Güne başlamadan önce kahve içmeden kendine gelemeyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. Ancak bu alışkanlık masum bir rutin olmaktan çıkıp kafein bağımlılığına dönüşebilir. Uzmanlar, sabah kahvesinin zihni açtığı kadar bazı riskleri de beraberinde getirdiğine dikkat çekiyor.
Beslenme uzmanları, düzenli olarak yüksek miktarda kafein alımının sinir sistemi üzerinde uyarıcı etki yarattığını, zamanla tolerans geliştiğini ve kişinin aynı etkiyi görebilmesi için daha fazla kahve tüketme ihtiyacı duyduğunu belirtiyor. Bu durum ise uyku düzeninde bozulmalara, sabah yorgunluğuna, anksiyeteye ve hatta sindirim sistemi sorunlarına yol açabiliyor.
Kahveyi bırakmak istemeyenler için uzmanlar günlük alımın 1-2 fincanla sınırlandırılmasını ve sabah saatlerinde içilmesini öneriyor. Günün ilerleyen saatlerinde içilen kahvelerin ise uyku kalitesini ciddi biçimde düşürdüğü biliniyor.
Kafein tüketiminin farkında olmak ve vücudun ihtiyaçlarını gözlemlemek, sağlıklı bir yaşam dengesini kurmak adına oldukça önemli. Güne enerjik başlamak için su içmek, hafif egzersizler yapmak ya da doğal ışıkla temas kurmak da kahveye alternatif oluşturabilecek etkili yöntemler arasında yer alıyor.
