Seyitgazi’deki Küllüoba Höyüğü’nde 5 bin yıllık maya kalıntısı keşfedildi. Bilimsel heyecan yaratan tarihi ekmek, Eti Arkeoloji Müzesi’nde tanıtıldı. Anadolu’nun binlerce yıllık tarihine ışık tutan eşsiz bir keşfi kamuoyu ile paylaşıldı. Eskişehir’in Seyitgazi ilçesinde yer alan Küllüoba Höyüğü’nde gerçekleştirilen arkeolojik kazılarda, 5000 yıllık geçmişiyle döneminin ilk ve tek örneği olan ‘Küllüoba Ekmeği’ gün yüzüne çıkarıldı. Bilim dünyasında büyük yankı uyandıran bu önemli buluş Eti Arkeoloji Müzesi’nde düzenlenen özel bir etkinlikte kamuoyuna tanıtıldı. Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Eskişehir Milletvekili İbrahim Arslan, Eskişehir Cumhuriyet Başsavcısı Üzeyir Karakülah, CHP İl Başkanı Talat Yalaz ve Eskişehir İl Kültür ve Turizm Müdürü Bülent Avnamak katıldı.
“BU GÜZEL MİRASA SAHİP ÇIKMAK”
Mirası geleceğe taşımanın herkesin görevi olduğunu söyleyen Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, “Şehrimizde yürütülen beş kazı çalışması bulunuyor. Bugün bu çalışmalardan ikisi olan Yazılıkaya-Midas Antik Kenti ve Küllüoba Antik Kenti’nin tanıtımları yapılacak. Bizleri bu sergide heyecanlandıran çok önemli kültürel miras örnekleri var ve bunların sergileneceği için mutluyuz. Küllüoba kazısı, 1996 yılında başlamış, zaman zaman kesintiye uğrasa da bugün hâlâ Tekin hocamızın başkanlığında devam ediyor. Yine Yazılıkaya kazısı, Doç. Dr. Yusuf Komut’un başkanlığında sürdürülüyor ve her iki kazı da bizlere büyük heyecan veriyor. Özellikle 2024 yılında Küllüoba’da bulunan ve bildiğim kadarıyla pişirilmiş ve işlenmiş hâlde, ilk formunu koruyarak günümüze ulaşan ekmek örneği; çok büyük bir değer taşıyor. Bu keşif bizleri fazlasıyla heyecanlandırdı. Yazılıkaya’da da çok önemli bulgular var; elbette onlar da büyük heyecan yaratıyor. Eskişehir’in bilinen en eski tarihine ışık tutan bu kazılarda emeği geçen herkesi kutluyorum. Kazılardan çıkan bu değerli miraslar, müzelerimizde hak ettikleri şekilde korunuyor, sergileniyor ve değer buluyor. Ekmekle ilgili birkaç cümle söylemek isterim. Ekmek, kadim tarihimizde bize eşlik eden en önemli yol arkadaşlarımızdan biridir. Biz ekmeği yerde görünce alır, öper, korunaklı bir köşeye koyarız. Hayat mücadelemizi anlatırken ‘ekmek kavgası’ deriz. İnançlarımızı tarif ederken ‘ekmek mücadelesi’ deriz. Bu topraklar, geçen yıl bize yaklaşık 5 bin yıl öncesine ait bir ekmek örneğini hediye etti. Bize düşen ise bu güzel mirasa sahip çıkmak, onu bugün korumak ve gelecek kuşaklara en iyi şekilde aktarmaktır” ifadelerini kullandı.
“EN FAZLA MÜZEYE SAHİP İLLERDENİZ”
Vali Hüseyin Aksoy, konuşmasında müzelerin ve arkeolojik çalışmaların topluma sağladığı katkılara dikkat çekerek, “Müzeler Haftası, arkeolojik değerlerimizin ve müzelerde sergilenebilecek eserlerimizin kamuoyuna tanıtılması, bu değerlerin daha iyi bir noktaya taşınması açısından önemli fırsatlar sunmaktadır. Eskişehir, uygarlığa ev sahipliği yapmış bir şehirdir. Bu uygarlığın izleri günümüze kadar ulaşmış ve yapılan kazı çalışmalarıyla toplumla paylaşılmak üzere gün yüzüne çıkarılmaktadır. Şu anda beş arkeolojik alanda kazı çalışmaları yürütülmektedir. Sunabileceğimiz katkılar varsa değerlendirmek amacıyla toplantılar gerçekleştiriyoruz. İki kazı başkanımızın ihtiyaç duyduğu kazı evlerini, eski okullarımızı onararak tahsis ettik ve böylece onların daha rahat çalışabileceği ortamlar sağladık. Şehrimiz, Arkeoloji Müzemizin yanı sıra belki de Türkiye’de tematik müzeler bakımından en fazla müzeye sahip illerden biridir. Bu önemli kültürel zenginlik, tematik müzelerin çoğalması anlamında da oldukça değerli bir potansiyel barındırmaktadır. Özellikle Yargıtay Müzesi’ni Eskişehir’e kazandırmayı hedefliyoruz. Cumhuriyetimizin ilk yıllarında Yargıtay, Eskişehir’de faaliyete başlamış ve 1935 yılına kadar burada hizmet vermiştir. Bu kurumun hizmet verdiği binanın bir bölümü hâlen İl Kültür ve Turizm Müdürlüğümüzün hizmet binası olarak kullanılmaktadır. Bu yapının, Yargıtay Başkanlığı ile iş birliği içinde yeniden değerlendirilmesini planlıyoruz” diye konuştu.
ÖNEMLİ OLAN O GÜNLE İLGİLİ MESAJI ALMAK
Küllüoba Kazı Başkanı Prof. Dr. Murat Türkteki ise yaptığı konuşmada, “Göze güzel gelen gösterişli heykeller altın eserler bunların sergilenmesine alışığız ama arkeoloji yalnızca bunlardan oluşmuyor. Müzelerin en önemli yönlerinden bir tanesi kurumsal anlamda depolama ve bunların arşivlenmesi bir taraftan da toplumla paylaşılması. Bizim elimize bir fırsat geçti arkeolojiyi toplumsallaştırmak açısından fakat elimizdeki örnek çok şaşalı bir heykel değil ama bize çok fazla şey anlatıyor o günle ilgili, önemli olan o günle ilgili söylediği mesajı almak” diye konuştu.