Kıvanç’ın genç yaşta ilgisini çeken ve kendini geliştirdiği HEMA, babasının da antrenmanlara dahil olmasıyla kuşak farkını ortadan kaldıran anlamlı bir bağa dönüştü. Baba-oğul, Eskişehir’de GSB Şehit Suat Çelik Gençlik Merkezi’nde omuz omuza antrenman yaparken, ilk turnuvalarında ise rakip olarak karşı karşıya geldi.
Baba Tarık Alpan, spora oğlunun isteği üzerine başladığını ve bunun kendileri arasında ergenlik döneminde zayıflayan iletişimi güçlendirdiğini belirtti: "Oğlum bir gün HEMA diye bir spor bulduğunu ve başlamak istediğini söyledi. Yaşı küçük olduğu için ona eşlik ettim. Ortamı görünce hocaya ben de yapabilir miyim diye sordum, 'uygun' dedi. Başladıktan sonra bende hastalık gibi bir şey oldu. Tam da ergenlik döneminde, baba-oğul iletişiminin biraz kopabildiği bir zamanda bu sporu yakaladık ve ileride hatırlayacağımız çok güzel hâtıralar biriktirdik."
Antrenmanlarda ve turnuvalarda birbirlerine destek olan Alpan ailesi, sporu sadece fiziksel bir aktivite olarak değil, aynı zamanda kuşaklar arası iletişimi güçlendiren özel bir deneyim olarak görüyor.
