Merhaba Değerli Okurlar;

Geçtiğimiz hafta idarenin göstermiş olduğu zarardan dolayı açılacak tam yargı davasını ilgili kanunlar ve Yargıtay kararları nezdinde incelemiştik.Bu hafta ise takipsizlik adı ile bildiğimiz kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı anlatmaya çalışacağız.

KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA DAİR KARAR (KYOK)

Kovuşturmaya yer olmadığına dair karar(kyok) kısaca takipsizlik olarak bildiğimiz husus Cumhuriyet savcısı, tarafından soruşturma evresi sonunda, kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilememesi veya kovuşturma olanağının bulunmaması hâllerinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verir.Burada bahsedilen 2 husus önemlidir. Yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilememesi,kovuşturma olanağının bulunmaması bu iki durum söz konusu ise savcılık makamınca Kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı(kyok) verilir.Savcılık makamınca verilen bu karar, suçtan zarar gören ile önceden ifadesi alınmış veya sorguya çekilmiş şüpheliye bildirilir. Kararda itiraz hakkı, süresi ve mercii gösterilir.Karar verildikten sonra kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak yeni delil elde edilmedikçe ve bu hususta sulh ceza hâkimliğince bir karar verilmedikçe, aynı fiilden dolayı kamu davası açılamaz.

KYOK KARARINA KARŞI İTİRAZ

Suçtan zarar gören, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren iki hafta içinde, bu kararı veren Cumhuriyet savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hâkimliğine itiraz edebilir.  KYOK kararına karşı yapılacak iki haftalık itiraz süresi kararın tebliğinden itibaren başlar. İtiraz dilekçesinde, kamu davasının açılmasını gerektirebilecek olaylar ve deliller belirtilir. Sulh ceza hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, o yer Cumhuriyet başsavcılığından talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder; itiraz edeni giderlere mahkûm eder ve dosyayı Cumhuriyet savcısına gönderir. Cumhuriyet savcısı, kararı itiraz edene ve şüpheliye bildirir.Sulh ceza hâkimliği istemi yerinde bulursa, Cumhuriyet savcısı iddianame düzenleyerek mahkemeye verir.Burada sulh ceza hakimliği itiraz hakkında dosyada mevcut bulunan deliller üzerinden değerlendirme yapabileceği gibi karar vermek için yeni deliller toplanmasını da isteyerek soruşturmanın genişletilmesini isteyebilir.

YARGITAY KARARI

CMK'nın 170/2. maddesine göre kamu davası açılabilmesi için soruşturma aşamasında toplanan delillere göre suçun işlendiğine dair yeterli şüphe bulunması gerekir. Suç ihbar veya şikayeti yoluyla soruşturma yaparak maddi gerçeğe ulaşma yükümlülüğü ve yetkisi bulunan Cumhuriyet savcısı, soruşturma sonucunda elde edilen delilleri değerlendirerek kamu davası açmayı gerektirir nitelikte yeterli şüphe olup olmadığını takdir edecektir. Ancak soruşturma aşamasında Cumhuriyet savcısının delil değerlendirmesiyle, kovuşturma aşamasında hakimin delilleri değerlendirmesi birbirinden farklı özelliklere sahiptir. CMK'nın 170/2. maddesine göre soruşturma aşamasında toplanan deliller kamu davası açılması için yeterli şüphe oluşturup oluşturmadıkları çerçevesinde incelemeye tabi tutulurken, kovuşturma aşamasında, isnat edilen suçun işlenip işlenmediği hususunda mahkumiyete yeter olup olmadığı ve tam bir vicdani kanaat oluşturup oluşturmadığı çerçevesinde değerlendirilmektedir.

İncelenen dosyada; müştekinin şikayeti üzerine başlatılan soruşturmada, şikayet edilen şirketin icra takibine müteakip ayrıca alacağını haricen tahsil amacı ile çok sayıda mesajı müştekiye göndermesi şeklinde gerçekleşen eylemde; maddi gerçeğin tespiti için yapılması gereken araştırmalar ve toplanması gereken delillerden, müştekinin bildirdiği telefon numaralarının hts kayıtlarının getirtilmesi, şikayete konu firmada müştekiye mesajları gönderen yetkililerin tespiti ile ifadelerinin alınması, sonucuna göre şüphelilerin hukuki durumlarının değerlendirilmesi gerekirken eksik soruşturma ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi ve bu karara yapılan itirazın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi hukuka aykırıdır.

HAFTAYA GÖRÜŞMEK ÜZERE

HUKUKLU GÜNLER