Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ESTV ekranlarında yayınlanan 'Ekstra Gündem' programının konuğu olarak gazeteciler Tarkan Demir ve hakkı Sağlam'ın sorularını yanıtladı. Yeni dönemde hayata geçirilecek projelerini açıklayan Kurt, Mahalli İdareler Genel Seçimleri’nde Türkiye Geneli’nde ortaya çıkan tabloyu da değerlendirerek, "CHP başarısının pek çok etmeni var ama en önemlisi Genel Başkan’ın değişmesidir" dedi.
“TEMİZLİĞE MUTLAKA ÇÖZÜM BULACAĞIZ”
3'üncü dönem projelerinden ilk hayata geçirilmesi planlanan imar ve temizlik sorunundan bahseden Kurt "Eksik olan imar planlaması çalışmasına başlıyoruz. Bazı mahallelerde yarım kalmıştı. Örneğin Erenköy'ün ve Huzur'un bir bölümü ve Orhangazi'de çalışma yapıyor arkadaşlarımız. Acil ihtiyaç ya da talep var orada. İlgili birimlere talimatı verdik. Tepebaşında da sanıyorum Yeşiltepe, Esentepe'ye bir el atacağız. Nasıl bir çözüm üreteceğimizi çalışacağız. İlk toplantıyı Pazartesi günü yapacağız ama burada bir imarla ilgili bir şey gündeme gelmez. Mayıs'a, Haziran'a inşallah bunları yetiştiririz. İlk başlayacağımız iş budur. Eskişehir'de Özellikle Odunpazarı bölgesinde TOKİ'nin ve afet riskli alanlardan dolayı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın bir kilitlemesi var. Bunu aşmak zorundayız. Biz Karapınar'da bir ölçüde aştık ve başladık. O bölgedeki çalışmalara da farklı bir boyutta devam edeceğiz ama planlamayı da hızlı bir biçimde yapacağız. Temizlik işlerinde bazı aksamalar vardı. Bu aksamaların kaynağı biz değiliz, kaynak yasadan ve yönetmelikten kaynaklanan bir karmaşa. Buna bir çare arayacağız. Şu anda 'Sıfır atık projesi' diye bir şey var. Buna göre herkes toplayıcı olabilir., topladığını da satabilir. Çünkü belediyenin tekeli kalktı. Dolayısıyla apartman yöneticileri yasal olarak sıfır atık sorumlusu . Onlar topladıkları evsel atığı da, ambalaj atığını da istediği gibi değerlendirme hakkına sahip. Böyle bir şey olduğu zaman işe yararlar, para edecek olanlar satılıyor, postası bize kalıyor. Konteynerden falan ayıklandığı için de her yere saçılıyor. Dolayısıyla sokaklardaki kirliliğin sebeplerinden birisi bu. Buna bir çare arayacağız. Birçok yerde, yeni yapılarda yeraltı konteynırlarımız var, onu aşıyoruz. Ama şehrin göbeğinde bu ciddi bir sorun ve göz önünde de olduğu için buna bir çare bulacağız. Aslında biz o temizlik işi için yaptığımız masrafın tümünü vatandaştan almalıyız yasa öyle diyor. Her yıl Aralık ayının 31'inci günü bir genelge yayınlıyorlar. Bir sene öteledik diyorlar. Öyle kalıyor. Bizim Tepebaşı'yla Odunpazarı Belediyelerinin geçen yılın rakamlarına göre temizlik için harcanan para en az 250 milyon. Ve kanun bu 250'yi vatandaştan topla diyor. Biz CHP'li büyükşehir belediye başkanları biz toplantıda aman toplamayalım diye karar almışlar. Onun için biz bastıramıyoruz. İktidar da kendi belediyelerini kurtarmak için 31 Aralık tarihinde bir öteleme yapıyor, öyle kalıyor. Buna bu yıl mutlaka bir çözüm üretmemiz lazım" açıklamasında bulundu.
“ESKİŞEHİR HALKINI KİMSE KÜÇÜK GÖRMEMELİ”
CHP'nin Türkiye genelinde aldığı sonucu değerlendiren Kurt, seçim sonuçlarını bir çok etkene bağladığını ifade ederek "Yeni bir yönetim geldi. Yani bir kişinin değişmesi ile parti meclisi değişti. Parti meclisinin yaş ortalaması nedeniyle bir kuşak farkı oldu. O farklı kuşak aşağıdaki kuşağın derdini biliyor, çaresini de aynı şekilde düşünüyor. Bizim kuşak ya da bir üst kuşak o bağlantıyı kurmakta zorlanıyor. Bunu gördü yönetim ve gördüğü için farklı bir strateji izledi. Risk aldılar. Milletvekillerine talimat verdiler 'Orada senin adın öne çıkıyor, git' dediler. Dolayısıyla böyle olunca bir partide rahatlama oldu. Bazıları kızdı, istifa etti. Sonuçta parti yepyeni bir kadroyla çıktı halkın karşısına. İstanbul'da 38 belediye var, bunun 14'ü bizimdi. Mevcut 14'ün sanıyorum yarısını değiştirdiler. Diğer bölgelere de gencecik arkadaşları koydular. Biz Eskişehir'de olumsuzluk yaşamadık. Şimdi 'Yılmaz Büyükerşen gibi bir markayı, aday yapmıyorsunuz, yerine kimsenin tanımadığı birini yaptınız' dediler. Yani bu kampanyanın amacı zaten adayı tanıtmaktı. Aslında büyük risk ama şimdi ilçe belediye başkanları olarak biz biraz yanlış yapsaydık, biraz komplekse kapılsaydık, böyle bir sonuç çıkmazdı. Ben onun için Ahmet ağabeye de teşekkür ediyorum. Ben zaten politik anlamda parti için her türlü fedakarlığı yapan birisiyim. Bizim de gayretimizle merkez derlenip toparlanınca bizim kırsaldaki ilçelerimize de moral geldi. Ekonomik sıkıntı önemli, emeklilerin pozisyonu önemli, AKP'nin umursamaz tavrı önemli, yanlışları önemli. Bunlar yanlış, yanlış yapılınca Eskişehir'de biz 10 tane belediye almış olduk. Eskişehir halkını hiç kimse küçük görmemeli. Biz ne dersek onu yaparlar dememeli. Biz hangi yanlışı yaparsak yapalım arkamızdan gelirler dememeli. 8 ay önce, 9 ay önce ciddi anlamda oy vermiş olan bu halk şimdi vermedi. O nedenle ben CHP'nin başarısının pek çok etkeni ya da fonksiyonu var. Ama en önemlisi genel başkanın değişmesidir" dedi.
“TÜRKİYE DIŞA BAĞIMLILIKTAN KURTULMALI”
4 yıl sonraki Cumhurbaşkanlığı Genel Seçimi için yorumda bulunan Kurt, "Bir seçim yaşadık. Hatta 14-28 Mayıs'ı da katarsak bir yıl içinde iki seçim yaşadık. Ben ikisini karşılaştırırım politikacı olarak. 'Bu niye böyle oldu?' derim. İlk seçimde de belki ekonomik durum iyi değildi. Biz bunu anlatıyorduk ama vatandaşın ikna olması için demek ki bir süreç lazımmış. Ya da bizim doğru anlatmamız lazımmış. Vatandaş gerçekten yoksulluk, açlık sınırıyla karşı karşıya kaldı. 'Bunu nasıl düzeltiriz?' Sayın Cumhurbaşkanı'nın oturup bunu düşünmesi lazım. İtibardan tasarruf olmaz. Tasarruf yapacağız, üretim yapacağız, ekonomiyi geliştireceğiz. Ekonomiyi geliştirmediğimiz takdirde Mayıs'ta 18 lira olan dolar, şimdi olur 33 lira. Mayıs'ta 19 lira olan mazot, olur 43 lira. Bu da doğrudan vatandaşı etkiler. Demek ki bizim gerçekten o Gabar'da ki petrolü bulmamız lazım. Karadeniz'deki gazı bulup çıkarmamız lazım. Milliyetçi, muhafazakar seçmenimiz, Türk halkı ve partilerin bunu görmesi lazım. Tank, palet fabrikası gibi Türkiye için çok önemli olan bir milli değeri 50 milyon dolar yok diye satarsanız Türkiye'ye en büyük ihaneti yapmış olursunuz. Ama o 50 milyon doların üstüne 5 milyon dolar daha katıp birini gezmeye gönderirseniz uzaya ikinci bir ihaneti yapmış olursunuz. Bilime, bilimsel araştırmalara karşı değilim. Araştırma, geliştirme çalışmalarına para harcanması gerektiği savunanlardanım. Ama burada ne yaptık biz, ne öğrendik? O astronotu seçim propagandası yapıp adayın yanında gezdirdiler. Bunları Sayın Cumhurbaşkanı oturup düşünecek ve diyecek ki evet biz Ukrayna köylüsüne verdiğimiz şu 5 lirayı niçin Türk köylüsüne vermiyoruz? Türk köylüsüne verecek, daha fazlasını verecek. Türk köylüsü Ukrayna köylüsünden daha iyi buğday üretecek. Biz dışa bağımlılıktan kurtulmalıyız. Biz ekonomik bağımsızlığımızı elde etmeliyiz. Bunları düşündükten sonra Türkiye ile ilgili doğru işler yaparsa bu halk tekrar ona dönebilir. O işin ayrı tarafı. Geri kalanı Cumhuriyet Halk Partisi'nin mücadelesine bağlı” ifadelerinde bulundu.
“NASIL GÜVENECEĞİZ BUNLARA? “
Tarkan Demir'in "AKP Belediye Başkan Adayı Nebi Hatipoğlu ile çakışan bazı ortak projeler için AK Parti'nin 'Artık iş zamanı muhalefeti, iktidarı, Eskişehir'i kalkındıralım' derler mi sizce?" sorusunu yanıtlayan Kurt, "İnşallah derler. Şimdiye kadar demediler. AKP'deki belediye meclis üyesi arkadaşlarımızla ikili ilişkilerimiz çok iyi. Ama Partisel ya da grupsal ilişkilere geçince iş değişiyor. Kurtuluş Pazar yeri, pazar yeri yapılmak üzere belediye tahsis edilmiş. Bina kötüleşmiş, depremsel bir takım sıkıntılar olmuş. Büyükşehir'de o zaman demiş ki 'Bunu yıkalım, yenisini yapalım'. Yıkılınca plan proje derken aradan 1-2 ay geçmiş. Biri uyarmış 'Siz tahsis amacına uygun hareket etmiyorsunuz' diye geri aldılar. Olay bu. Parası ayrılmış, bütçesi ayrılmış. Ya biz mecliste ‘Yapmayın’ dedik ama izin çıkmadı. Niye? Seçime kadar o kaosu yaşattılar insanlara. Ya bırakın şurayı açalım otopark olarak kullansınlar. Ona bile razı olmadılar. Örneğin çevre yolunun yapılmasıyla ilgili, Sakarı suyuyla beraber bizimle yürüsünler. Niçin karşı çıkalım? Ama ben şunu yaşadım. Geçen dönem bizim belediye meclis üyeleri AKP'li belediye meclis üyelerine mecliste dedim ki 'Size tam yetki veriyorum. Benim adıma İstediğiniz bakanla, istediğiniz görüşmeyi yapın. Şu Karapınar, ikinci etap Toki ve Sanayi Çarşısı işini çözün gelin. Ya da beni götürün' , 'Tamam' dediler. Süre bitti. Eskişehir milletvekilimiz Milli Eğitim Bakanlığı yaptı. Emek Mahallesi'nde lise yok diye bağır bağır bağırıyoruz. Şimdi seçimden önce bir tabela astılar, bakalım göreceğiz. Milli Eğitim Bakanlığı yapmışsınız ve bu sorunu çözememişsiniz. Şimdi nasıl güveneceğiz biz bunlara?" cevabını verdi.
HERKES GEREĞİNİ YAPMALI”
Kazım Kurt, Eskişehirspor için de açıklamalarda bulunarak "Bizim aklımızdaki projeyi yapıp hayata geçirebilmemiz için Eskişehirspor yönetiminin tarafsız olması lazım. Öyle bir şey söz konusu değil. O zaman nasıl yapacağız? Ciddiyetsiz bir şey olursa biz yokuz. Bunu söyledik. AK Parti'ye teslim ettiniz, AK Parti'yi kurtarsın. Onlar düşürdü, onlar kurtarsın. Şimdi buyursunlar, çözsünler. Nebi Bey Eskişehirspor'u kurtaracağım diyordu. Şimdi kurtarsın. Değilse samimi söylüyorum çekilsinler. Farklı bir mantaliteyle, farklı bir bakış açısıyla, profesyonel bir yönetim tarzıyla bu iş olur. Ismarlama yöneticilerle olmaz. Bize karışmayacaklar. Biz o zaman oturacağız, değerlendireceğiz. Eskişehir'in yararına düzgün bir yönetim yapıp çıkıp gideceğiz. Ben Eskişehirspor'la ilgili samimiyim. Onlar da samimiyse herkes gereğini yapmalı” ifadelerini kullandı.
“BENİM DERDİM PARTİ VE TÜRKİYE”
Cumhuriyet Halk Partisi’nin önümüzdeki dönem gerçekleştireceği kurultayda kuvvetle muhtemel pek çok örgütün istediği 'Ön Seçim' çıkacağına ilişkin yorumda bulunan Kurt, “ 22 senedir AKP'de politika yapan insanlar var, beklentiler var. Ankara'yı ikna edemediği için hiç şey olamıyor. Niye yapsın? Eskişehir'de CHP olarak baktığınız zaman yıllardır mücadele eden, belli hedefi olan insanlar var ama ön seçim yapılmıyor. Bir ön seçim yaptık, belediye seçiminden meclis üyelerine. Odunpazarı'nda 8 bin küsür üye vardı, 3bin 500 kişi oy kullandı. Yarısı bile değil. Eylül'de tüzük kurultayımız var. Bunların hepsini anlatacağız. Her gittiğim toplantıda, genel başkanın huzurunda da, başka toplantılarda da, buradaki toplantılarda da bunları anlatmaya çalışıyorum. Bu partide gelinebilecek her yere gelmiş insanlardan biriyim. Kişisel bir beklentim yok. Benim derdim parti ve Türkiye. Türkiye'yi de bu partinin düzelteceğine inanıyorum. Genel başkan bu yaşına rağmen çok olgun, çok objektif olayları değerlendirebiliyor ve insanları ikna edebiliyor. Bu noktada ben kendisine güveniyorum. İstanbul medyasının bütün derdi Sayın Özgür Özel ile Sayın Ekrem İmamoğlu'nu kavga ettirmek. Bu işi bir becerirlerse CHP'yi dağıtırlar. Ama asla bu iş olmayacak. Bakın bu kadro tuttu. İkisi de birbiri sayesinde bu işin olduğunu bilincinde ve bu bilinçle hareket edecekler, gidecek. Ben o ikisine de güveniyorum. Türkiye'de Özgür Bey ve Ekrem İmamoğlu Türkiye'yi kurtarır. Bu ikili hem genç, hem dinamik hem de sempatik. Halkın dilinden anlıyorlar. Bu ikilinin bozulmadan 2028'de ki Cumhurbaşkanlığı seçimini halledeceğini düşünüyorum. Keşke 14 Mayıs'ta bunu yapabilseydik. Eskişehir'de de ben ne gerekiyorsa, bu konuda üstümüze ne düşüyorsa yapmaya hazırım. Artık Cumhuriyet Halk Partisi'nin politikalarını da normale getirmesi lazım. Değişim üzere çalışmalara başlaması lazım. Hemen erken seçim demek doğru sonuç çıkarmayabilir. Ama bir şey olmazsa işte biz şu tüzüğümüzü gerçekten hal yoluna koyup da kadroları organik çalışma içerisine sokabilirsek yılbaşından sonra bu işler konuşulabilir. Yani yılbaşına kadar da bu hükümet kendine çeki düzen vermez, ekonomiyi düzeltmezse işte o zaman erken seçim belki konuşulmaya başlanır. Bu seçimde halk Erdoğan'dan desteğini çekmiştir. Bize bir 37.7 destek var ama yüzde 50'ye 12 var. O 12 başka yerde duruyor. O 12'yi alabilmemiz için bizim partimizi bir düzeltmemiz ve güvenilir hale getirmemiz lazım. Belediye başkanları bu iş için çok önemli” diye konuştu.
“BAŞLARINI ÖNE EĞDİRMEYECEĞİZ”
Kurt sözlerine Eskişehir halkına ve Eskişehir basınına teşekkür ederek son verdi. Kurt, “Yoğun bir seçim kampanyası geçirdik. Bu kampanyada bize yardımcı olan Eskişehir basınına, televizyonlara ve gazeteci arkadaşlara teşekkür ediyorum. Bir kaç sosyal medyada kendini gazeteci zannedenlerin dışında, herkes sorumlu gazeteci anlayışıyla kampanyaları takip etti. Eleştiren de oldu, destekleyen de herkes gazetecilik yaptı. Eskişehir halkına teşekkür ediyorum, anlatmak istediğimizi anladılar, geçmişte yaptığımız hizmetleri gördüler. Bizim en sıkıntılı olduğumuz yerlerde bile oylarımız arttı. Kazım Kurt militan derecede CHP'li ama hizmet yaparken hak kiminse ona teslim etmekten yanadır. Sosyal demokratlık budur, solculuk budur, halktan yana olmak lazım. Belediyeye gelenin mutlaka derdi vardır. İnsanlar belediyeden memnun ayrılmalıdır. Eskişehir Belediyesi katılımcı, şeffaf ve hesap verebilir bir belediye olacaktır. 5 yıl sonra hesabını sorarsınız. Hatta 5 yılı beklemeyin sık sık sorun, diyoruz. Utandırmayacağız onları, başlarını öne eğdirmeyeceğiz”
