu şeylerden uzak olarak geçmiş saatlerden başka…
Faydalı şeyler için sanal alemi elbette kullanmalıyız ama bu fayda meselesi İslam'ın koyduğu çerçeve dışında olmamalıdır. Sanalda kumar da kumardır ve haramdır, içinde para ve kazanç olmasa dahi caiz değildir çünkü sanalın kişide yarattığı o yatkınlık oynama arzu ve iradesi kişiyi aynı şeyleri gerçek hayatta yapmaya sevk eder, onu hazır hale getirir. Bu durum tüm kötü alışkanlık veya kötü davranışlar ameller için geçerlidir. Güncel hayatta haram ve yasak olan ne varsa bu sanal alemde de geçerlidir. Özellikle gençler özgür tabiatları gereğince sanal alemin tuzaklarına çok daha fazla açık olup bu konuda aileler daha dikkatli olmalıdır, bir chatleşme adına başlayan süreç sonunda nice masum hayatların kararmakta olduğunu nedenli büyük sıkıntıların doğduğunu görmekte şahit olmaktayız. Unutmamalıyız ki internet, sanal alem, metaverse dünyası vs. hepsi Rabbimizin bizi imtihan için verdiği şeyler cümlesindendir. (Mülk Suresi 2. Ayet ile En'am suresi 165. Ayetler)

MEAL OKUYORUM


Eğer (kullarımız) hak yolda dosdoğru
yürürlerse kendilerini, içinde denemek
üzere nimetlere boğarız; kim de Rabbini
anmaktan yüz çevirirse Allah onu gitgide
artan bir azaba uğratır.
(Cin, 72/16-17)
GÜNÜN DUASI


'Allah'ım, beni bağışla, bana merhamet eyle,
beni dosdoğru yola ilet, bana sıhhat ver
ve beni rızıklandır!'
(Müslim, Zikir, 35-36)
HER GÜNE BİR HADİS

'İki nimet vardır ki, insanların çoğu bu nimetleri kullanmakta aldanmıştır: Sıhhat ve boş vakit.' (Buharî, Rikak 1.)
BİR SORU-BİR CEVAP

Çay ve pancar gibi ürünlerden zekat vermek gerekir mi?

Tercih edilen görüşe göre her türlü toprak mahsulleri ile meyveler için zekat/öşür vermek gerekir (Kasanî, Bedaî',II, 53). Dolayısıyla çay ve pancar da zekata tabidir.
(Fetvalar,DİB Yay.syf.243)