Geçtiğimiz hafta sonu CHP Lideri Özgür Özel Eskişehir’deydi.

Neredeyse gününün tamamını Eskişehir için ayırdı.

Sabah saatlerinde geldiği Eskişehir’den ancak akşam dolaylarında ayrıldı.

Bu durum CHP’nin Eskişehir’e olan ilgisini açıkça ortaya koyuyor.

Eskişehir ile genel merkez arasındaki sıcak bağları da yine aynı şekilde göstermeye yetiyor.

Diğer taraftan aynı ilginin halk nezdinde de yaşandığına şahit olduk.

Epeyce bir yağışa rağmen Eskişehirliler miting alanına akın etti.

Şehrin tarihi alanı Odunpazarı Meydanını yağmura rağmen doldurdu.

Doldurmakla yetinmedi, miting boyunca hem hiç alandan ayrılmadı hem de meydana büyük coşku kattı.

+++

Karşılıklı ilginin olduğu böylesine bir mitingde de CHP Lideri Eskişehir için çok önemli mesajlar verdi.

Konuşmasının çok büyük bölümünü sadece şehir siyasetine ayırdı!

Sayın Erdoğan’ın aday tanıtım toplantısının tam tersi durumu vardı anlayacağınız…

Hatırlayın…

Erdoğan, geldiği Eskişehir’de ne kente dair bir vaat verdi ne de adaylarının isimlerini bir kez olsun zikretti.

Salonda coşku anlamında da hiç heyecan yoktu.

Sarıcakayalı kadınlar da olmasa, salonda siyasi bir etkinlik yapıldığı bile anlaşılmayacaktı.

O derece!

Gördüğü tablodan hiç de hoşlanmayan Erdoğan, sırf bu yüzden hem konuşmasını kısa tuttu hem de o kızgınlıkla il başkanını görevden aldı!

+++

CHP’nin mitingi tam tersi bir atmosferde geçti.

En alt örgütlerine kadar herkesin birlikte olduğu, bir arada olduğu görüntü sunuldu.

CHP, Eskişehir’de lideri ile adeta bir gövde gösterisi yaptı.

Diğer yanda elbette söylemlerin içeriği de önemliydi.

Örneğin Erdoğan’ın Eskişehir toplantısında sadece kendi adaylarını değil, rakip adayların adını bile anmamasına karşın;

Sayın Özgür Özel, şehir siyasetine tam hakim biçimde tüm adayları tek tek anlattı, rakip adaylara da pek çok göndermede bulundu.

Kuşkusuz hepsini tek tek buradan yorumlayamayız ama genel olarak öne çıkan sözü; “Eskişehirliler kavga sevmez” üzerine yaptığı konuşmalar oldu.

Bu bile Özel ve ekibinin Eskişehir siyasetini ne denli yakından takip ettiğinin delilidir!

Çünkü Eskişehir’de yaşayan herkes iyi bilir ki, bu şehir hoşgörü ve sevgi şehridir.

Bu kentte yaşayanlar ayrımcılıktan, sert dilden, kötü sözden ve kavgadan asla hoşlanmaz…

Bu şehirde yaşayanlar sevgi dilinden, barış dilinden, nezaketten hoşnut olur.

En önemlisi de kentin yakaladığı bu güzel ortamı koruyup kollayacak olanların yanında durur.

Geçmişte hep böyle oldu.

İşte CHP Genel Başkanı da bu noktayı iyi yakalamış.

Eskişehirlilere; “Kendini düşüneni değil kentini düşüneni, Ayşe Ünlüce’yi 31 Mart’ta büyükşehir belediye başkanı yapacağız” diyerek mesajını net biçimde vermeyi başarmış.

************

BAŞLADI YİNE HEYKEL SİYASETİ

Yılmaz Büyükerşen, kent için bir vizyon ortaya koydu…

Avrupa kentleri gibi sosyal ve kültürel anlamda gelişmiş, şehir turizminin öne çıktığı bir sanat kenti hedefi koydu önüne…

Bunların içinde elbette heykelleri de olan bir şehir yapısı düşünüyordu.

+++

Şimdi biraz eskiye gidelim…

Eskişehir’in ortasından nehir yerine çamurun aktığı;

Caddelerinde arabalarla yayaların iç içe girdiği kaos görüntülerinin yaşandığı;

Kenar semtlerine çamurdan girilmediği;

Tek sosyal hayatın Hamamyolu ve Adalar’da dolaşmak olduğu o Eskişehir yıllarını hatırlayalım…

Daha doğru bir tabirle Eskişehir’in bir kent değil, büyük bir kasaba olduğu o günleri anımsayalım…

Büyükşehir Belediyesi, tüm o görüntüleri ortadan kaldırmaya başladıkça bir kesim tepki koymaya başlamış, yaşanan gelişime karşı durmuştu.

Hele ki heykeller meselesi…

Heykeller, kenti süslemeye başladıkça halk büyük beğeni içerisine girmiş ancak sözünü ettiğim o kesim tarafından ‘heykeller tukaka ilan edilmişti.’

“Bir şehir heykele para harcamamalı” diyenler şehrin dört bir yanında eylemler yapıyor, yürüyüşler gerçekleştiriyordu.

İşte Eskişehirli tüm bunların karşısında sanatı, gelişmeyi, modern şehri tercih etti.

Daha fazlasının yapılması için mevcut vizyonun sürmesi için oylarını kullandı.

+++

Bugüne gelelim…

8 Mart dolayısıyla Büyükşehir Belediye tarafından kadına saygı ve anneliğin değerini anlatan bir heykel çalışmasının açılışı yapıldı.

Daha heykelin kurdelesi açılmadan sözünü ettiğim kesim yine çıktı ortalığa.

Geçmiş yılların hastalığı yine nüksetti.

Her ortamda her platformda heykel için demedik laf bırakmadılar.

Ne hakaretler ne eleştiriler…

Peki, sözünü ettiğimiz kesim bunlar yaparken Eskişehirli ne yapıyordu?

Ben söyleyeyim…

“Açılışı yapılan heykelin önünde Ulus Meydanı manzaralı fotoğraf çektirmek için sıraya giriyordu.”

Anlayacağınız;

Heykel siyasetçilerinde dünden bugüne değişen hiçbir şey yok!

Dünde karşı çıktılar, bugünde karşısında duruyorlar.

Hem de halka rağmen!