Seçim mahalline girdik. Aslında feryat sesleri yükseliyor sahada. Çok vahim bir süreç yaşanıyor ve özellikle son zamanlarda insanların daha cesaretle sesini yükselttiklerini tanık oldum…

Bir kere Türkiye'de şu anda yaşanan derin bir ekonomik kriz var sessiz ve derinden ilerleyen çok vahim bir tablo var ve biz bunun yansımalarını

kaçınılmaz bir şekilde yerel seçimlerden sonra göreceğiz. Ne yaparlarsa yapsınlar, hangi formülü üretirlerse üretsinler tarihe bu yazıyı tarihe not düşmek için yazıyorum…

Yerel seçimlerden sonra Türkiye'yi, çok vahim bir ekonomik süreç bekliyor. Şimdi birçok spekülasyon yapılıyor.

Erdoğan'a sorarsanız Türkiye'deki hayat pahalılığının enflasyonun sebebi işte küresel problemler Avrupa'da da var. Savaş, pandemi, deprem etkisi ve bir sürü şey söylüyor. Hiçbirisi doğru değil…

Türkiye'de yaşanan ekonomik krizin temel sebebi AKP iktidarıdır ve gittiğim yerlerde insanlara açıkça soruyorum.

Külliye yönetimi diyor. Sultanizm tek adam yönetimi yaptı diyorlar… Bu kesimler AKP’ye kayıtsız şartsız oy veren seçmen kitlesi. Yeni uyanmaya başlamışlar. Çok öfkeliler… Kandırıldık diyorlar.

Herkes her şeyin farkında ve insanlar bunu beceriksizlik olarak değerlendiriyorlar…

Siyasal ekonomi okuyanlar bilirler ki ben sadece ekonomiyi kötü yönettikleri için bu sürecin yaşandığını düşünmüyorum… Çünkü bu heteredoks modelin sonunu buraya getireceği biliniyordu. Evet, nedenlerin belki de en önemlilerinden bir tanesi bu ama temel problem yolsuzluk ve hırsızlık, akıl almaz bir talan düzeni var Türkiye genelinde.

Her gittiğim yerde insanlar sorduğunda temel problem,  kravatlı çeteler diyorum…

*****

Bakın en çok emekliler yolumu kesiyor feryat ediyor. Çünkü çalışacak güçleri yok çalışabilen zaten çalışıyor…

Çalışıyorsun diyorum ne yapayım geçinemiyorum diyor.

Avrupa'nın emeklisi 65'e geldi mi dünyayı gezer Cruise turlarına çıkar, resim yapar, sanatla ilgilenir kalan ömürlerini kendince hayatın tadını çıkartır. Yazık değil mi bizim insanımıza bu kadar eza, cefa çeken Türk milletine… Bu kadar prim ödeyip emekli olduktan sonra 10 bin TL veriyorsunuz ya…

 

10 BİNLİKLER…

Çamlıca’da kapalı pazar yeri var. Rastlaştık Hüseyin abiyle… Ekranlardan ve gazetecilikten tanır beni. Ramazan poşetini kaldırdı işte bunları aldım dedi.

Mütedeyyin. Samimi bir Müslüman. Hacca da gitmiş. Bizim buralarda ağzı dualı derler.

Tayyip Erdoğan’dan başkasına oy vermediğini de açıkça söyler…

Fakat ayaküstü şunu söyledi. Ben 70’ni aştım hiçbir dönemde bu kadar yokluk görmedim… Allah var sizleri hep eleştiriyorduk. Komünist gözüyle bakıyorduk hep… Ne bileyim böyle şartlandırılmıştık… Oy vermedim şimdiye kadar.

Kardeşim her şey aklıma gelirdi de bunların böyle yapabileceği, fakiri fukarayı bu kadar ezdireceği hiç aklımıza gelmemişti. Biz bütün haklarımızı Ecevit’in çalışma bakanı olduğu dönemlerde aldık. Şimdi tam tersine… Ne hak, ne hukuk var..

Ecevit bunların yanında adammış adam! dedi.

Torbasının içerisinde hiçbir şey yok. Çıkarttı, kireç gibi bir peynir, yarım kilo tadımlık hurma ve lor, 1/2 siyah zeytin, birkaç, sebze meyve ve ben bunlara 500 TL  ödedim dedi…

10 bin lira emekli maaşım var dedi. Demiryolcuyum. Cer atölyesinde çalıştım bir ömür. Çekirdekten yetiştik... Hep tavandan prim ödedim. Kıdem tazminatımla ev aldım iyi ki almışım... İki çocuk okuttum onları everdim. İki torunum var lisede okuyor.

Çocuklarımın biri öğretmen diğeri orman mühendisi…

Bunlar iktidara gelmeden önce, 8 küçük altın alıyordum. Et var mı dedim ne dedi biliyor musunuz ne gezer,  aylardır evime et girmedi dedi.

Peki, etin kilosu ne kadar fiyatını bilmiyor zaten kıyma 500 lira dedi, eti bilme şansım yok dedi…

Bakın Türkiye gibi bir ülkede dünyanın en bereketli coğrafyasına sahip bir ülkede kıymanın fiyatı 500 TL. Etin fiyatı 550-600. Bugün 550 lira olan et veya kıyma aslında 10 yıl önce bir kuzunun fiyatıyla aynı. Sebebi ne, tarımı ve hayvancılığı planlı bir şekilde çökerttiler.

Hatırlayın bu memlekette URUGUAY’DAN 100 bin angus ithal edildi… O günlerde hep yazmıştık. Magazine bile düşmüştü bu anguslar

Yazık günah değil mi bu ülkenin insanlarına.

Geçen yıl Türkiye'de süt ineklerinin tam 1 milyonu kesime gitti.  Niye? Çünkü artık girdi maliyetlerini karşılayamıyor.  Daha vahim bir durum var.

Türkiye hayvan yeminde % 60-65’ i ithalata bağlı.

Dolayısıyla bizim şu anda içtiğimiz sütün yarısı ithal… Türk çiftçisi bunu getiriyor ama soframıza yarısı ithal. Bu şekilde yerli sektörü çöker, tarımı çöker, hayvancılığımız çöker…

AKP döneminde, Türkiye’yi tamamen dışa bağımlı hale getirdiler ve insanlar artık etin fiyatını soramaz hale geldiler…

Merak ettim araştırdım, İngiltere’ de, Almanya’ da, Hollanda’da, Belçika’da, Bulgaristan’da fiyatlar nasıl diye…

En iyi kıyma İngiltere’de 7 Paund… Diğer ülkelerde ortalaması 6 avro en iyi dana eti…

Bulgaristan’da en ucuzu 8 leva…

Kim hangi palavraları atıyor… Daha dün Tarım Kredi’ ye uğradım, etiketlere göz attım, fotoğraflarını çektim... Diğer çok ünlü marketlerden hiçbir fiyat farkı yok.

İsteyen gitsin etiket kontrolü yapsın…

*****

Kan ağlıyor insanlar sokakta… Bu ülkenin gerçek gündemi, ekonomidir, bu ülkenin gerçek gündemi sefalettir…

Allah aşkına AKP’li bir bakan, milletvekili şöyle pazarda onunla beraber dolaşalım. Kamerada çekim yapsın…

Millet sizin karşınıza çıkıp neler söylüyor?  Korkunç bir sefalet var sahada ve bu giderek derinleşecek giderek açlık sınırının uçlarında yaşanacak…

Derin yoksulluk diyoruz bunlara…

*****

Geçtiğimiz günlerde Tarım Bakanlığı tam 600.000 hayvan ithalatına karar verdi… Kim ithal ediyor? Yandaşlar ithal ediyor. Türk çiftçisi perişan oluyor. Türk hayvan yetiştiricisi perişan oluyor, yandaşlar zengin oluyor…

Bir tarafta sefaleti yaşayan insanlar bir taraftan anormal lüks araçlarla dolaşan bir siyaset kurumundan kestane balı –manda kaymağı, Medine hurması, adana kebap, yiyenler var.

Türkiye bunun hesabını sormalı önce… Hesap ancak demokrasilerde sorulur. Fakat bizdeki demokratik sistem olmadığı için kimse hesap vermiyor…

Hesap sorabilecek halkta yok...

AKP genel başkanı Sayın Erdoğan zaten akıllı ve çok tecrübeli bir politikacı… Asla bu alanlar tartışılsın istemiyor…

Bu ülkeyi bu hale siz getirdiniz. Yani sorumlusu sizsiniz... Başkaları değil.  Ekonominin sorumlusu benim ben diyen kimdi Allah’ınızı severseniz.

22 yıldır bu ülkeyi kim yönetiyor? 

Cehalet nedir bilirimsiniz! Asıl cehalet hakikati bilmemektir…