Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, konuşmasına Recep Taşel yönetimine teşekkür ederek başladı. Kurt, “3 buçuk yıllar süre içerisinde pek çok badireler atlattılar ama başarılı bir seçim çalışması sonucunda hem oy oranımızda Türkiye’ye göre ciddi bir bir artış oldu hem de Cumhurbaşkanlığı Seçimlerinde de oyumuz yüzde 50’nin üzerine çıktı” ifadelerini kullandı..

YÜZÜK İŞLERSE DEMOKRASİ İŞLER

“CHP tüzüğü uygulandığı sürece parti içi demokrasi işler” diyen Kurt, “Şu anda tüzüğümüzün emrettiği çarşaf lise uygulaması yapıldığı için hiçbir sorun çıkmadı. Hiçbir kavga çıkmadı Demokrasiden,  yarışmaktan korktuğumuz sürece bu tartışmalar olacaktır. Doğalına bırakırsak işi, tartışma olmadan 2 adayla çarşaf liste yapılır. Geçen kongrede de 4 adaylı çarşaf liste yapılmıştır. Yine bir olay olmamıştı. Demek ki CHP’liler demokrasiyi özümsemiş ve uygulamış insanlar” ifadelerini kullandı.  Adayların tespiti yönünde çok tartışmanın yaşandığını belirten Kurt, “Adayların tespitini illa ben yapacağım dersek, illa Ankara’dan biz dizayn edeceğiz dersek sıkıntılar çıkıyor. Onun da ön seçim gibi demokratik bir yola yönlendirirsek, bütün üyelerin katılımıyla yapılacak bir ön seçile adaylar belirlenirse yine hiçbir sorun olmadan parti büyümeye devam eder” dedi.  

BU İŞTE BİR TERSLİK VAR

CHP’nin yüzde 25 sendromuna yakalandığını söyleyen Kurt, “Şu anda CHP yüzde 25 sendromuna yakalanmıştır. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin en kötü gününde, 15 puan kaybettiği bir dönemde CHP’nin oyu 1 puan artmıyorsa bir yanlışlık vardır. İttifak yaptığımız İYİ Parti’nin oyu yarım puan artmıyorsa bir sorun vardır. İttifak yaptığımız diğer 4 partinin de oyunu göremedik. Bunları da eklediğimiz zaman CHP’nin oyu hala yüzde 25’te duruyorsa bir tehlike vardır. Bir sıkıntı vardır. Hiçbir şey olmamış gibi davranamayız. Bunun hesabını vermeliyiz. Bunun hesabını hangi yöntemle vereceğimizi görmeliyiz. Acaba ittifakta mı yanlışlık vardı? Acaba ittifakın yönetiminde mi yanlışlık vardı? Acaba aday tespitinde mi yanlışlık vardı? Milletvekili adaylarının tespitinde mi yanlışlık vardı? Sorduğumuz zaman, milletvekili adaylarının tespitini yapmak zorunda olan PM, bizim haberimiz yok diyor. PM’nin haberi olmadan milletvekilleri tespit ediliyor ise burada bir sorun vardır. MYK üyeleri ilgili bir komite vardı o tespit etti diyor. Ne yazık ki genel başkanımız da ‘ ben son dakika gördüm, haberim yoktu’ diyor. Burada bir terslik var arkadaşlar” açıklamalarını yaptı.

DÜŞÜNDÜĞÜNÜ SÖYLEYENLER HAİN DEĞİLDİR

CHP olarak yapılan işin sorumluluğunu üstlenemeyen kişiler tarafından yönetiliyorsak bir yanlışlık vardır diyen Kurt, “Bir tüzük tartışması açmak suretiyle tüzükte ve programda,  CHP’de bir değişim ihtiyacı olduğunu ortaya koydum. O zaman insanlar, üyeler, vekiller belirli tartışmaların içine girdi. Oysa bu çok daha düzgün biçimde inisiyatif alınarak giderilebilirdi. Biz de şu anda olumsuzları değil olumluları tartışıyor olurduk” dedi. CHP’nin kişiler üzerinden tartışma yaptığını ifade eden Kurt, “Düşündüğünü söyleyenler vatan haini değildir. Düşündüğünü söyleyenler partiye ihanet edenler değildir. Partinin iyi yola girmesi için söylenen sözlerdir bunlar. Eleştiri ve özeleştiri bizim vazgeçilmezimizdir. Tartışabilmeliyiz. Burada gördüğümüz iki arkadaştan biri kaybettiğinde gidip diğerinin önünde düğmesini iliklemelidir. Örgütsüz hiçbir şey yapılmaz. Hepimiz örgütümüzün emrindeyiz. Hepimiz örgütümüzün vereceği emre hazırız. Ben bu düşüncelerle değişim mantığına bakıyorum. Ali gitsin Veli gelsin. Ali’nin Veli’den farksızsa bir şey fark etmez. İşte çarşaf liste, işte ön seçim diyebiliyorsak o zaman demokrasi olur. Bizim tüzüğümüzde aslolan çarşaf listedir, ön seçimdir. CHP kendine gelmelidir, sol değerleri öne çıkarmalıdır. CHP Twitter ve TBMM politikalarını bir kenara bırakmalıdır. CHP tarlalarda, fabrikalarda, sokaklarda, esnaf örgütlerinde olmalıdır” şeklinde konuştu.

Editör: Tuğçe Kaş