Zafer Çatel yazdı.

Tepebaşı Belediyesinin en önemli sanat katkılarından biridir 'pişmiştopraksempozyumu'..
İnsanoğlunun var oluşundan, günümüze kadar gelen bir yaşamın değerleridir. İnsanlık tarihinin gizemlişifrelerisaklıdır toprakta..
Âşık Veysel'in dediği gibi 'benim sadık yarim kara topraktır.'
Kaçış yok topraktan.. Yaratılış fıtratımızda var..
Toprak, bizi doyurdu. Buğday verdi, meyve verdi, sebze verdi, çiçek verdi medeniyet verdi.Kısacası her şeyi verdi.
Bu toprağın bağrında pişen, göz yaşlarını kelamına, kalbine, ruhuna katık etmiş bir Anadolu çocuğunun sazıyla, 'benim sadık yarim kara topraktır' demesi bir çoğumuzun anlayabileceği birgönül işaret fişeği gibidir..
Kainatın sahibi Rabbimiz ayetinde buyurduğu gibi, 'elbet bir gün bana döndürüleceksiniz, dönüşünüz bana olacaktır'!
TOPRAKLA BULUŞMAK...
Yaşam alanlarımız. İnsanoğlunun toprakla buluşması aynı zamanda medeniyetin başlaması demektir. Avcılık ve toplayıcılıktan sonraki ilk modern adım..
Milattan binlerce yıl önce. Ateşi bulunca, eti pişirmeyi öğrendiler. Sonra, Kapları, kacaklarını yaptılar.
Toprak, ateşle buluşunca insanoğlu ilk devrimini yaptı.Medeniyetini insanoğlu elleriyle şekillendirdi..
Toprağı pişirmeyi öğrendiler. Önce, topraktan baskılı tabletler yaptılar. İnsanlık tarihinin en Görkemli Tapınaklarını, gözlem evlerini, sanat yapılarını yaptılar.
Mabetlerini yaptılar. Ziguratlarını, Piramitlerini, sunaklarını…Kaleler, kuleler, Büyük Çin setlerini, mimarı eserleri yapmışlar. Çeşitli medeniyetlerdeki törenlerde kullanılmak üzere düdükler, üflemeli aletler yaptılar.
Pişmiş topraktan, günlük kullanılan kaplar günümüze kadar gelmiştir.
Toprağı pişirmek medeniyetin başlangıcıdır. İnsanoğlunun ilk ayak izleri bu topraklarda medeniyetin izdüşümleri vardır.
ULUSLAR ARASI BİR ETKİNLİKTİR..
'Uluslararası Eskişehir Pişmiş Toprak Sempozyumu'na' dünyanın birçok ülkesinden, sanatçılar, akademisyenlerin gelmesi, Eskişehir'i uluslararası tanınırlığına çok önemli bir katkı sağlıyor
Anadolu'nun, Mezopotamya'nın birçok uygarlığa ev sahipliği yaptığını biliyoruz..
Anadolu adeta bir açık hava müzesi gibidir. Hele Eskişehir. İlk insanların kurduğu bir Frig medeniyetinin kalıntıları hala dimdik, binlerce yıldır ayakta durmaktadır..
Bu topraklar ateşin toprakla buluştuğu bir medeniyettir aslında. Anadolu medeniyetleri, 'Ağaç, maden, dokuma ve pişmiş toprak işçiliğinde çok ileri gittiler'. Bunu, Uluslararası arenaya taşıyan Eskişehir-Tepebaşının tanıtımını yapan hiç şüphesiz Belediye başkanı ve bu işin siyasi mimarı olan Dt. Ahmet Ataç'tır.
Bozkırın ortasındaki bir tepeden uluslararası bir üniversite niteliğine dönüştüren ve açtığı bölüm ve fakültelerle Eskişehir'e kent kimliğini kazandıran,Prof. Dr. YılmazBüyükerşen'de İlklerden olan seramik-mühendislik-tasarım bölümünü açarak, toprağı bilimle buluşturmuş ve sanayiciye bilim ve İnovasyon ile yol gösterici olmuştur. Binlerce öğrenci buradan yetişerek, ülkenin kalkınmasına önemli katkılar vermiştir..
Bu gün, Türkiye'de seramiğin bu kadar çok gelişmesinin en önemli mimarlarından olan Hocaya' da ne kadar, Teşekkür edilse azdır..
Bunu da tarihe bir dip not olarak düşmek istiyorum.

'SEMPOZYUM FİRUZ KANATLI'YA ADANIYOR'
Eğer o belleği, o kimliği doğru elde pişirirseniz neticesi son derece güzel oluyor diyen Ataç, 'Eskişehir'in önemli bir kimliği olan pişmiş toprağın sanatsal, sektörle ve bilimsel ayağı var. Biz bu yolla bir yandan sektöre destek vermeyi, diğer yandan bilimsel sunumlarla bu alanda faaliyet gösterenlerin bilgiyi paylaşmasını sağlamayı ve sanatsal üretimlerle kentimize yeni eserler kazandırmayı amaçlıyoruz…Bu yılki sempozyumugeçtiğimiz aylarda kaybettiğimiz Eti Şirketler Grubu Kurucusu ve Onursal Başkanı Firuz Kanatlı'yı etkinliği adayacağız' dedi.
Hem de, Bir Eskişehir markası yapan, fabrikasının bahçesinde bir Eskişehir sevdalısı olan Firuz Kanatlı' nın anısına.
Ahde vefa..
Bir sevdadır toprak.
Daha da anlamlı olan,barışa, özgürlüğe, ekmeğe, demokrasiye hukuka, adalete, kardeşliğe, barışa, huzura, özlem duyduğumuz şu günlerde Tepebaşı Belediye başkanı Başkan Ataç'ın ATAÇ' ın mesajı çok daha anlamlı, 'Pişmiş Toprak Sempozyumu'nu bu sene hepimizin en çok ihtiyaç duyduğu kavramlardan biride, yani adalet'e adadık.
Festivalleriyle, müzik adamları ile sanatçıları ile, müzeleri ile, sosyal yaşantının zenginlikleriyle, cumhuriyet değerlerine bağlı demokratik bir kent yapısıyla, Şehir Eskişehir'dir. Onun için Eskişehir'i görmeye geliyorlar..
Çünkü;Eskişehir' de hayat vardır!
Mesele budur?