Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, ES TV’de canlı yayınlanan ‘Soruyoruz’ programında Gazeteciler Tarkan Demir ve Hakkı Sağlam’ın sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu’nun gitmesiyle işlerinin kolaylaştığını söyleyen Başkan Kurt, “Artık Eskişehir'de seçim süreci başlamıştır. Merkezdeki 3 belediyemiz sanıyorum aynen devam edecek. İlçelerdeki belediye başkanlarımız da oldukça başarılı ve yetenekli. Onların da bu konuda katkısı olacaktır diye düşünüyorum. Çünkü biz Genel Başkanımızı değiştirme suretiyle insanlardan özrümüzü diledik, yeni ufukları açtık. Yeni bir perspektifle, yeni belediyeler eklemek istiyoruz. Çifteler Beylikova gibi. Bunlar kolay kazanılabilecek yerler bizim açımızdan. Diğerlerinde ittifaklar da olabilir yerelde bazı dayanışmalar da olabilir. Bunları gerçekleştirebiliriz. Umutsuzluk bize yakışmaz. Ben ilk dönemde şunu söylemiştim hatırlarsanız. Kemal Bey kalırsa işimiz zor diye. Kemal Bey gittiğine göre bizim işimiz kolaylaştı. Eskişehirliler umudunu yitirmesinler biz buradayız seçimi kazanırız diyorum” diye konuştu.

KADROLARIMIZ GENÇLEŞTİ

CHP’nin 4-5 Kasım'da yapmış olduğu kurultayla parti içi demokrasinin en güzel örneğini verdiklerini belirten Başkan Kurt, kadroların gençleştiğini söyledi. Kurt, “CHP’de Genel Başkan’a rakip çıkabileceğini gösterdik. Herkes tüzükteki koşulları yerine getirmek şartıyla genel başkan adayı olabilir buna engel yoktur. Bunun vatana, partiye ihanet diye suçlandırılması ya da adlandırılması mümkün değildir dedik ve Özgür Özel yeterli imzayı bularak genel başkan adayı oldu. Sandalyelerin havada uçuşacağı dedikodularının aksine çok demokratik, saygılı ve içerikli konuşmaların olduğu bir kurultay yapıldı. Herkes oyuna sahip çıktı. Herkes saygılı bir şekilde oyunu kullanarak Genel Başkan’ı değiştirdi. Her türlü parti içi ve parti dışı baskıya rağmen ‘genel başkanların değişmesi imkansızdır’ denilmesine rağmen o imkansız olanı değiştirdik ve genel başkanımızı değiştirdik. Parti yönetim kadroları Genel Başkana paralel olarak değişti. Çok ciddi anlamda bir gençleşme söz konusu oldu. Parti meclisi üyelerinin yaş ortalaması 43. Merkez yürütme kurullarının yaş ortalaması da 46 oldu. Bunun öncüsü ve lideri Özgür Özel’dir. Kadro şunu gösterdi, her şeyin koltuk olmadığını, her şeyin makam için yapılmadığını ve siyasetin ülkenin kurtulması hedefi ile yapıldığını gösterdiler. Eleştirdikleri insanlar biz yönetime aday olmayacağız dediler ve olmadılar. Geçmiş dönemdeki Parti Meclis Üyelerinden Özgür Özel'i destekleyenlerin hiçbirisi aday olmadı. Bu fedakarlığı gösterdiler. İsteselerdi aday olabilirlerdi ama o arkadaşlarımız verdikleri sözü tuttular. 'Biz kendimiz için bir şey istemiyoruz partimiz için bu mücadeleyi yaptık' diyerek aday olmadılar ve genç bir kadro seçilmiş oldu” dedi.

PARTİ ORTAK AKILLA YÖNETİLECEK

Eskişehir'de bugün hava nasıl olacak? 19 Mayıs 2024... Eskişehir'de bugün hava nasıl olacak? 19 Mayıs 2024...

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun partinin kongresinde ağırlığı ve etkisi olduğunu dile getiren Başkan Kurt, “Özgür Özel Parti Meclisi içerisinde çok dengeli bir dağılım yapmak suretiyle yeni bir yönetim oluşturdu. Ortak akılla bu parti yönetilecek. Elbette ki Ekrem İmamoğlu'nun da partinin kongresinde ağırlığı ve etkisi oldu. Bu işin önderlerinden birisidir. Ama tencere kapak misali İmamoğlu ve Özel buluştu. Buluştukları için o sinerji ortaya çıktı. Bu sinerji ile de kongre kazanıldı. Bundan sonra da aynı sinerji devam edecek. Kardeşçe bu konuda mücadele edecekler. İmamoğlu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı. Dolayısıyla belediye başkanları partilerinin yönetim organlarında görev alamadıkları için İmamoğlu görev almadı ve İstanbul Belediye Başkanlığı'na devam edeceğim diye bir tercihte bulundu. Bu tercih 5 yıl sürecek. 5 yıllık süreçte 2 kez İstanbul'u kazandığı takdirde İmamoğlu yine uyumlu bir şekilde partiyi yönetirler birlikte. Belediye Başkanlığı icranın ortasında. İstediği işi, istediği düşünceye göre uygulama şansına sahip. Genel Başkanlık siyaseten bir çalışma. Özel ile İmamoğlu bir sürtüşme içerisine girmezlerse birlikte hem siyaseti şekillendirirler hem belediye uygulamalarını şekillendirirler. Ben İmamoğlu'nun belediye başkanlığını bırakacağını düşünmüyorum. Ama 2028'de Cumhurbaşkanı Adayı olur mu, olur. Gayet doğaldır, hakkıdır. Keşke 2023'te olsaydı seçilirdi. Zaten anketler onu gösteriyordu ama ne hikmetse genel başkanımız aday olmak istedi ve oldu. Sonuçta kaybettik” ifadelerini kullandı.

MUHALEFETİN UMUDUNU KAYBETTİK

Seçimlerden önce Kemal Kılıçdaroğlu’na aday olmaması gerektiğini söylediğini belirten Başkan Kurt, “Bizim Sayın Kılıçdaroğlu'na bir düşmanlığımız söz konusu değil. Yapmış olduğu hizmetler o periyotta kaldı ama 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçim sonuçlarından sonra Türkiye'de gerçekten konumlar değişti. CHP ve Kılıçdaroğlu kazanmaya en yakın olduğu noktada, AKP ve Recep Tayyip Erdoğan kaybetmeye en yakın olduğu noktadaydı. Ama biz kazanamadık onlar kazandı. Dolayısıyla artık burada ısrar etmenin siyaseten bir anlamı yok. Biz başkaları gibi 8 kere 10 kere kaybettin demiyoruz. Ama bu en son kayıp, büyük bir kayıptır. Muhalefetin umudunu kaybettik. Dolayısıyla Kılıçdaroğlu'nun 'özür dilerim ben bu işi yapamadım' deyip bırakmasıydı en doğrusu. Ben kişisel olarak bunu daha önce kendisiyle de konuştuğum için rahatlıkla söylüyorum. Ben aday olmaması gerektiğini söylemiştim. Oldu ve kazanamadı. Bırakması gerektiğini söyledim. Partinin içinde sanki Kazım Kurt partiye ihanet ediyormuş gibi bir algı yaratılmaya çalışıldı özellikle Eskişehir'de” diye konuştu

DEĞİŞİM SÜRECİNE KATKILARIM OLDU

Kurultay ve değişim sürecinde partiye katkılarının olduğunu ifade eden Başkan Kurt, “Düşüncesini açıklamaktan korkan pek çok kişi ‘ya bu kaybedecek ama kurultayı kazanır’ diye beni suçlamaya başladı. Ben düşündüğünü söylemekten korkmayan bir politikacı olarak söyledim. Bu işin şekillenmesinde de katkım oldu kendi çapımda. Bu arkadaşların aday olması konusunda ciddi çabalarımız oldu. Herkes ‘genel başkanlar dokunulmaz, eleştirilemez’ gibi algıyla bizi küçümsemeye çalıştılar. Taban halk CHP'ye oy veren seçmen farklı şey söylüyor. Politika sadece belli elitlerin etrafında yapılarak gerçekleştirilen bir olay idi şimdiye kadar CHP'de. Ama onun öyle olmadığını söyledik biz. Patron bir kişi fabrikada çalışan 2 bin kişi. Siz patronu ikna etmiş olmakla 2 bin kişiyi ikna etmiş olmuyorsunuz. Sizin 1 milyon CHP üyesi ile yapacağınız politika yeterli değil. Bizim oy almamız gereken yoksullar, ezilenler, dezavantajlı gruplar, işsizler, atanamayan öğretmenler, iş bulamayan gençler var. Biz bu sesleri dinlediğimiz zaman diyorlar ki değişim. Ama elitler kendi konforlarını düşünerek genel başkanımız devam etsin diyor. Niçin devam etsin şimdi yüzde 48 oy bir madalya almıyor. Dolayısıyla bu değişimi halk zorladı, biz zorladık ve sonuçta haklı çıktık. Siyaset öngörü işidir siyaset geleceği okuma işidir. Biz bunu gerçekleştirdik, cesur bir hamleyle seçimi kazandılar. İmamoğlu da çok net bir tavır koydu. Kılıçdaroğlu'yla da görüştüğünü ve bunu ona da söylediğini ama ikna edemediğini söyledi. Günün koşullarına göre hareket edemiyorsanız tasfiye olursunuz. Keşke onure bir şekilde gitseydi. Biz yine ona gereken saygıyı göstereceğiz ama son 2. tur tartışmaları yakışmadı” şeklinde konuştu.

CHP'NİN PATRONU ÖRGÜTTÜR

Örgüte daha fazla önem verilmesi gerektiğini söyleyen Başkan Kurt, “CHP'nin patronu üyedir, örgüttür. Kişiler patron olmaya kalkarsa yanlıştır. Ben kişisel olarak bir koltuk hevesiyle bir beklentiyle politika yapmadığımı defalarca söyledim. Bir abi olarak yol gösterici doğru bir hamle için perspektif açıcı oldum. Arkadaşlarımız da bizim sözlerimize itibar ettiler dinlediler. Bana bunun mutluluğu yeter ama Eskişehir'de önümüzdeki süreçte parti hukukunu, tabanını, program ve tüzüğünü savunacak kadroların oluşması lazım. Genel Merkezimiz bundan sonra örgütü öne alacak. Örgütü ciddiye alacak bir yapı yaratacak. Kılıçdaroğlu Eskişehir'e en azından 20 kere geldi, bir kere partiye uğradı. Böyle bir ortamda parti örgütü güç kazanmaz. Partiyi paralel bir yönden yönetmeye kalkmak, partililerden çok danışmanlarla yönetmeye kalkmak sol bir örgüt içerisinde çok doğru bir şey değildir. AKP'den bir Gençlik Kolları Başkanı bir kaza geçirdi. Erdoğan evine ziyarete geldi. Örgütçülük budur. Ama biz Genel Başkanımızdan böyle bir şey görmedik. İl başkanlarımız görüşemedi, il örgütlerimizin düşünceleri dikkate alınmadı. Biz bundan sonra bunların tersini yapmak suretiyle daha bütünleşmiş bir parti yapısı yaratacağız. Yüzyıllık bir partinin 1 milyon üyesinin olması çok doğru bir şey değil” dedi.

DEMOKRASİNİN ÖNÜNÜ GENÇLER AÇACAK

Demokrasinin önünü gençlerin açacağının altını çizen Başkan Kurt, “1 Aralık'ta seçim takvimi başlıyor. Bizim tüzüğümüze göre ön seçim bütün üyenin katılımıyla, hakim denetiminde olur. Hakim denetiminde ön seçimi yaptığınız zaman yüksek seçim kurulu ön seçim tarihine şubat ayının ortası diyor. Bu zaman yeterli olur mu diye bir telaş var. Resmi ön seçim olmayabilir ama bir eğilim yoklaması, bir farklı aday belirleme yöntemi bulunmalıdır. Ancak ondan sonraki seçimler için zaten tüzük değişikliği yapılacak. Örneğin ilçe kongresi Odunpazarı'nda üye olan 8 bin üyenin tercihiyle belirlenecek. Genel Başkan da 1 milyon üyenin tercihi ile belirlenecek bir yapı oluşturmaya çalışacaklar. 1 milyon kişi oy kullanır genel başkan seçilir birinci olan kurultayda aday olur, diğerleri olmaz. Böyle formüller bulacağız. Partiyi hem sola çekeceğiz hem demokratikleştireceğiz. Partide hiç kimse ben aday olsam genel başkan ne düşünür acaba diye korkmayacak. Biz Eskişehir'deki kongrelerde çarşaf uygulaması yaptık korkmadan ve oldu sonuçta bir sıkıntı yaşanmadı. O nedenle parti demokrasiye alışacak. Bunun önünü de gençler aşacak. Benim çok güvendiğim bir parti meclisi oluştu umarım yanılmayız” şeklinde konuştu.

İYİ PARTİ VE CHP İYİ DÜŞÜNMELİ

‘İYİ Parti ile ittifak yapılabilir mi?’ sorusunu yanıtlayan Başkan Kurt, “Siyasette 24 saat çok uzun zamandır. İmkansız diye bir şey tanımıyorum ben. 2028'e kadar biz siyaseten kaybettik. Siyaset yapabilmemiz ancak yerel yönetimleri kazanmamıza bağlı. Eğer yerel yönetimleri de kaybedersek biz siyaset yapacak alan bulamayız. İYİ Parti de iyi düşünmeli, CHP de iyi düşünmeli. Hatta diğer partiler de iyi düşünmeli. Biz cumhurbaşkanlığı seçimindeki ittifakı beceremedik. Masadan kalkılmasaydı, masada oturulsaydı, masada düzgün konuşulsaydı bu işler baştan şeffaf bir şekilde yapılsaydı biz bu seçimi alırdık. Belediye seçiminde belediye başkan adaylarının kendi potansiyeli önemlidir. Hiçbir partinin yereldeki seçmeni Meral Hanım öyle istedi diye komple istediği yere oy vermez. Biz geçmişteki yanlışlardan özür dilemekten korkmayız. Varsa af dilenir, doğrular konuşulur, özeleştiri yapılır ve farklı bir ittifak ortaya çıkabilir. Eskişehir'de 2019 seçimlerinde garip bir iş oldu. Tepebaşı'nda ittifak oldu, Odunpazarı'nda olmadı. Biz bir yere toplantıya gidiyorduk, İYİ Parti İl Başkanı benim aleyhimde konuşuyordu. Bunlar ilkeli olmadan, ezbere yapıldığı için böyle oldu. Özgür Özel'in söylediği şu, kuralları belli olan, iç hukuku belli olan ittifaklar yapılabilir yapılmalıdır. Biz geçen seçim İYİ Parti'nin katkısıyla birçok yerde belediye kazandık ama sadece iyi Parti'nin katkısıyla kazanmadık” dedi.

HIRSLARI KENARA BIRAKMALIYIZ

“İnatlaşmanın, hesaplaşmanın zamanı değil, anlamı yok” diyen Başkan Kurt, “Genel başkanımız başarılı olduğunu düşündüğümüz belediye başkanlarımızın yoluna devam edeceklerini söylüyor. Bana oy verdi, vermedi gibi bir yaklaşım demokrat bir yaklaşım değildir. Özel'e de yakışmaz zaten yapmadı da. Parti meclisinden karşı listeden seçilenlerden 3 tanesini Genel Başkan yardımcısı yaptı. Örgütsel anlamda demokratikliğini göstermiş oldu. Bu belediye seçimlerine de yansıyacaktır. Eskişehir'de Yılmaz hoca ben adayım dedikten sonra kimsenin ona sen çekil deme şansı olmaz. Biz saygı gösteririz o kadro devam eder. Öyle yerler vardır ki Belediye Başkanı tartışılmaz bile o devam eder gider. Kazanmak zorundayız. Kazanamazsak insanların yaşam biçimiyle geleceği ile oynuyorlar. O nedenle kazanılmış yerleri tekrar almalıyız üstüne eklemeliyiz. Geçen dönem kıl payı kaçırdığımız bazı büyük şehirler var ilçeler var. Mesela Çifteleri 8 oyla kaybettik. Şimdi Çifteleri niçin almayalım. Herkesin ayakları yere basmalı, herkes aklını başına almalı. Hırs aklı aşmamalı. Kişisel hırsları bir kenara bırakmalıyız çünkü ülke için siyaset yapılır. Yerel seçimlerde de şehrimiz için siyaset yapacağız, kendimiz için değil. Bir kişinin 5 kere bir kere daha bir kere daha belediye başkanı olması bir şeyi değiştirmez. Ama biz meclislerde çoğunluğu olarak belediyelerde çoğunluğu alarak uyumlu çalışırsak Eskişehir rahatlar” ifadelerini kullandı.

ESKİŞEHİRLİLER GEREKEN DERSİ VERİR

İYİ Partiden istifa ederek AK Parti’ye geçen Milletvekili Nebi Hatipoğlu’nun büyükşehir belediye başkan adayı olacağını ve bunun pazarlıkla yapıldığını düşündüğünü söyleyen Başkan Kurt, “İYİ Parti'nin iç işlerine karışmak haddimiz değil ama ön seçim yapılırken bile Nebi Bey'in AK Parti'ye geçeceğini söylüyorlardı. Ama ona rağmen seçtiler. İddia ediyorum AK Parti'nin Büyükşehir Belediye Başkan adayıdır. Ben Hatipoğlu'nun Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olacağını, bu işlerin pazarlıkla olduğunu düşünüyorum. AK Parti'nin içinde ben belediye başkan adayı olmak istiyorum diyenler o rüyadan vazgeçsin. Ben şunu da iddia ile söylerim ilçe belediye başkanlarını da Nebi Bey tespit eder, ona göre bir kadro kurar çünkü bu kavga Eskişehir'in patronluğu kavgasıdır. Nebi bey oraya geçmekle çok farklı insanları dekarte etti oyunun dışında bıraktı. Nebi Bey ilke, söz, geçmişteki birikim falan tanımadan bu işin patronu olmaya kalktı ve aday olacak. Ama Eskişehirliler gereken dersi verirler. Hırs adamı batırır. AK Partisi kurulduğu günden beri Milletvekili olmak için çalışan insanlar olamadı ama Nebi bey oldu. Çok basit ve sıradan bir işmiş gibi oldu. İnsanlar parası var diye bir şey olmamalı, siyaset farklı bir şey. Tepeden inme 2 tane milletvekili geldi. Şimdi üçüncüsü geldi. Yıllardır ilçe başkanlığı il başkanlığı yapan insanların kabahati ne” şeklinde konuştu.

BİZ VATANDAŞA DOKUNDUK

10 yılda yaptıkları hizmetle vatandaşa dokunduklarını belirten Başkan Kurt, “10 yılda Odunpazarı Belediyesi'nin olaylara bakış açısı değişti. Belediyenin Türkiye'de tanınırlığı arttı. Biz yönetilebilir bir bütçe, disipline edilmiş bir mali yapı yarattık. Odunpazarı Belediyesi ile alışveriş yapıp 3 ay içinde parasını alamamış hiç kimse yoktur. Burhan Bey'in başkanlık yaptığı dönemde işçiler maaşlarını 3 ayda bir alıyordu, yarım yarım alıyordu. Şimdi bunlar bitti. Bizim en büyük iddiamız şuydu bütün işçiler sendikalı olacaktı. Bütün işçilerimiz, memurlarımız sendikalıdır. 28 tane müdürümüz var. Bunun en az 10 tanesi Burhan Bey'in döneminde atanan müdürdür. Liyakat esasına dayalı bir personel sistemi kurduk. 18 tane halk merkezimiz var. 3 tane gençlik merkezimiz var. Biz halkçı belediyecilik yaptık, halka dokunduk. Eskişehirlilerle biz kaynaştık. Recep Tayyip Erdoğan bize kreş yapmayı yasakladı. Biz ona rağmen 15-16 tane kreş yaptık. 2019 seçimlerinden önce verdiğimiz sözlerden 25 tane vizyon proje demiştik bunların 5-6 sı dışında gerisini gerçekleştirdik. 5 6'sı da merkezi hükümette olan sorunlardan kaynaklanıyor. Vatandaşa diyoruz ki biz 10 yıl boyunca tek bir şaibesi olmayan, haksızlık yapılmayan bir belediye yönetimi istiyorsanız bize oy vermeye devam edin. Biz bunu geliştireceğiz daha iyi şeyler yapacağız. Çünkü yarım kalan işlerimiz var” dedi.

Kaynak: BERİVAN HALİS