Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Erkut Kahramanoğlu, ilerleyen diş çürüğünün yalnızca ağız içinde sınırlı kalmadığını, bakterilerin dolaşıma karışarak kalp, böbrek ve diğer organlarda hasara yol açabildiğini belirtti. Kahramanoğlu, çürüklerin erken dönemde tedavi edilmediğinde enfeksiyona dönüşerek sistemik rahatsızlıkları tetiklediğini, “Minimum 6 ay ile 1 sene arasında diş hekimine kontrol için gidilmeli” diyerek uyardı.
Elektrikli fırçaların bilinçsiz kullanımda diş etine zarar verebildiğini söyleyen Kahramanoğlu, uygun fırça seçimi ve doğru teknikle temizlik yapılmasının temel adım olduğunun altını çizdi.
KÖTÜ AĞIZ HİJYENİ SOSYAL VE FİZİKSEL SAĞLIĞI BOZUYOR
Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Dilek Türkaydın, kötü ağız hijyeninin beslenmeden konuşmaya, estetikten sosyal yaşama kadar birçok alanı olumsuz etkilediğini söyledi. Türkaydın, ağız kokusu ve çürük dişlerin bireylerde hem fiziksel hem psikolojik yük oluşturduğunu, çocuklar için ise 7–8 yaşına kadar ebeveyn gözetiminde diş temizliği yapılmasının kritik olduğunu aktardı.
Çürüğün bebeklikte başlayan bir süreç olduğuna dikkat çeken Türkaydın, “Dişlerin görünmesiyle temizlik başlar, düzenli fırçalama ve florürlü macun kullanımı hastalıkların önüne geçer” dedi.
DİJİTAL TEKNOLOJİ TEDAVİLERİ DEĞİŞTİRİYOR
Fakülte Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Gühan Dergin ise diş hekimliğinde dijital dönüşümün hasta konforunu artırdığını belirtti. Üç boyutlu tomografi ve yapay zekâ destekli planlama sistemlerinin implant, çene cerrahisi ve estetik uygulamalarda öngörülebilirliği yükselttiğini söyleyen Dergin, modern teknolojinin “zararsız, hızlı ve hassas tedavi fırsatı sunduğunu” ifade etti.
Uzmanlar, ağız hijyeninin genel sağlığın anahtarı olduğuna vurgu yaparak, düzenli fırçalamanın ve rutin kontrollerin ihmal edilmemesi gerektiğini yineledi.
