Muhterem Kardeşlerim!
Bu gece Kadir Gecesidir. Gecemiz mübarek olsun. Kadir Gecesi, ömrümüze denk gelecek bir ibadet hazinesidir. Bir ömre bedel bir gecedir.
Kadir gecesinin ne olduğunu ve ne anlama geldiğini, Allah Teala, Kadir suresinde şöyle açıklamaktadır: 'Şüphesiz, biz şanı yüce olan o Kur'an'ı Kadir Gecesinde indirdik. Kadir gecesinin ne olduğunu sen biliyor musun? Kadir gecesi bin aydan daha hayırlı bir gecedir. Melekler ve Ruh (Cebrail a.s.) o gecede, Rablerinin izniyle her türlü iş için yeryüzüne iner de iner. O gece, tan yerinin ağarmasına kadar bir esenliktir' (Kadir 97/1-5).
Değerli Kardeşlerim!
'Kadir' kelimesi; 'güç, hüküm, takdir, şeref, ululuk' anlamlarına gelmektedir. Özellikle Kur'an'ın bu gecede indirilmesinin, geceyi şereflendirdiği ve kadrini yücelttiğini ifade etmek üzere ona bu isim verilmiştir.
Bakara suresinin 185. ayetinde Kur'an'ın Ramazan ayında indirildiği bildirilmiştir (Bakara 2/185). Hz. Âişe validemizin bildirdiği bir hadiste ise; Hz. Peygamber'e ilk vahyin Ramazan ayının 27. gecesinde geldiği bildirilmiş, bu sebeple Kadir Gecesinin Ramazan'ın 27. gecesi olduğu yönünde genel bir kanaat oluşmuştur (Kur'an Yolu Tefsiri 5/604).
Değerli Kardeşlerim!
Kadir Gecesinin kıymetini, Kadir suresinden anlaşıldığı üzere şöyle ifade edebiliriz: Birincisi; Kadir Gecesinin Kur'an gecesi olmasıdır. Kadir suresinde 'Şanı yüce olan Kur'an'ı biz Kadir gecesinde indirdik' buyrulmuştur. Kıyamete kadar gelecek olan yüz milyonlarca insana dünya ve ahirette rehberlik edecek olan bir kitabın yeryüzüne inmeye başlaması elbette çok önemli bir olaydır. Böyle bir gecenin ihya ve idrak edilmesinden daha güzel ve daha önemli ne olabilir ki!
Kadir Gecesinin kıymetini bildiren ikinci husus; mübarek bir gece olmasıdır. Üçüncüsü ise; bu gecenin takdir ve hüküm gecesi olmasıdır. Cenab-ı Allah kadir gecesinde insanlar ve dünyadaki tüm mahlukat için bu gün bir yıllık takdirini yapar ve hükmünü vererek meleklere icrası için tevdi eder. Melekler de icraya başlamak üzere yeryüzüne bu gecede iner de inerler. Bu bakımdan hüküm gecesi olan bu gecede, Allah'tan, hakkımızda güzel takdir istemekten daha güzel bir şey olabilir mi!
Dördüncüsü; bu gecenin bin aydan hayırlı, yani 83 yıl 4 aydan daha hayırlı bir gece olmasıdır. Bir ömre bedel bir gece olmasıdır. Bu geceyi ibadet ve taatle geçiren Müslümanların bin ay ibadetle geçirmiş gibi manevi olarak mükafatlanacağının müjdesi, esasında Müslümanlığın faziletinin müjdesidir.
Beşincisi; bu gecede meleklerin ve makamı çok yüksek olan Cebrail (a.s.)'ın Allah'ın izni ile yeryüzüne hikmetli her bir iş için çok yoğun olarak inmesidir. Melekler bu gecede hem Rabbimizin bir yıllık takdirini yeryüzünde icra etmek, hem de Müslümanların bu gecede ibadet ve taatlerine, tövbe ve istiğfarlarına, dua ve yakarışlarına şahitlik etmek ve selam vermek üzere inerler. O kadar çok inerler ki adeta ibadetle meşgul olan müminlerin çevresinde hiç yer kalmaz.
Bundan dolayı bu geceye aynı zamanda 'tazyik' gecesi anlamında Kadir Gecesi denmiştir.
Altıncısı ise; bu gecenin tan yeri ağarıncaya kadar tam bir esenlik ve huzur gecesi olmasıdır.
Değerli Kardeşlerim!
Böyle bir geceyi ihya edenler için Peygamberimiz şu müjdeyi vermektedir: 'Faziletine inanarak ve karşılığını Allah'tan bekleyerek Kadir gecesini ibadetle değerlendiren kişinin geçmiş günahları bağışlanır' (Buhari, Fazlu Leyleti'l-Kadr,1).
Hz. Âişe validemiz; 'Ey Allah'ın Rasulü! Kadir gecesinin hangi gece olduğunu bilecek olursam, o gece nasıl dua edeyim?' diye sorduğunda, Peygamberimiz; 'Allah'ım! Sen çok affedicisin, affetmeyi seversin. Beni bağışla! diye dua et' buyurur (Tirmizî, Da'avat, 84).
Değerli Kardeşlerim!
Bu geceyi Kur'an okuyarak, hayat muhasebesi, tövbe ve istiğfar yaparak, sadaka vererek, fakiri sevindirerek, anne- babanın duasını alarak, namaz kılarak, tesbihat yaparak ihya etmeye çalışalım. Rabbimiz, gecemizi hayırlı eylesin! İbadetlerimizi makbul eylesin. Gecemiz mübarek olsun. Âmin!

MEAL OKUYORUM
Biz onu (Kur'an'ı) Kadir gecesinde indirdik. Bilir misin nedir Kadir gecesi? Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır. O gece melekler ve ruh, rablerinin izniyle her bir iş için iner dururlar. O gece tan yeri ağarıncaya kadar esenlik doludur. (Kadir 97/1-5)

HER GÜNE BİR HADİS
'Sözlerin en doğrusu Allah'ın Kitabı'dır. Yolların en iyisi Muhammed'in (sas) yoludur...' (İbn Hanbel, III, 310)

GÜNÜN DUASI
'Ey Rabbimiz! Senin indirdiğine iman ettik, o peygambere de uyduk. Artık bizi şahitlerle beraber yaz.' (Âl-i İmran, 3/53)

BİR SORU-BİR CEVAP
Telef olan ürünün öşrünün verilmesi gerekir mi?
Hasattan sonra ürünün öşrünün verilmesi gerekir. Henüz hasat edilmeden ürünü tarlada telef olan çiftçinin, zekat/öşür ödemesi gerekmez. Ancak hasat edildikten sonra, ürünü zayi olsa da öşrünü vermesi gerekir (İbn Âbidîn, Reddü'l-muhtar, III, 273). Nitekim Yüce Allah, 'Devşirilip toplandığı günde hakkını (zekat ve sadakasını) verin.' (En'am, 6/141) buyurmuştur. .(Fetvalar,DİB Yay.syf.243)