AK PARTİ Genel başkanı aynı zaman da Cumhurbaşkanı.
Yani devletin başı.
Nerede başlıyor nerede bitiyor bilmiyoruz.
****
Yeni sistem yürütmeyi çok güçlü yapmış.
Yüzyılın başındaki tartışmalar.
Meraklıyız.
Şimdi de, benzer bir durumla karşı karşıyayız.
21.Yüzyıl da demokrasi ve hukuk devleti anlayışından çok uzaklardayız. AK Partide en çok eleştirdiği tek parti dönemindeki gibi davranıyor.
Yerden yere vurduğu CHP' nin kuruluştaki tek parti, İsmet paşanın dönemindeki gibi.
Tek bayrak.
Tek millet.
Tek vatan.
Tek devlet.
Ne mutlu türküm diyene.
As olan bu..
****
Yasal düzenlemeye ihtiyaç var.
Ama şimdiye kadar hukuki düzenlemeleri yapılmadı.
Yani o çok dillendirdikleri 'uyum' yasaları çıkartılmadı.
Bilinçli olarak..
Anayasa böyle. Cumhurbaşkanı aynı zamanda Devletin başı.
Milli irade öyle tecelli etmişti.
Bir koltukta hem genel başkan, hem de Cumhurbaşkanı, hem de Hükümetin başı.
Bakanları atayacak.
Cumhurbaşkanlığı yardımcılarını atayacak.,
Kanun hükmünde kararname çıkartabilecek.
Tek başına.
Anayasa mahkemesi üyelerini, HSK üyelerini atayacak.
Partisinin milletvekillerini belirleyecek.
Meclis'te gurup başkanı olacak.
Mecliste, gurup toplantılarını yapacak, konuşacak.
Birçok, kamu yöneticilerini atayacak görevden alacak.
Özeti bu.
Son çıkan seçim kanun da, Cumhurbaşkanın yaptığı her şey denetim dışı.. Devletin başı olan Erdoğan'a seçim çalışmalarında her şey serbest. Seçim yasaklarından muaf tutulacak.
Muhalefetin eli kolu bağlanmış.

*****

Demokratik Başkanlık sistemini neden geçilmedi sorusunu kimse sormuyor?
Cemil Çiçek, Bedii Süheyl Batum, Osman Can anlattı kimse anlamak istemedi olmadı.
Neden?
Çünkü demokratik başkanlık modelinde etkin bir siyasal ve hukuki denetim var..
ABD'de, çok sert Kuvvetler ayrılığı var. Hiç kimse hukuk denetiminin dışına çıkamıyor..
Yürütmenin bütün eylemleri hukuki denetimine açık.
Oyun böyle kurulmuş..
Onun için bu başkanlık modeline 'Topal ördek' diyorlar.
Topal ördek olunması istenmedi.
Otoriter Latin-Orta Asya tipi başkanlık daha iyiydi.
*****
Bizdeki sistem değişikliği değil, 'rejim' değişikliği oldu.
Peki, bizde ilk defa mı deneniyor.
Hayır!
Belediyeler tam anlamıyla başkanlık modeli ile yönetiliyor..
Bu sistemde,TBMM sinin görev ve yetkileri yok gibi...
Milletin Egemenlik hakkı tek kişiye devredilmiş durumda.
Bu hükümet modeli bakanları 'sekretarya' konumuna indirgemiş.
Milletvekillerini nasıl olsa millet belirleyemiyor. Görevi mebus rozetini takıp, elleri kaldır-inidir görevini yapmak.
Bakın meclis' imiz var desinler..
23 NİSAN'DA işe yarıyor.
Göstermelik..
*****
600 milletvekiline ne gerek vardı.
Vardı.
İşin süslemesi..

Politikada Dürüstlük çok geçmişte kaldı..
Politikanın fıtratında yoktur.
Vefa yoktur.
İşte başbakanlık yapmış Ahmet Davutoğlu ve AKPartinin özgül ağırlığı olan Bülent ARINÇ' ın söylemleri öyle, böyle değil..
Politika bu.
Bir oyana yanar, bir bu yana döner.
Senaryosu belirlenmiş düzmece bir oyununu içinde figüran oluyoruz, bizleri oynatıyorlar..
İleri demokrasiyi anlamışsınızdır umarım!..

*****
BAŞKANLIK modası..
Bir parti kuruluyor..
Başkanım
Kulübün başına başkanım
Belediyenin başına başkanım.
Komisyon başına başkanım
Sağımız solumuz başkanımlarla dolmuş
Biri anlattı. Bana başkanım diyeceksin.
Asker emeklilerde de böyle durumlar var. Emekli ama olsun. Komutan deyince alınıyorlar. Bana emret komutanımım.

MODEL ÇOK TEHLİKELİ.

Son kararı Haziran 2023' de yapılacak seçimlerde seçmen belirleyecek. Bel ki bir ay öne alına bilinir..
Ya demokrasi, ya da otoriter tek başına yönetim diyecekler.
MHP' nin Cumhur ittifakı şemsiyesi altında seçime gireceklerini deklare ettiler..
Cumhurbaşkanı adayının Recep Tayyip Erdoğan olduğunu deklare ettiler..
Bu saatten sonra 'U' dönüşü yapamazlar.

Neden?
Her şey 'koltuk' için. Gerisi teferruat.
****
Millet masasının durumu daha netleşmedi. Gerçi DP genel başkanın Gültekin Uysal'ın ses getiren bir çıkışı vardı. Cumhurbaşkanı kriterlerini söyleyince ortalık karıştı.
Zafer partisi genel başkanı Ümit Özdağ 'Mansur Yavaş'ı' işaret etti.
Onu konuştuk.
Başka biriside, sıyırdı Haşim KILIÇ' ı yazdı..
Onu konuştuk.
Benim millet ittifakına önerim. Eğer demokratik parlamenter sistemine geçilmesi düşünülüyorsa bu konuda en iyi aday 'Yılmaz Büyükerşen'dir'!..
Çıkış yolu bu.
Aklın yolu da bu!.
CHP' de Kılıçdaroğlu gurup toplantısında konuştu. Kimse önüme çıkmasın. Yol yürüyecekler yanıma gelsin!
Daha ne desin.
Mum ışığında kaldıktan sonra.
Odalarda ışıksızım..
Merak etmesin 'ışık' ona Eskişehir'den yolunu aydınlatacaktır..