Türkiye zor bir dönemden geçiyor.
Ekonomik koşullar ağır.
Daha doğrusu önceden ağırdı, şimdi çok daha ağır.
Zorunlu giderler bile artık karşılanamıyor.
Üstüne üstlük vatandaşın üzerindeki vergi yükü git gide artıyor.
Herkesin dilinde aynı sor var;
“Ne olacak bu ülkenin hali?”
Herkesin bu soruyu sorması boşuna değil.
Pazar fiyatları, market fiyatları adeta cep yakıyor.
Sebzeyi, meyveyi sezonunda bile ancak çok üst fiyatlarla alabiliyoruz.
Bir zamanlar poşet dolusu aldığımız ürünleri artık taneyle alıyoruz.
Bunların hepsi bir yana.
Sadece karın tokluğu ile yaşayacak değiliz.
Barınmadan ulaşıma kadar insanların zorunlu giderleri var.
Ev, konut almak artık hayal oldu.
Bir konut için milyonları gözden çıkarmanız gerek.
Ev alamıyorum kirada oturmaya devam edeceğim derseniz yine yüksek bedeller ödemek zorundasınız.
Bir asgari ücretlinin hem kirada oturup hem de temel ihtiyaçlarını gidermesi artık hayal oldu.
Daha önce araba almış olanlar artık aracının ne sigortasını yaptırabiliyor ne vergisini ödeyebiliyor.
Toplu ulaşıma yönelse yine gelirinin önemli bir miktarını harcamak zorunda.
Velhasıl.
Artık 7’den 70’e aklınıza ne gelirse almaya ulaşmaya çalışmak zor zor.
Uzun lafın kısası her şey ama her şey çok pahalı.