Milyonlarca çalışanı yakından ilgilendiren asgari ücret sürecinde önemli bir adım atılıyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın çağrısıyla Üçlü Danışma Kurulu, 21 Ekim Salı günü yeniden toplanıyor. İşçi, işveren ve hükümet temsilcilerinin katılacağı toplantının ana gündemi "asgari ücret" olacak.
Toplantıda, sendikaların görüşmelere katılımı ve Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun geleceği değerlendirilecek. Bilindiği üzere, Türk-İş ve Hak-İş, mevcut yapının adil olmadığını savunarak, bu yılki komisyon çalışmalarına katılmayacaklarını açıklamıştı. Bu durum, Aralık ayında başlaması beklenen zam pazarlıklarının seyrini etkileyebilir.
Zam Süreci Aralık'ta Başlayacak
Yasaya göre Asgari Ücret Tespit Komisyonu; işçi, işveren ve hükümetten beşer temsilciden oluşan 15 kişilik bir heyetten oluşuyor. Komisyon, en az 10 üyenin katılımıyla toplanıyor ve kararlar oy çokluğuyla alınıyor. Oyların eşit çıkması durumunda ise başkanın oyu belirleyici oluyor.
Her yıl Aralık ayında başlayan asgari ücret görüşmelerinin, bu yıl da aynı dönemde başlayacağı öngörülüyor. Ancak sendikaların yokluğu sürecin meşruiyeti açısından tartışmalara neden olabilir.
2026’da yüzde 25 Zam Mümkün
Asgari ücretle ilgili tahminler de gelmeye başladı. Geçtiğimiz yıl 2025 zammını doğru tahmin eden Morgan Stanley, bu yıl da dikkat çeken bir öngörü paylaştı. Kurum, 2026 asgari ücretinde yüzde 20 ila 25 arasında bir artış bekliyor.
Eğer Morgan Stanley’nin tahmini gerçekleşirse; yüzde 20 zam senaryosunda asgari ücret 26 bin 524 TL'ye, yüzde 25 zam durumunda ise 27 bin 630 TL'ye çıkacak.
JP Morgan da benzer şekilde 2026 için yüzde 20-25 aralığında zam beklentisi açıklarken, enflasyon tahminleri de bu hesaplamaların temelini oluşturuyor. Morgan Stanley, 2025 sonunda enflasyonun %30’a, 2026 sonunda ise %21’e gerileyeceğini öngörüyor.
Uzmanlara Göre Asgari Ücret Açlık Sınırına Yakın Kalabilir
Orta Vadeli Program ve yıl sonu enflasyon tahminlerine işaret eden uzmanlar ise, olası zammın yine açlık sınırına yakın bir seviyede kalacağı uyarısında bulunuyor. Ekonomistler, özellikle gıda ve barınma giderlerinin yükseldiği bu dönemde, belirlenen asgari ücretin alım gücünü artırmaya yetmeyeceğini vurguluyor.
