AK Parti eski İl Başkanı Zihni Çalışkan, AK Parti’nin Eskişehir’de 1 milletvekili kaybetmesini değerlendirdi. Yapılan listenin en doğru liste olduğuna inandığını belirten Çalışkan, “Cumhurbaşkanımız liderliğinde hazırlanan bu listenin en doğru liste olduğuna inanıyorum. Bu, yaklaşık 40 gündür herkesin birbirine sorduğu benzer sorular ama bir siyasetçi olarak bunlara çok sığ cevaplar veremeyiz. Cumhurbaşkanımız dünyada bu anlamda eşine zor rastlanır bir lider. Dirayetli, kendinden emin 20 yılda ülkeyi bir yerden bir yere getiren ve bugün hala en çok oyu alan bir lider. Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğinde hazırlanan bu listenin en doğru liste olduğunu değerlendiriyorum” dedi.
BELEDİYECİLİK DEĞİL MUTLULUK
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Eskişehir üzerinden ürettiği stratejinin iyi okunması gerektiğinin altını çizen Çalışkan, “Teşkilatlar sahada çok çalıştılar hiç sahada olmadıkları gün yoktu. Onlarla birlikte vekil adaylarımız da çok çalıştılar. Buna rağmen başarısızlık neden oldu? Türkiye’nin genel durumu, Eskişehir’in bakış açısı bunların hepsi mümkün kılmış olabilir. Biz buna aralık ayında ciddi çaba sarf etmiştik. Belki depremden sonra gelen depremzedeleri de dikkate alsaydılar bugün 7 vekillik olurdu. 7 milletvekili ile temsil edilmiş olmak bir avantaj. Gerek Mecliste, gerek şehirde kapatma avantajı kimlerin siyasi stratejisinden kaynaklı bilmiyorum ama Eskişehir nüfus yapısının gelişmiyor, çoğalmıyor olmasının buna etkisi var. Tüm siyasi partiler Eskişehir’de kendi oylarını artırmak için ciddi çaba sarf ettiler. Türkiye’nin içinde bulunduğu durumu, pandemi sonrası ekonomik koşullar ile değerlendirmek mümkün. Teşkilatın başında bizim daha önceden tecrübesini bildiğimiz 2014 yılına kadar görev yapan Sayın Süleyman Reyhan var. Son 2 ayda geldi ama toparladı ve devam etti. İlçe başkanlarımızla çalıştı, milletvekili adaylarımızla çalıştı. Milletvekili adaylarımızın seçilememe ihtimali olanların da ciddi bir sinerji ile çalıştığına inanıyorum. Sahada her yere basmış olmana rağmen seçmen tercihini bu yönde gerçekleştirdiyse bizim dönüp Eskişehir özelinde ve Türkiye genelinde farklı şeylere bakmamız lazım. Eskişehir özelinde düşünüldüğünde asıl olan şey şu: Herkes mutlu olmaya bakıyor. Biz bunu belediyelerde de yaşıyoruz. İnsanlar özellikle belediyecilik anlamında nelerin daha eksik olduğundan ziyade mutlu olup olmadıklarına bakıyorlar. Türkiye’deki genel seçim ve milletvekili seçimleri anlamında da böyle değerlendirmek gerekiyor. İnsanlar mutlu olabilecekleri şeyleri yapmayı arzuluyorlar” dedi.
BİRLİKTE HAREKET EDEMEDİK
Çalışkan, AK Parti’nin 2002 yılında kurulur kurulmaz girdiği seçimlerde Eskişehir’de 3 milletvekili çıkarması ve 2004 belediye seçimlerinde 14 ilçeyi kazanması fakat sonrasında bir düşüş yaşanarak önce Tepebaşı Belediyesi’ni sonra Odunpazarı, Mahmudiye, Han ve diğer ilçeler kaybetmesi sürecine yönelik değerlendirmeler yaparak, “Her birimiz, ben de dahil katkı koyarken hep birlikte katkı koyup şehrin geleceğine bakma kısmını becerememiş olabiliriz. Bunu sadece kendi siyasi partimiz yönünden değil, diğer siyasi partilerle hareket etme durumunu da doğru yapamamış olabiliriz. Şehir ve hatta Türkiye son 10 yıldan beri artık kutuplaşmayı, kavgayı ve sert söylemleri kaldırmıyor. Siyaseti üretirken ılımlı, olumlu, insanlara anlık dokunuşlarla samimiyeti hissettiren şekilde yönetmek lazım. AK Parti, Sayın Cumhurbaşkanımızdan kaynaklanan sebeplerle tüm Türkiye’de taban bir parti. Buna ilişkin oyları ve üye sayısını eritmememiz lazım. Bunu yaparken de insanların sizden ne beklediğini doğru anlamanız lazım. Geçinebiliyor olmak lazım. Son seçimlerde eğer Eskişehirspor taraftarına bir geçirim sağlayabilmişse, siyasi figür başarılı olmuş demektir. Bunu ben dahil hepimizin sağlayabilmesi lazım. Bunu sağladığınız anda başarılı oluyorsunuz ve bu şehirde aranır hale geliyorsunuz. Ben 6 milletvekili adayımızın da birbirinden daha kıymetli, şehre dokunan ve çalışan olduğunu biliyor ve değerlendiriyorum.”
CUMHURBAŞKANIMIZIN TAKDİRİ
“6 AK Parti vekil adayının gerçekten hak ederek o listede olduğuna inanıyor musunuz?” sorusuna,“Hak etmeyle ilişkili kısım Cumhurbaşkanımızın takdiri” diyerek cevap veren Çalışkan, “Enerji Bakanımızın Kırka yolunu 2-3 ayda yaptırıp bitireceğini düşünüyorum, çünkü bundan 1-1,5 ay önce Karayolları Genel Müdürlüğü’yle görüştüğümde oranın ihalesi yapılacaktı. Orası yaklaşık 2,5 milyar TL’lik Seyitgazi-Kırka arasındaki ihale olacaktı. Tünellerle olan ve kazaların çok olduğu ama insana dokunan bir yer. Seyitgazi’ye her gittiğinizde her Seyitgazili yolu soruyor. Doğalgazı çözdük. Bizim Günyüzü’ndeki doğalgazı çözmemiz de çok büyük başarıdır. Buranın vaatlerini biz 2019 yılında verdik. Depolama yöntemiyle yapılmış olması da bir memnuniyet doğuruyor. Eski siyasetçilerin bunu “Onlar şu hatayı yaptılar, şurada şöyle yapsalardı” şeklinde yorumlamaması lazım çünkü öyle değil. Her birine tek tek sorduğumuzda çok çalıştığını ve Cumhurbaşkanımızı ve davayı çok sevdiğini söyleyeceklerdir. Her birinin hak ettiğini ve Eskişehir’i de AK Parti’yi de çok sevdiklerini biliyorum. Arkadaşlarımız bazen yardım istiyor, bazen istemiyor. İstediklerinde biz de katkı sağlıyoruz. Devlet Demir Yolları’nın arkasında 700 bin metrekare boş alan var. Bizim bunu bir an önce gündeme almamız lazım. Ali Fuat Güven Caddesi’ni de köprü geçidi dahil olmak üzere bir projelendirmemiz lazım. Ben bunu her yerde söylüyorum. Bu bizim 2009’daki belediye başkanlık projemizdi. O zamanın parasıyla 1 milyar TL’lik bir projeydi. Tekrar gündeme getirilmeli. Eskişehirspor’a farklı bakış açısıyla bakıp tekrar masaya yatırmak lazım. Eskişehirspor taraftarı diyor ki: Oyum Eskişehirspor’a. Bunu 18 yaşından büyük tüm gençlerimiz için değerlendirdiğimizde kıymetli bir alan ama salt siyaset yapmak için bir alan değil. Bunun gibi birçok projeyi Eskişehir halkına mutluk kaynağı oluşturmak adına yapmalıyız” şeklinde konuştu.
AK PARTİ’NİN NEFERİYİM
Milletvekili Ayşen Gürcan’ın daha önce Nabi Avcı ile çalışması; Ali Demirel’in ise Binali Yıldırım’a olan yakınlığından dolayı aday olduğu yönündeki soruları yanıtlayan Çalışkan, “Çok uzun çalışıldı listede. Sizin yorumunuzu benzer şekilde benim yapmam doğru değil. Ben içinde görev yapmış olmaktan çok mutluluk duyduğum bir AK Parti neferiyim. Önümüzdeki seçimlerde seçim işleri başkanı kardeşimiz beni bir okula yazacak ama nereye yazacak bilmiyorum. Ben o zaman da genel merkeze aday adaylığı meselesine giderken ‘Yapabilirseniz yaparsınız yapamazsanız müşahit yaparsınız’ demiştik. Şimdi de okul sorumlusu yapacaklar galiba. 28 Mayıs’ta okul sorumlusu olarak sahneye çıkacağız. Genel itibariyle belirlenirken hatalar yapılmış olabilir ancak ben doğru değerlendirildiğini düşünüyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın 50+1 olarak değil de 55-56 olarak tekrar Cumhurbaşkanlığına geleceğine inanıyorum. Meclis nasıl oluştu? Sayın Cumhurbaşkanımız önderliğinde oluştu. Anadolu irfanına sahip seçmen bununla kavgalı olabilecek, kanun çıkarmakta sorun yaşayacak bir yürütmeyi seçme konusunda tercih yapmayacak. Peki, bunu yaparken salt bu dayatmaya mı maruz kalacak? Hayır. Bununla birlikte farklı şeyler de söylememiz lazım. Tabanda etkinliği olan arkadaşlarımızla sahada olmamız lazım. Bu arkadaşlarımızın birçoğunun siyaseten söylemlerde geri durmadığını görüyorum. Hepsi bize samimi davrandı. Önümüzdeki süreçte bunları yaptığımızda her birinin dokunduğu alanlar farklı olduğu için başarı sağlayacağız. Mesela benim gitmekten çok memnun olduğum, çay içtiğim Zöhre teyzem var, onu unutmamamız lazım. Bizim şehre farklı dokunuşları geleceğe dönük de yapmamız lazım.5 yıllık bir siyasi tecrübeyle bunu söylüyorum. Bizim hızlı bir şekilde Afyon yolunu yapmamız lazım. Alpu ve Mihalıççık yolunu bitirmemiz lazım. Bu mevcut milletvekili adaylarımıza yüklenecek bir sorun değil. Bizim geçmişte bitiremediğimiz sözlerin bir yansıması. Bu yüzden adayların nitelikleri veya çalışmasına indirgeyemeyiz. Geçmişten gelen yüklerimizle olmuş olabilir. Bunu doğru okuyup doğru devam etmemiz lazım.”
AK PARTİLİ VEKİLLERİN KAVGASI
AK Parti’deki kavgayı bitirmek yerine taraf olmayı seçtiği yönündeki eleştirilere yönelik konuşan Çalışkan,“Göreve ilk geldiğim andan itibaren 3 vekilimizle de hürmette bir sorun yaşamadım. Bunun aksini iddia eden bu meseleye katkısının olup olmadığını değerlendirmeli. Ben iyi bir köprü olduğumu düşünüyorum ama katkı sağlayabildiğiniz sürece bu böyle. Bizim programımız belli, ben bu programları WhatsApp üzerinden tüm vekillerimize atıyorum. Tüm vekillerimize atıldığı müddetçe onların programa katılmış olması şehir için çok kıymetli. Birçoğu da katıldılar. O birleşmeyi il başkanından ziyade ağabeylerin biraz soyunması lazım. Ağabeyler mücadele etmiş olmalarına rağmen başarılı olamadıklarında demek ki bu alanda başarılı olmak çok kolay değil diye bakmak lazım” dedi.
NEZAKETSİZLİĞE MARUZ KALDIM
“Nabi Bakan’ımızın gayret sarf ettiğine şahidim” değerlendirmesinde bulunan Çalışkan, “Buna ilişkin kısımda AK Parti’nin programları, güncesi ve buna kimin katılacağı da belli İl başkanının programı da belli. İl başkanının herhangi bir vekilin il başkanından programı istemesi karşısında program yapması onda bir memnuniyet oluşturur. O nedenle kendi dönemimde kimseyi kırdığımı, gücendirdiğimi ve nezaketsizlik yaptığımı düşünmüyorum. Nezaketsizliğe maruz kalmış olabilirim ama bunu da önemsemedim devam ettim. İl başkanına yakışan budur. Benden öncekilerde benzer şeylere maruz kalmış olabilir. Biz hep birlikte güçlüyüz” diye konuştu.
BU ŞEHRİ EN İYİ BİLENLERDENİM
Siyasi geleceğe dair bir beklentisinin olmadığını söyleyen Zihni Çalışkan, belediye başkanlığı için ise “Beklentim yok çünkü beklenti ile yola çıktığınızda sonuçsal anlamda zorlayıcı oluyor. Olursa olur, neden olmasın… Bu şehrin kıyısını, köşesini, derdini, tasasını en iyi bilenlerden biriyim, Şehirde rahat dolaşıyorum, şehirdeki hemşehrilerimizi seviyorum. Onların da bizi sevdiğini biliyorum” İfadelerini kullandı.
