Geçtiğimiz günlerde bir yazı kaleme aldık…

Okuyanlar hemen hatırlayacak…

94’de Eskişehir, sağ oyları çok yüksek bir kent iken, sol oyların nasıl da tek başına tüm sağ oyların önüne geçtiğini rakamlarla ifade ettik.

Elbette bu konuda asıl başarının Ahmet Ataç’a ait olduğunu söylemekte fayda var.

Zira Ataç’ın yüzde 60’lara dayanan oy oranı asıl konuşulması gereken başarıdır.

Ki, seçime girdiği bölge çok büyük oranda sağ oyların yer aldığı bir ilçedir.

Bu gerçeğin süreç içerisinde nasıl ortaya çıktığına göz atalım…

1994 mahalli seçimlerine gidelim.

120 binin üzerinde seçmeni olan Tepebaşı’nda sağ partilere çıkan oy sayısı 75 binden fazla…

SHP ve DSP 40 bin civarı ancak oy alıyor.

CHP’nin oyu sadece 5 binlerde!

Sağ oylar, sol oyları adeta ezmiş.

+++

99 Yılı mahalli seçimleri…

Tepebaşı’na DSP’li Ahmet Ataç aday oluyor.

120 bin seçmenden 47 bininin oyunu tek başına alıyor ve büyük bir başarı gösteriyor.

2004 yılında ise Ataç’ın partisi DSP ülke genelinde yüzde 2’ye düşüyor.

Ancak Ataç bir kez daha tam 47 bin oyu hanesine yine yazdırıyor.

Buna rağmen diğer sağ partilerin de yüzdelik dilimlere düşmesiyle, çok güçlü olan sağ oylar, ilk kez yerel seçime giren AK Parti’de bir araya geliyor.

Buna rağmen, AK Parti çok az bir farkla seçim kazanıyor.

Ataç’ın çoğunluğu sağ oy olan bölgede gösterdiği direnç ve başarısı takdir kazanıyor.

Halkın gösterdiği o teveccüh kendisini 2009 seçimlerinde bir kez daha DSP’nin adayı yapıyor.

Ki DSP o tarihte artık tamamen bitmiş durumda!

Sağ oyların ezici üstünlüğü olan bölgede Ataç, o seçimde tam 74 bin oya çıkarak, AK Parti ile birlikte tüm sağ partileri geride bırakıyor.

Yüzde 1’lik partisine rağmen sağcı Tepebaşı’nda solcu bir Ahmet Ataç hikâyesi örülmeye başlanıyor.

+++

2014’e gelindiğinde Ahmet Ataç bu kez CHP’nin adayı oluyor.

O tarihe kadar Eskişehir’de varlık gösterememiş CHP, Ataç ile birlikte 2014’de adeta sandıktan tulum çıkarıyor.

Yüzde 47’lik oy oranına ulaşan Ahmet Ataç, en yakın rakibi AK Parti’ye tam 10 puan fark atıyor.

Vatandaş, Ataç’ın hizmetlerini öylesine beğeniyor ki;

Yıl 2019’a geldiğinde tarihte görülmemiş bir oy oranı ile kendisine teveccüh gösteriyor.

Son mahalli seçimde Ataç’ın CHP ile Tepebaşı’nda aldığı oy oranı, sıkı durun; tamı tamına yüzde 57’yi buluyor.

Kalan yüzde 43’ü AK Parti dahil diğer partiler arasında paylaşılıyor.

+++

94’den bu yana gelişen süreçte günün sonunda şu gerçek ortaya çıkıyor;

“Yüzde 60 sağ oy potansiyeline sahip Tepebaşı, sol partiden seçime giren Ahmet Ataç’a yüzde 60’a yakın oy veriyor.

Bu da halkın mahalli seçimlerde partiye değil, güvendiği, inandığı, samimi gelen adaya oy verdiğini bir kez daha gösteriyor.”

+++

Sonuca gelelim…

“Eskişehir, yıllar içerisinde ne DSP’nin kalesi oldu ne de CHP’nin kalesi.

Eskişehir bugüne kadar hiçbir partinin kalesi olmadı, olmayacak.

Eskişehir, kim hizmet ediyorsa ona güvenmeye ve desteklemeye devam edecek.

Bu, bu kadar net!”

***************

AK PARTİ BİR GÜN TAM KADRO GEZER Mİ?

“CHP aday belirleme işi içinden çıkamaz.

Kim aday gösterilirse gösterilsin karşı taraf isyan bayrağını çeker.

Bu nedenle CHP paramparça bir seçim yaşar” deniliyordu.

Çok eskiden değil…

Bir kaç hafta önceden söz ediyoruz…

AK Parti ise rakiplerinde olan biten bu iç gerginlik sırasında ellerini ovuşturuyor;

“Seçimi kazanmaya çok yakınız” psikolojisini yaşıyordu.

Gelir gönün ki;

Bugün ortada tam tersi bir durum var!

CHP’nin belirlenen adaylarının ardından bırakın bir iç savaşı, adeta birlik ve bütünlük var.

Belki de bugüne kadar hiç görülmediği kadarıyla…

+++

Adaylar belirlenip sahaya çıktıklarında hep kol kola görüntü verdiler.

Ve bunun içine vekiller ve teşkilatlar da katıldı.

Esnaf ziyareti yapıyor adaylar yanlarında vekiller var.

Pazara gidiyorlar, il teşkilatı arkalarında.

Açılışlar yapılıyor, temeller atılıyor herkes komple orada.

Hepsi birden konuşmalar yapıyor, hepsi birden halkı selamlıyor.

Hani CHP’deki parti içi demokrasi yarışlarını bilmesek, “Etle tırnak gibi bir CHP var” diyeceğiz.

O derece!

+++

Beri tarafta AK Parti hazırlık içinde.

Halen ilçe başkanlarını açıklayamadılar.

Hatipoğlu’nun tek başına verdiği bir savaş izliyoruz.

Vekiller deseniz bir kez olsun Hatipoğlu ile birlikte bir seçim çalışmasında görünmediler.

Göründüyseler bile kamuoyunun gözünden kaçacak kadar az, cılız ve yetersiz.

AK Parti, seçim yarışı başladı başlayalı halen ve halen bir bütün olarak tek kare fotoğraf veremedi.

Vermemeye devam ettikçe de seçmenin kafasında farklı sorular belirleme başlayacak.

Elbette bu da olumsuz bir zeminde AK Parti’yi seçimlere taşıyacak…

En kısa sürede bir toparlanma, bir silkelenme şart!

Bizden bir uyarı olsun…