Eğitim Sen Eskişehir Şube Başkanı Faik Alkan, Eskişehir'de eğitim alanında yaşanan gelişmeler hakkında açıklama yaptı. Alkan, İl Milli Eğitim Müdürü Hakan Cırıt ve Odunpazarı İlçe Milli Eğitim Müdürü Kürşad Önder Ceylan'ın görevden alınmasına ilişkin de konuştu. Siyasetin mekanizmasının eğitim içerisine girdiğini söyleyen Alkan, siyasetin eğitim ve bilim emekçilerini böldüğünü belirtti.

YARGI ÇOCUKLARI KORUMUYOR
Eskişehir'in kamuoyunda eğitim şehri olarak bilindiğine ve son yaşanan olayların Eskişehir'e yakışmadığını söyleyen Alkan, 'Kentimiz üniversite kenti. Eğitimde belli eşiği aşmış bir kent. Hem üniversite sınavında hem de liseye giriş sınavında sürekli olarak ilk 5'lerde olan bir kent. Son günlerde Türkiye kamuoyuna maalesef taciz ve istismar vakalarıyla ve bunun tartışmalarıyla oturdu. İl Milli Eğitim Müdürü'nün görevden alınması, ilçe illi eğitim müdürlerinin başka şekilde tartışmalara maruz bırakılması bizim aslında eğitim ve bilim emekçileri olarak birçok eksikle beraber kabul etmediğimiz bir şey. Çünkü Türkiye'de temel bir eksiklik var. Yargı çocuk ve kadına karşı maalesef kamu görevlilerini korumakta. Örneğin Alpu'da yaşadığımız olayda da Beylikova'da ve Mihalgazi'de yaşadığımız olayda da bunu çok net olarak gördük. Burada hem yargı süreçlerinin işlemesi hem de düzenlenen bu konudaki yönetmelikler maalesef bizim dediğimiz gibi çocuk istismarı ve kadına karşı şiddette ihtiyaçlarımızı karşılayacak durumda değil' diye konuştu.

ÖĞRETMENLER BUNU HAK ETMİYOR
Eğitim alanında konuşulması gereken asıl konunun okullardaki eksikler olduğunu söyleyen Alkan, 'Eğitim Sen olarak başından itibaren şunu söyledik: Dedik ki Türkiye'deki bu düzenlemeler tekrar ele alınıp bizim söylediğimiz minvalde düzenlenmeli. Bugün İstanbul Sözleşmesi'nden çıkıyoruz. Bugün her okulumuzda neredeyse bu tür vakalarla karşı karşıya geliyoruz. Bizim yukarıdaki tartışmamız okullarda başka şekillerde karşımıza çıkıyor. Oysaki bizim asıl gündemimiz şu anda okullarda ödenek yokluğu. Onun dışında yeterli hijyenin gerçekleşmemesi ama dediğimiz gibi Eskişehir'in bu şekilde gündeme oturması okullarda eğitim emekçileri tarafından gerçekten çok ciddi eleştiriliyor. Bunun temel bir nedeni var. Eğitime bu kadar siyaseti bulaştırırsan, bu kadar yandaşı bulaştırırsan bu tür meselelerle maalesef uğraşmak zorunda kalıyorsun. Bizim asıl gündemimiz bu değil. Bu kent bunu hak etmiyor. Öğretmen arkadaşlarımız da bunu hak etmiyor. Bu sorunları çözmekle mükellef olan kurum, maalesef çözüm üretmekten çok çözümsüzlük üretir hale gelmekte. Biz Eğitim Sen olarak başından beri söylediğimiz yerdeyiz. Bu yönetmelikler düzenlenmeli. Buradaki ilçe milli eğitim müdürünün, il milli eğitim müdürünün veya atamaya bakan şube müdürünün o anlık meselesi değil o. Bu genel bir tartışma konusu ve başından beri Milli Eğitim Bakanlığı'nın bürokratlarının izlediği yanlış politikaları maalesef bizler de buralarda ödüyoruz' şeklinde konuştu.

SİYASET EĞİTİMİN İÇİNDE
'Siyaseten gelen siyaseten gidiyor bu şehirde' diyen Alkan, 'Eskişehir'deki en sıcak gelişmelerden birisi bu. Bu sürecin biz gördüğümüz noktadan bakıyoruz. Gerçekten iş ve işlemler üzerinden arkadaşlarımızı, müdürlerimizi değerlendiriyoruz. Fakat siyasal çatışmalar bir yerde bu işin bu noktaya kadar getirdi. Yasal olarak da İlçe Milli Eğitim Müdürü'nün süresi bitiyordu. Görevden alındı ve başka bir arkadaşımız geldi. Burada en önemli konu şudur: Hukuka ne kadar uygun davranıyorsun? İlçe milli eğitim müdürleri hukuk nezdinde elinden geleni yapmaya çalıştılar. Siyaseten gelen siyaseten gidiyor bu şehirde. Ve siyaset mekanizması o kadar eğitimin içerisine sokuldu ki tamamen eğitim ve bilim emekçilerini bölen bir noktada hareket ediyor' ifadelerini kullandı.