Eskişehir Eğitim-Sen Şube Başkanı Özkan Demirkol, sınav sistemini eleştirerek gençlerin umutsuzluk nedeniyle eğitimden uzaklaştığını, yurtdışına gitmeye çalıştığını söyledi. Demirkol, Türkiye’nin sınavlar ülkesine dönüştüğünü ifade ederek, yeni bir sistemin yaratılması gerektiğini belirtti.
OKULLARDAN KAÇIŞ VAR
Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na (YKS) başvuran öğrenci sayısındaki verileri paylaşan Demirkol, “Maalesef sınavlar ülkesine dönüştük ve öğrencilerimizin bunca yıllık emeklerini 2-3 saatlik bir sınav sürecine indirgeyerek onların gelecekleriyle ilgili karar vermesine ve gelecekte yapacakları mesleklere yönelik seçimlerini böyle bir sistemle gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Bu gerçekten bir darabet. Çünkü başka bir eğitim sistemi mümkün. Sınavsız, öğrencilerimizin gerçekten kendini bulabilecekleri ve kendi yaşamlarını gelecekte daha iyi sürdürebilecekleri bir sistem yaratmak mümkün. Son 10 yıllık süreçte 2023 yılına kadar sürekli olarak bir artış söz konusu YKS'ye başvuran adaylar arasında ama 2025'e geldiğimizde 1 milyona yakın bir azalma var. 2023'te 3 milyon 527 bin civarında bir başvuru söz konusuyken 2024'te bu oran 3 milyon 86 bin civarında inmiş. 2025 yılında 2 milyon 560 bin civarında bir başvuru söz konusu. Yani 2 yıllık süreçte 1 milyon bir azalma var. Verileri incelediğimizde son sınıf öğrencisi olup da bu sınava başvuranlar da azalma var. Çünkü okullarımızın getirildiği durum, eğitime verilen değer ve eğitim kurumlarının dışarıdan tarikatlar diye nitelendirdiğimiz ya da ÇEDES protokolü çerçevesinde sokulan kişilerin eğitim sistemini bir yönde sekteye uğratması veriler arasında da öğrenciler arasında da kabul görmeyen bir şey olduğunu görüyoruz ve okullardan kaçış var” diye konuştu.
"EKONOMİK SORUNLARDAN KAYNAKLI"
MESEM uygulamalarıyla çocukların ucuz iş gücü olarak görülmeye başlandığını söyleyen Demirkol, “Bir başka boyutuna baktığımızda da bunların tamamen ekonomik sorunlardan kaynaklı olduğunu görüyoruz. Çünkü aileler geçinemiyor. Çocuklarını okutmak için belli bir bütçe ayırmak zorundalar fakat aileler zor geçiniyorlar. Aileler çocuklarını okutamadıkları için ve çocuklar da gerçekten umudunu kestikleri için, okuyamadıkları için bu süreçten, sistemden uzaklaşmaya başladılar” dedi.
"GENÇLER FARKLI ARAYIŞLARA İTİLMİŞ GÖRÜNÜYOR"
Öğretmen atamalarına da değinen Demirkol, “1 milyonun üzerinde atanamayan meslektaşımız var. Daha sonrasında diğer meslek gruplarında da okulları bitirmelerine rağmen diplomalarının işlevsiz hale getirilip de iş bulamamaları bu gençleri farklı arayışlara itmiş gibi görünüyor. Bunlar gerçekten bizim için derin bir sorun, derin bir yara. Bir an önce bu gençlerimizin hayallerine kavuşacak, hayallerinde yaşadıkları, yaşayacakları, tasarladıkları meslekleri sürdürebilecek bir sistemin yaratılması gerekiyor. Sınavlar ülkesi olmaktan çıkmamız gerekiyor. Bir de ekonomik anlamda bu öğrencilerimize destek sunmamız gerekiyor. Biz yıllarda parasız eğitim diye boşu boşuna sloganlar atmıyorduk” ifadelerini kullandı.
"MESLEK HAYATINA BAŞLAMADAN DIŞARIYA KAÇIYORUZ"
Son yıllarda gençlerin yurtdışına yönelmesinin nedeninin yalnızca ekonomik olmadığını söyleyen Demirkol, “Ülkenin koşullarına bakmak lazım yani siyasal etkiler var burada. Bunun dışında diğer etkenler var. Öğrencilerin yani gençliğin özellikle umudunu tükettiğiniz zaman gençlik farklı arayışlar içerisine girer. Burada demek ki geleceğini göremiyor. Elinde bir diplomayla ve en iyi üniversiteyi bitirse dahi girdiği işte hak ettiği ücreti alamayacağını gördüğü için arayışlar içine girip maalesef bu şekilde biz bu aydın beyinlerimizi daha meslek hayatına başlamadan dışarıya kaçırıyoruz. Her mesleğin her insanın hak ettiği yaşamı sürmesi için bir sistem yaratmak zorundayız” dedi.