Deniz Çağlar Fırat yazdı.


Eskişehir'in özellikle eğitim, bilim, kişi başına düşen kitap sayısı gibi endekslerde üst sıralarda yer aldığını biliyoruz. Sosyal, kültürel, eğitim ve ekonomik yönden Türkiye'nin en önemli kentlerinden biri olduğumuz gerçeğini kimse de değiştiremez. Bakmayın siz her fırsatta Eskişehir'i eleştiren ve eleştirmeye çalışan kesimin varlığına. Onların çoğu daha iyi bir Eskişehir'i arzu ettiklerin için böyle davranıyor. Çok az bir kısmı da kara propaganda peşinde koştukları için eleştiriyor. Ki onlar ne derse desin güneş hiç bir zaman balçıkla sıvanmaz.

Yani hangi açıdan bakarsak bakalım oldukça iyi değerlere ve yüksek potansiyele sahip bir kentiz ve her koşulda en iyisini, en güzelini hakederiz. Bu düşünceden hareketle Fuar ve Fuarcılık konusu da Eskişehir'in en hassas karnıdır. Fuarcılığı eleştirenler olsa da Eskişehir'de ne zaman bir fuar yapılsa ziyaretçi akınına uğraması ise rahatlıkla gözlemlenebilir ve ölçülebilir bir değer olduğu için bu konuda rahatlıkla şunu ifade edebiliriz ki, Eskişehirliler fuarları özlüyor ve istiyor.

İşte bunun en güzel örneği de Kitap Fuarı… Deyim yerindeyse değil gerçek anlamda 7'den 77'ye her kesimden ve her gelir gurubundan insanın gezdiği ve gezerken büyük keyif aldığı bir etkinlik oldu. İlk olarak bu noktada emeği geçenleri kutluyorum. Onlarca yayın evini ve yazarı bir arada görüp, kitap satanları arasında gezerken saatlerin nasıl geçtiğinin farkında bile olmadık. Elbette bunda Eskişehir'in bilim, kültür, eğitim ve öğrenci kenti olmasının da katkısı olduğuna inanıyorum. Çünkü Eskişehirli bilgiye aç, misafire hoşgörülü ve genel anlamda (Atatürk milliyetçiliği ve inanç özgürlüğü noktasındaki hassasiyet dışında) her fikre ve bilgine, alime de saygılıdır.

Ancak Kitap Fuarı'nda bazı noktaları eleştirmeden de geçemeyeceğim. Daha iyisini ve daha güzelini yapmak adına sergilenen bazı tabloları bu yüksek çıtaya yakıştıramadığım için bunu ifade etmek zorundayım.

1. Kitap Fuarının lokasyon sorunundan dolayı panayır havasında gerçekleştirilmiş olduğunu düşünüyorum. Çadır içinde o sıcakta, o pislik ve toz toprak altında kitap inceleyip, yazarlarla sohbet etmek sadece ama sadece taşra kentlere özgü bir durumdur. Artık buna bir son vermek gerekiyor. Ancak artık Eskişehir'in bir Fuar ve Kongre Merkezi var. Umuyorum 3. Kitap Fuarı standartı daha yüksek, daha temiz ve ferah bir şekilde düzenlenecektir.

2.Fuar Çadırının hemen dışında kurulan yeme-içme stantlarının başta hijyen olmak üzere, lezzet ve hizmet kalitesinin düşüklüğü… Anlamak ve anlamlandırmaya çalışmak bile çok zor. Bu denli yüksek bir sirkülasyon içinde dünyanın hangi ülkesinde bu şartlarda gıda satışına izin verilebilir? Bilemiyorum… Çin ve Hindistan gibi ülkelerde yaşamıyorsanız bilemem. Yetişkin bireyleri geçiyorum ve kesinlikle orada hizmet veren işletme sahiplerini tenzih ederek ifade ediyorum ama siz ne kadar dikkat ederseniz edin, ne kadar hijyenik davranırsanız davranın açıkta gıda satışı bu… Oradan yemek yiyen çocuk ve gençlerin sağlığını kim düşündü?

3.Kitap fiyatlarının yüksekliği… Evet, ne yazık ki Kitap Fuarı'nda stant açan yayın evlerinin neredeyse yüzde 80'inin indirim adı altında algılara oynadığını gördüm. Yüzde 20-30 gibi ifade edilen indirimlerin internet satışlarının bile üzerinde olduğu farkettim. Stantta şu an size 18-20-22 TL'ye geliyor, kitaplar internette 15-17-19 TL'den satılıyor. Bu duruma çok şaşırdım. Kitap Fuarından beklenen aynı zamanda 'indirimli' kitap satın almak olduğu için de en azından indirim oranlarının internet satış fiyatları düzeyinde olmasını beklerdim.

Bu eleştirilerim kesinlikle fuarın kötü olduğu ya da amacına hizmet etmediği yönünde olduğu mesajı içermez.
Kitap Fuarı, Eskişehir'e çok yakıştı. Eskişehirliler de bundan çok memnundu. Bu eleştirileri fuar organizatörleri daha iyi bir fuar için önerilmiş bir kitap dostundan gelen eleştiriler olarak ele alacaklarından hiç şüphe duymuyorum.

Fuarda çalışan, gerçekleşmesine ön ayak olan ve bize göre başarılı bir şekilde gerçekleştirilen Kitap Fuarı'nın 3.'sünü sabırsızlıkla beklediğimizi son söz olarak söylemek istiyorum.