Yenigün Gazetesi, birkaç gündür Kaymaz’da yaşanan, yaşanılacak tehlikelere dikkat çekiyor.

Biliyorsunuz bölgede altın madeni çıkarma çalışmaları var.

Yapılan iş kuşkusuz doğru.

Yurdumuzun cevher zenginliğinin yer altında kalması düşünülemez.

Gelin görün ki, uygulanan metot son derece yanlış!

Zira madenlerin çıkarılması konusunda teknolojik gelişmeler var.

Buna rağmen işin en ucuz ve kolay yanı seçiliyor ve siyanür havuzları ile altın ayrıştırılıyor.

+++

“Nedir bu siyanür?” diye yeniden anlatacak değilim.

Başta doğa ve tabiat sonra da insan ve canlı sağlığı için son derece büyük tehlikeler içeriyor.

Doğada kazılan dev çukurlar içerisine bu madde verilerek büyük bir risk oluşturuluyor.

Riskler ise son derece büyük!

Ölümle sonuçlanabilecek kadar tehlikeleri barındırıyor.

Hava ile solunması kanserleri artırıyor.

Toprağa ve suya karışması durumunda nelerin olacağını siz düşünün.

Dahası, yarattığı atıklar bile başlı başlına tabiatın o bölgede tamamen yitmesi anlamına geliyor.

+++

Ortada böylesine gerçekler varken, 1800’lü yıllarda uygulanan bu metodun 2023’de de uygulanmaya devam etmesi nasıl savunulabilir?

Savunulacak tek bir yanı yok!

Ancak halen dev siyanür havuzları yapılmaya devam ediliyor.

Üstelik bunun için seçilen bir yer var.

O da Eskişehir!

+++

İşin Eskişehir tarafı daha vahim!

Öyle ki, ülkenin pek şok yerinde bu havuzlara izin verilmiyor!

Fakat Eskişehir başka!

Şu ana kadar 2 havuz kuruldu ve 3.’sünün kurulması için hazırlıklar yapılıyor.

Bu havuzda ülkenin diğer bölgelerinden çıkan cevherin ayrıştırılması da yapılacak.

Kısa bir cümleyle özetlersek;

“Eskişehir, ülkenin zehir merkezine dönüşecek”

Ve maalesef, mevcut hale Kaymaz Halkı ve muhalefetin dışında kimse ses çıkarmıyor.

+++

CHP’li İbrahim Arslan ile konuşuyoruz bu konuyu.

Söylediği ilk cümle;

“Sevgili Sedat, siyaset üstü bir konuyla karşı karşıyayız ama kimsenin ağzını bıçak açmıyor” oluyor.

Yaşananlardan büyük rahatsızlık duyduğu açık!

“Eskişehir, topyekûn yaşananlara karşı çıkmalı” diye devam ediyor sonra.

Bunun için de sadece kendilerinin çabasının yeterli olmadığını, olmayacağını söylüyor ki, sonuna kadar haklı!

Zira söz konusu firma TMSF’ye bağlı.

Mücadele etmesi gerçekten zor, bu yüzden iktidar gücü de gerekli.

Ancak koskoca bir şehri zehirleme riski bulunan bu duruma onlar dönüp bakar mı?

Bakmazlar, şu ana kadar bakmış değiller!

Bu noktada Milletvekili İbrahim Arslan’dan bize göre çok kritik bir çağrı geliyor.

Çağrının muhatabı AK Parti Milletvekilleri…

Elbette en başta Fatih Dönmez.

Kendisi bir önceki dönemin Enerji Bakanı olduğu için siyanürle altın ayrıştırılmasının ne denli tehlikeli bir iş olduğunu iyi biliyor.

Dahası ortada temsil ettiği kente karşı yapılmış büyük bir haksızlık var.

Eskişehir, resmen bir çöplük gibi görülüyor.

Bu nedenle diğer kurmaylarıyla birlikte bu haksızlığa dur demek kendisi için bir görev!

Görevi şahsına veren de bizzat Eskişehirliler.

“Havamızı, suyumuzu, toprağımızı, canımızı koruyun” diyerek sizlere oy verdiler.

Bu nedenle Arslan’ın konuyla ilgili kendilerine olan çağrısı büyük değer taşıyor.

Bu çağrıya yanıt verirler mi?

Elbette bilemiyoruz.

Fakat söylemeden geçemeyiz ki, kente ve halkına yapılmış, yapılacak haksızlıklar karşısında aksiyon alırlarsa, şehir halkının gözünde çok daha büyürler.

Daha çok güven kazanırlar.

Tercih kendilerinin…

Bakalım ne yapacaklar?

Bekleyip göreceğiz...

NOT; Bugüne dair kentin olmayan gar binasına ilişkin sorular soracağımızı belirtmiştik dünkü yazımızda…

Kaymaz’da yaşananlar daha önemli olduğu için konuyla ilgili sohbetimizi sırası geldikçe yapacağız.