Zafer Çatel yazdı.
CHP genel başkanı Cumhurbaşkanına yaptığı eleştirellerde sürekli söylediği bir kavram var. Hak-hukuk, adalet-liyakat..Bunların AK parti hükümetinde olmadığını iddia ediyordu. Ülkenin kötü yönetildiğini bu kavramlarla açıklıyordu..
Ama gelin görün ki, CHP'li milletvekilleri de aynı sözlerle Kılıçdaroğlu'nu eleştiriyor!
Gaye Usluer'in, Meltem Karakaş'la yapmış olduğu röportajında aday gösterilmediğiniz için kırgınlığınız oldu mu sorusuna yanıtı da çok ilginç?
Ne diyor? Gaye Usluer… Tabi oldu. Olmadı dersem samimi olmamış olurum. Bir kere listeyi gördüğümde çok şaşırdım. İkincisi kırıldım da tabi ki. Bir parti düşünün hak, hukuk, adalet, liyakat diyor; ben o listede bunların hiçbirini göremedim. Tabi ki listedeki her bir kişi CHP üyesi. Çoğu arkadaşım, sevdiğim insanlar. Burada insanlar bazında söylemiyorum. Ama, orada PM'de de dile getirdiğim için bu 'listede hak, hukuk, adalet ve liyakat' yok dedim. Hala aynı noktadayım. Üç yıllık milletvekilliği sürecinde milletvekilliği olmanın gereği görevlerle ilgili bir eksikliğim olduğunu düşünmüyorum.
Daha demokratik tüzük dedik. Onlar da bize dedi ki, parti içi disiplin. Bizde bir 'yönetim ve kadro' sorunumuz var. Bu sorunumuzu çözemezsek bu iş böyle devam eder…
Aynen öyle. Yalnız bu sorunlar 30 sene öncesinde,20 yıl öncesinde,on yıl öncesinde,5 yıl öncesinde,şimdide var..
Gelelim, üç yıllık milletvekilliği sürecinde milletvekilliği olmanın gereği görevlerle ilgili bir eksikliğim olduğunu düşünmüyorum sözüne..O takdir CHP'li seçmenin takdiri. CHP kamuoyu çok farklı düşünüyor..
Usluer'in belki siyaset bilimini- sosyolojiyi ve pratik particilik deneyiminden gelmediğinden, tepeden inme Milletvekili olduğu için bunları bilmeyebilir.
Bu doğaldır.
Ancak; sahip olduğu 'politik unvanların' veya milletvekilliğinin bir hiç olduğunu, parti yönetiminin bir 'dikta yönetimi' olduğunu kavrayacak, tecrübeye sahip olmuş öğrenmiş olmalı..
Bir yerlerden destek almadan, kulisler yapmadan, merkez yoklamasıyla ya da kontenjanla parlamentoya girme hevesinde olmadan Milletvekili olabilseydi sorun yoktu..
Milletvekilliği çok makbul olurdu..
Şimdi ön seçim söylemlerinin hiçbir hikmeti Harbiye'si yok ki!
Örgütsel deneyimlerden,'süzüle süzüle'gelmeyenler, tepkisel demeç verebilirler.
CHP ÇOK ESKİLERDE KALMIŞ…
Artık yapay zekaların konuşulduğu dünyamızda CHP maalesef 1960'ların politika anlayışı ile siyaset yapmak istiyor.
Ecevit'in DSP'si çok daha güncel söylemleri vardı. Hangi dünyada yaşıyoruz..
Halbuki 2018'lerde politika yapma teknikleri çoktan değişti. Kurumsal yapılar sürekli kendini yenilemek, değişmek zorunda… CHP bunu kavrayabilmiş değil.
CHP' NİN YAPISAL PROBLEMİ…
CHP'nin yıllardan beri gelenekçi- muhafazakar yapıyı devam ettiriyor.. En büyük yapısal problemin 1.sırasında Liyakat problemi geliyor.2.sırada Ülkeyi yönetecek kadroları çıkaramama problemleri.
PARTİ İÇİ İKTİDAR SAVAŞI VAR..
Sorunun temelinde, parti içi iktidar savaşının, ülkeyi yönetme refleksinin önüne geçmesi yatıyor. Bu durum, CHP'nin ciddi bir sorunudur.Dünyada yaşanan yeni gelişmelere ayak uydurma ve 25 yaş altı seçmene daha çok hitap etme konusunda çok ciddi bir eksikliği vardır ve bir türlü gençlereulaşamamaktadırlar ve oy alamamaktadırlar.
YAPISAL SORUNLAR..
Bu sorun bugünün ve ya dünün meselesi de değildir. Sorunun temeli yapısal sistem sorunudur.Zihniyet meselesi.1990' ların donmuşluğunu üzerinden bir türlü atamıyor. Dinamik bir yapıda değil. Bürokratik oligarşik yapının yeni temsilcileri olan 'Politbüro üyeleri' aynı anlayışı devam ettiriyor.
KOLTUKLAR TATLIDIR TATLI..
Koltuklar tatlı, kimse bu mevzileri terk etmek istemiyor. Onun için 24 Haziran seçimlerinden önce parti merkezinde kurulmuş olan elektronik-bilgisayar denetimli seçim organizasyonu sistemi çökmüştü..
Anlaşılması gereken şu. CHP bazılarının asla kabullenmek istemediği ama maalesef misyonun tamamlamıştır. Halk,CHP'den umutlarını her geçen gün yitirmeye başlamıştır. Bunu en son deneyimini 24 Haziran seçimlerinde görmüştür. CHP Ön seçim yapsa ne olur?Yapmasa ne olur. Değişen hiçbir şey olmaz.
Yıllardır bu söylem avutmalık bir söylemdir ve hiçbir işlevi de yoktur..
PEKİ, ÖN SEÇİM NASIL OLUR?
Partili üyelerin çok da sağlıklı olmadığını herkes biliyor, söylüyor. Peki,sağlıklı üye olmalı dan ne anlaşılmalıdır?
Tam teşekküllü hastane raporundan kast edilmiyor her halde. Üyelik yapısının yeniden gözden geçirilmesi. Hep söylene gelmiş. CHP 25 yılını kaybedilmiş.
KARAYALÇININ ÇALIŞMASI GÜME GİTTİ..
Karayalçın'ın bir çalışması vardı o da güme gitti. CHP' de üyelerin, birinin aday olabilmesi için bazı ölçüler getirilecekti. Bu öneri olarak masaya gelmişti.
Önseçimle ilgili kaygısı da bazı üyelerin,sırf önseçim için partiye kayıtlarının yapıldığıdır. Partinin, hiçbir etkinliğine katılmayacak, aidat ödemeyecek, partide bir geçmişi olmayacak ama gelip aday olacak ya da oy kullanacak.
PUANLAMA SİSTEMİ..
Bazı üyeler, önseçim olasılığına karşı ihtiyaten üye yapılıyor. Hiçbir etkinlikte olmayan bu kişiler, önseçim yapılacağı zaman uyandırılıyor, kozadan çıkan kelebekler gibi önseçime götürülüyor. Böyle olmaz. Açıkçası bu yapı işe yaramıyor. 2014 yılında, İstanbul'da adayların önseçimle belirlenmesini istemiştim. Bu konuda ısrarlı oldum. Önseçim yapıldı. Şu ortaya çıktı ki önseçimin işleyebilmesi için üye yapısının sağlamlaştırılması ve belli kriterlerin oturtulması gerekiyor. Bugün o altyapı yok.'
PUANLAMA SİSTEMİ..
Belli puanlar biriktirilmesi. Bu anlamda dört kriter esas alındı. Eğitim, Aidat, parti etkinliklerine katılma, kıdem. Bu dört kritere göre her üyeye puan verilecekti En yüksek puan eğitime, ikinci puan aidat ödenmesine, üçüncü puan parti etkinliklerine katılınmasına, son sıra olarak kıdem olması önerildi.
Fakat bu uygulama hayata bu hali ile geçilemedi. Sırf ön seçim için partiye kayıt yapıldığını, partide hiçbir emeği olmayacak, aidat ödemeyecek, geçmişi olmayacak. Ama partiye gelecek aday olacak.
Bunu söyleyen sosyal demokrat lider Karayalçın'a ait. Tespitleri doğrumu doğru. Bu yapıyı en iyi bilenlerden…
Peki, bu doğrular neden gerçekleştirilemiyor? En niteliksiz ve birikimsizleri seçme üzerine kurgulanmış. Çünkü bu yapı, 'kast sistemine' dayanıyor.
CHP li üye, Ahkam kesecek, lak lak,yapacak. Bu onun en demokratik hakkı. İşi o.. Sonra kendisine üflenensipariş delege veya üye ile ön seçim de 'Oy' kullanacak veya il ilçe yönetimlerinde yer alan listeyi sandığa gidip görevini yapacak..
Zaten bu yapı, ilçe ve il örgütleri ile kurultay delegelerini belirlemiyor mu?
Belirliyor..
Usluer'in belki tepkisi bu yüzden..Zaten kendiside son noktayı koymuş. 'Listelerde hak, hukuk, adalet ve liyakat yok! Demesi çok anlamlı gelmiyor.
Zaten, olmazdı. Olmayacakta. CHP de hiç kimse bu beklenti içinde de olmasın.. CHP' nin fıtratına aykırı..Sonra en büyük problemi vefasızlıktır. Alır, seni bir kenara atıverir.