Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Talat Yalaz, 2026 yılı asgari ücret beklentilerine ve Türkiye’nin ekonomik tablosuna ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Asgari ücretin hangi seviyede açıklanacağının artık teknik bir tartışma olmadığını söyleyen Yalaz, “Bugün açıklanacak rakamlar, içinde bulunduğumuz ekonomik düzende kalıcı bir çözüm üretmiyor. Sorun yapısal ve vicdani bir noktaya ulaştı” ifadelerini kullandı.
Ekonomik krizin gençler üzerindeki etkilerine de dikkat çeken Yalaz, özellikle 150 bin gencin ülkeyi terk etmesinin ülkenin yönetilemediğinin açık göstergesi olduğunu belirtti. Yalaz, gençleri CHP’nin mücadelesine omuz vermeye çağırarak, “Bu ülke potansiyeliyle, kaynaklarıyla ve kadrolarıyla toparlanacak güçtedir. Gençler bu sürecin en önemli aktörüdür” dedi.
50 BİN DE OLSA ÇÖZÜM DEĞİL
2026 Asgari ücret beklentisi ve öngörülerini dile getiren Yalaz, “Bu konu artık klasik bir ekonomi tartışması olmaktan çıktı. Bu bir vicdan sorunu. Bugün 50 bin lira da verseniz, mevcut ekonomik düzende kalıcı bir çözüm olmuyor. TÜİK’in rakamlarına toplumun güveni yok. Devletin kendi iç raporlarında bile TÜİK’in açıkladığı enflasyonun iki katı oranlar çıkıyor. Açlık sınırı 40 bin liranın üzerine çıktı. Bu tablo kabul edilemez. Çıkacak rakamın beklentilerin çok altında kalacağını biliyoruz. Bu yüzden mesele ‘kaç lira olacak?’ sorusunun ötesindedir; bugün milyonlarca insan açlıkla sınanıyor” ifadelerini kullandı.
YALAZ’DAN GENÇLERE ÇAĞRI
Yalaz, 150 bin gencin ülkeyi terk etmesine yönelik değerlendirmelerde bulunarak, “Bu çok net bir gösterge: Gençleri geleceğe dair umutsuz bırakan bir yönetim artık ülkeyi yönetme kabiliyetini kaybetmiştir. Bugün emekçinin yaşadığı sorun, aslında bugünün gencinin de sorunu. Üniversitede bölümünü okuyan genç, o bölümden mezun olmuş bir üstadının bugün yaşadığı ekonomik zorlukları görüyor. Üstelik mesele sadece ekonomi de değil. Adaletin olmadığı bir ülkede yaşıyoruz. Oy vererek seçilmiş belediye başkanları tutuklanıyor. Basın mensupları, gazeteciler halkı doğru bilgilendirme görevini yerine getirdikleri için soruşturuluyor, gözaltına alınıyor, tutuklanıyor. İnsanlar hukuk güvencesi altında olmadığını hissediyor. Böyle bir ülkede gençler tabii ki umutsuz olabilir. Ama ben onlara, yaşça da yakın biri olarak, bazılarına abileri gibi, bir genç olarak sesleniyorum: Bu ülke, 25 yılda yapılan tahribatı CHP iktidarında bir yılda tersine döndürebilir. Bu ülke bunun için gerekli kadrolara da, kaynaklara da, potansiyele de sahiptir. Bu yüzden gençler biraz daha dişini sıksın ve CHP’nin bu mücadelesine omuz versin. Gençler bu mücadelenin en önemli parçasıdır. Onları mücadeleye çağırıyorum: Gelsinler, birlikte mücadele edelim, birlikte düzeltelim” dedi.




