Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı Kaçakçılık ve Organize Suçlar Soruşturma Bürosu koordinesinde, Eskişehir Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekiplerince 2022 yılı Eylül ve Ekim aylarında devre mülk sahiplerini dolandırdıkları tespit edilen şüphelilere yönelik ayında operasyon düzenlendi. Eskişehir merkezli İstanbul, Balıkesir, Gaziantep, Samsun, Manisa Akhisar, Muğla Bodrum, Çanakkale, Afyonkarahisar, Kütahya ve Antalya’da tespit edilen 41 adrese operasyon düzenlendi. Soruşturma kapsamında düzenlenen operasyonlarda 48 şüpheli yakalandı. Şüphelilerin adreslerinde yapılan aramalarda 2 silah, bir miktar uyuşturucu madde, cep telefonları, GSM sim kartları, devre mülk sahiplerinin isimlerinin bulunduğu listeler, not defteri, ajanda, dizüstü bilgisayar, flaş bellekler, ve şirketlere ait çok sayıda evrak ele geçirildi. Yakalanan şüpheliler emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı Kaçakçılık ve Organize Suçlar Soruşturma Bürosu’ndaki sorgularının ardından sulh ceza hakimliğine çıkarılan şüphelilerden 12’si tutuklandı.

Eskişehir met helvası neden bu kadar ünlü? Eskişehir met helvası neden bu kadar ünlü?

İDDİANAMEDEN

Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı Kaçakçılık ve Organize Suçlar Soruşturma Bürosunca 48 şüphelinin “nitelikli dolandırıcılık” ile “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, yönetme ve üye olma” suçlarından cezalandırılmaları talebiyle dava açıldı. Eskişehir 4. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, isnat edilen suçlardan 7 şüpheli hakkında 16 yıldan 48 yıla kadar, 3 şüpheli hakkında 24 yıldan 72 yıla kadar, 3 şüpheli hakkında 32 yıldan 96 yıla kadar, 2 şüpheli hakkında 40 yıldan 120 yıla kadar, 2 şüpheli hakkında 48 yıldan 144 yıla kadar, 1 şüpheli hakkında 56 yıldan 168 yıla kadar, 3 şüpheli hakkında 72 yıldan 216 yıla kadar, 1 şüpheli hakkında 88 yıldan 264 yıla kadar, 1 şüpheli hakkında 104 yıldan 312 yıla kadar, 1 şüpheli hakkında 112 yıldan 336 yıla kadar, 8 şüpheli hakkında 240 yıldan 720 yıla kadar ve 16 şüpheli hakkında 8 yıldan 24 yıla kadar hapis cezası talep edildi. 48 şüpheli hakkında toplamda 840 yıldan 2 bin 520 yıla kadar hapis cezası istendi. 

MAĞDURLARIN TELEFONLARINDAN ÇEKTİKLERİ KREDİYİ KENDİLERİNE AKTARMIŞLAR

İddianameye göre, “Şüphelilerin dolandırıcılık olayını gerçekleştirmek üzere devre mülk sahiplerinin iletişim bilgilerini buldukları, müştekilere irtibat kurduklarında şirket isimleri kullanarak müştekilere ellerindeki mevcut devre mülkleri yüksek fiyatlara satabileceklerini, bunun karşılığında komisyon alacaklarını söyledikleri, müştekileri yüz yüze görüşmeye lüks otellere çağırıp burada kalabalık guruplar halinde oyaladıkları, müştekilere kendi ya da arkadaşlarının gerçek adlarını söylemeyip kısaltma ya da takma ad beyan ettikleri ve bu şekilde kimliklerini gizlemeye çalıştıkları, müştekilere banka hesapları açtırdıkları, telefonlarına bankacılık uygulaması yüklemek adına telefonlarını aldıktan sonra bu hesaplardan müştekinin bilgisi olmadan kredi çektikleri ve kendilerine para transferi gerçekleştirdikleri belirlendi. Ayrıca devre mülk satışı için hiçbir resmi işlem yapılmadığı, şahısların dolandırıcılık olayı gerçekleştirmek üzere aynı gün içerisinde çok fazla sayıda GSM hattı aldıkları, şüphelilerin her ne kadar farklı şirket isimleri altında müştekileri arasalar bile aynı dönemler içerisinde aynı otellerde kaldıkları” anlaşıldı.

KREDİNİN İLK TAKSİTİ GELİNCE DOLANDIRILDIKLARINI ANLAŞMIŞLAR

İddianamede şüphelilerin, “Daha önceden elde ettikleri data olarak tabir ettikleri bilgilerden mağdurları aradıkları, mağdurlara kendilerini kurumsal firma çalışanı olarak tanıttıkları, devre mülklerini yabancı uyruklu kişilere (Arap, Katarlı, vatandaşlık almak isteyen yabancı) yüksek fiyatla satabileceklerini söyleyerek ofis olarak kullandıkları yere davet ederek görüşmeye razı ettikleri, görüşmek için gelen mağdurları genellikle kadın şüphelilerin karşılayarak ikna etmek için farklı oda ya da ofislere aldıkları, mağdurlara ilk etapta 20-30 bin TL değerindeki devre mülklerini  500 bin TL-2 milyon TL gibi afaki fiyatlarla müşterisi hazır yabancı uyruklu kişiler olduğunu söyleyerek satma vaadinde bulundukları, bunun karşılığında komisyon alacaklarını söyledikleri, satış işleminin gerçekleşmesi için teminat, tapu masrafı gibi bahanelerle para istedikleri, mağdurların nakit parası olması durumunda parayı elden aldıkları, olmaması durumunda ise bankalarla anlaşmaları olduğunu söyleyerek bu bankalardan hesap açmalarını istedikleri, mağdurlarla birlikte bankaya giderek hesap açtırdıkları ve özellikle mobil bankacılıklarını aktif hale getirilmesini sağladıkları, banka görevlilerine kendilerini mağdurların akrabaları olarak tanıttıkları, banka işlemleri bitimi tekrar ofise döndükleri, ofiste mağdurların yaşlı olmalarından, algılama kabiliyetlerinin zayıf olmasını kullanarak telefonlarını istedikleri, sözde çalıştıkları şirketten kodlar ve şifreler geleceğini bahane ederek telefonlarını alıp mobil bankacılık şifrelerini oluşturdukları ya da farklı bankaların mobil bankacılıklarından yeni hesap açtıkları, mağdurların rızası ve bilgisi dışında kredi başvurusunda bulundukları, kredi çıkması halinde parayı kendi hesaplarına aktararak mobil bankacılık uygulaması ve uygulamadan gelen mesajları sildikten sonra mağdurlara telefonlarını geri verdikleri, bu sayede mağdurların dolandırıldıklarından kredilerin ilk taksit ödemesi geldiğinde haberdar olabildikleri” bilgilerine yer verildi.

Kaynak: Abdullah Güçlü