Bilecik’in Bozüyük ilçesinde yaşayan ev hanımı Gülşah Yüksel, uykusuzluk sorununu farklı yaş gruplarından karakterlerle işleyerek, kitabının geniş bir kitleye hitap ettiğini belirtti.
İki çocuk annesi olan Yüksel, lise yıllarında şiirle başlayan yazın yolculuğunun, zamanla düzyazıya duyduğu ilginin artmasıyla derinleştiğini söyledi. Yazma tutkusunun bir kitaba dönüşme sürecinden de bahseden Yüksel, “Yaklaşık dokuz aylık bir süreç sonunda kitabımı tamamladım. Yazarlık eğitimi aldım, ardından bir editörle çalışarak öykülerimi yayına hazırladım” dedi.
“Uykusuz Herkesin Kitabı Olabilir”
Kitabının yaş aralığı gözetmeksizin herkese hitap ettiğini dile getiren Yüksel, “Uykusuzluk, hem ergenlerin hem de ileri yaştaki bireylerin yaşadığı bir sorun. Bu nedenle kitabımın hedef kitlesi çok geniş. Aynı zamanda sade ve edebi bir dille yazmaya özen gösterdim. Herkesin başucu kitabı olabilecek bir eseri okuyucuya sunmak istedim” ifadelerini kullandı.
“Okumak Bir Hastalıktır, Allah Şifa Vermesin”
Kitap okumanın ruhsal bir terapi etkisi yarattığını vurgulayan Gülşah Yüksel, gençlere ve yetişkinlere hitaben şu sözleriyle çağrıda bulundu: “Okumayı bir alışkanlık haline getirirseniz sosyal medyanın çekici dünyasından kopmanız kolaylaşır. Kitaplar size bambaşka bir evren sunar. Okumak bir hastalıktır, Allah şifa vermesin derim hep.” Yüksel ayrıca, yazarlık için profesör olmaya gerek olmadığını, okuma alışkanlığı olan herkesin kalemle kendini ifade edebileceğini söyledi.
