Türk toplumu yaptığı her işte, attığı her adımda kendi geleneksel genetik ve sosyal-kültürel kodlarını yansıtmadan edemez. Bu durum en çok Afganistan -Hint- Bangladeş ve Pakistan’da da var.
Orta doğu.
****
Kamyoncu –
TIR’ cı deyip geçmeyin.. Ülkenin
lojistik ekonomisine önemli katkıları vardır.
Karakteristik özellikleriyle tüm mesleklerden ayrılan kamyon şoförlerine gelince, bizim kültürel kodlarımız “
kripteks” halini alır.
Yaşamları, günlerce yollarda geçer. Yollar adeta onların
kaderleridir. Her birinin ayrı bir
hikâyesi vardır.
Bazıları da,
TIR’ cı-
kamyoncu sever.
İşin
özü aslında, her bir kamyon
arkası yazısının kendi içinde esaslı bir hikâyeye sahip olması. Ha, bir de gerçekten
komik olanları var ki
fren basmayı unutturabilir.
Özellikle,
sevdalarını kamyon- minibüs arkası yazılarda ifade etmişlerdir..
Trafikte tehlike saçtıklarının farkında bile değillerdir.. Kaza geliyorum der mi?
En ilginç olanların birkaç tanesini yazayım dedim.
Örnekler;
Doktor değilim ama hastam çok.
Ölüme gidelim mi dedik, mazot mu yedik. Gerçi bu mazot fiyatları ile bu kesim iflas bayrağını çekmiş durumda..
Gönlünde yoksa ayakta giderim..
Lanet olsun içimdeki insan sevgisine.
Maziye bakma mevzu derin!..
Özlediğin hayatı yaşamakla meşgulüm..
En güzel çocuktu, sahip olduğum sıska vücuttu. Bu çocuğun hayatı ya raptı, ya hip hop tu..
“Anlatamam yaşaman lazım.
Çekemeyen anten taksın..
Ben seni İstanbul’un boğazında değil, Ankara’nın ayazında sevdim..
Öyle bir sihirbazsın ki beni bile kaybettin.
Gideceksen git, inan
beddua bile etmem sana. Bilemem çünkü isabet eder mi
ikiyüzlü suratına?
Ederinden fazla değer, “
soytarıyı kral” eder.
Büyük balonların eceli, küçük iğnelerdir.
Kendime yakışanı severim. Herkese
yapışanı değil
.
Sevgiyle doğdun, nefretle yok oldun. Üzgünüm
canım unutuldun.
Daha onlarcası var..
Bizlerde ne mucitler varmış? Kamyon arkası edebiyatı..
*****
Malumunuz gündem
TIR’ lı -
kamyonlu çalkalanıyor ama, biz onu çok şaapmayalım.
Sanki, Şener ŞEN –İlyas Salman’ın birlikte oynadıkları çiçek
Abbas filmindeki
replikler..
Söz de demokrasimizde böyle. Yol kazaları ile dolu. Darbelerle millete kamyon çarptı.. 60, 12 Mart,12 Eylül askeri darbeleri sözde millet adına yapıldı.
28 şubat gibi
balans ayarları da yapıldı..
Aradan yıllar geçince darbeyi yapanlar bin pişman. İtirafları çarşaf, çarşaf.
O zaman neden yaptınız?
Cevabı yok...
*****
Demokrasimiz de bu kamyon arkası yazıları gibi..
Susurluk ta son nokta konulmuştu.. Ayranı çok meşhur...
Ayranımız yok içmeye, demokrasiyle gideriz.....maya..
İşte böyledir durumumuz.
Şimdi seçim kanunu tartışıyoruz..
Büyük balık küçük balığı yutacak..
Nerede kaldı temsilde adalet?
Ama nedense gerçekleri hiç konuşamayız yazamayız. Konuşanların hali belli. Arkadan
ters kelepçe..
Uzun yol tırları gibi..
Bu demokrasi yolculuğu biter mi?
Bir eli yağda, bir eli balda olanlar ne anlar bu yolculuktan?
Anlamazlar..
Yalan ,dolan hadi git bir yalanlarınla oyalan!..
Demokrasi!..
Ne acayip sevgiliymişsin sen.
Kavuşamadık gittik
Kulağa ne kadar hoş geliyor..
Ömrümüz geçti göremedik..
Hadi;
Bir kripteksle bitirelim..
Anlat , anlat heyecanlı oluyor..
Ağzı olan konuşuyor!..
KAYITLARINI SİLDİKLERİM
Tek ayaküstünde sürekli yalan söyleyenleri,
Sürekli arkamdan dedikodu yapanları ve iftira atanları,
Sürekli peşimden bir
dilenci gibi koşanları,
Edepsizliklerini yaşam kılavuzu haline getirenleri
Yüzünü
maskeleyip ahlaksızca rol yapanları,
Arkamdan her türlü
entrika çevirenleri,
Bana
kıymet vermeyenleri.
Sürekli olarak çeşitli yollarla rahatsız ve taciz etmiş olanları, ısrarla takip edenleri,
İyi
niyetimizi kullanarak
makam,
sıfat,
unvan peşinde koşanları.
Bireysel
çıkarları için her şeyi yapanları.
Elinden tuttuklarımızın yolda buldukları ile yola devam edip,
çukurlara düşenlerinin
kurtar beni diyenleri
seslenenleri,
İkili oynayanları,
Hiç bir özelliği olmadan, kendisine her türlü gerçek olmayan “
unvanları” uyduranları,
Ciğeri beş para etmeyen
sahtekârları,
şerefsizleri hayatımdan sildim.
Bu tip insanlar ya, megaloman yada şizofrendirler..
Atacakları
iftiralar size
yapışmasa bile,
sıçraması bile sizin
şerefinize leke getirir.
HEPSİNİ RESETLEDİM.
Günün sözü;
Âyinesi iştir kişinin lâfa bakılmaz.
Şahsın görünür
rütbe-i aklı eserinde...