İhracat Odaklı Yeni Ekonomi Modeli
Türkiye yaklaşık 4 yıldır bambaşka bir ekonomi modeliyle yönetiliyor malumunuz. Bu ekonomi modelinde faizlerin umarsızca düşürülmesi sonucu enflasyonun düşeceği ve ihracatın artmasıyla dış ticaret açığı veren bir ülke olmaktan kurtularak cari fazlası olan bir ülke konumuna geçeceğimiz iddia edilmişti. Bu iddianın sahibi ise Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'dı. Kendisi bu konuda oldukça ısrarlıydı. Bunun doğru yöntem olduğunu, ekonomistlere aldırmamamız gerektiğini, zaten kendisinin de bir ekonomist olduğunu ısrarla belirtmişti. Bu yeni ekonomi modeline geçtiğimizden beri neredeyse 4 yıllık bir zaman geçti. Bu modelin performansını ölçebilmek için fazlasıyla yeterli bir zaman. Şöyle rakamlar vererek bir bakalım model işe yaramış mı yoksa çökmüş mü? Çökmüş kelimesini mi kullandım, pardon. Çökme değildir o, başarısızlıktır, hatta başarısızlık da değildir. TÜİK yanlış hesaplamıştır. Yoksa devlet büyüklerimiz yanılıyor olamazlar değil mi?
Konuya girmeden önce kullanacağımız temel kavramların kısa tanımlarını vermek istiyorum. İfadeler ne kadar genel olursa olsun yazarın bu ifadeleri tüm okurların bildiğini varsayarak yazıp geçmesi beni her zaman rahatsız etmiştir. Bu durumda ya okumayı bırakıp kavramları araştırmaya başlamanız veya tam olarak anlamadan okumaya devam etmeniz gerekir. İkisi de sinir bozucudur. O yüzden ben ne yazarsak yazalım kavramların tanımını kısaca vermekten zarar gelmeyeceğini düşünüyorum.
Cari: Yürürlükte olan, olagelen, geçerli bulunan
İthalat: Dış ülkelerden mal ve hizmet satın almak
İhracat: Dış ülkelere mal ve hizmet satmak
Cari Açık: İthalatın ihracattan fazla olması durumu. Sattığından çok mal veya hizmet alarak borçlanmak.
2019'da faiz sebep enflasyon sonuçtur, faizi indirirsek enflasyon düşer, ihracat artar diyerek geçtiğimiz modelde ekonomide neler olmuş aşağıdaki tablodan bakalım.

Yorumlar