Konunun uzmanları; düşünce geliştirici kelimeleri (eğer, böyle olsaydı, neden, niçin, diğeri, öteki, daha, acaba, başka, yine de, bununla beraber, fakat, aksi takdirde, bununla birlikte, hâlâ, rağmen, benzer biçimde, karşıt olarak, yerine, ...se bile, ancak vb.) çabuk öğrenmeyi tavsiye ediyor.
Aynı uzmanlar; fevkalade, harika, çok güzel vb. güçlendirici kelimeleri de “korkunç, berbat, bayağı, sıradan vb.” zayıflatıcı kelimeleri de yerinde kullanmamızı tavsiye ediyor.
Bu konu, atasözlerimizde çok güzel işlenmiştir.
Düşünce; anlam vermeye, anlamaya, ayırt etmeye, bilmeye, birleştirmeye, bulmaya, çözümlemeye, değerlendirmeye, gerçekleştirmeye, ilişki kurmaya, kabul etmeye, karar vermeye, karşılaştırmaya, kestirmeye, sebep bulmaya, sonuç çıkarmaya, tamamlamaya, tanımaya, yargılamaya, yorumlamaya yönelik zihin sürecidir.
Bu durum, atasözlerimizde pek güzel işlenmiştir.
“Eleştirel düşünme, problem çözme, bilimsel düşünme, analitik düşünme, ilişki kurmaya yönelik düşünme, hüküm çıkarmaya yönelik düşünme”, düşünce şekilleri arasında sayılabilir.
Bunlar, atasözlerimizde pek çok güzel işlenmiştir.
“Hüküm çıkarma; ölçüt belirleme ve kullanma; kendi kendini düzeltmeye çalışma ve bağlama ve muhtevaya duyarlılık”, ‘eleştirel düşünme; atasözlerimizde ne güzel işlenmiştir.
Yaratıcı düşünmenin olmazsa olmazları “merak, sorgulama, şaşkınlık, hayret vb.”; atasözlerimizde ne de güzel işlenmiştir.
Üzerinde fikir yürüttüğümüz bu konu ile ilgili olarak kaynaklarımdan ulaşabildiğim atasözlerimiz şöyle:
Acele işe şeytan karışır.
İş düşünülerek, emek sarf edilerek yapılmalıdır.
Acıkan ne olsa yer, acıyan ne olsa der.
Canı yanan kişi de sonunu düşünmeden ağzına geleni söyler.
Acıklı başta akıl, olmaz.
Dertli ve üzüntülü olan, sağlıklı düşünemediği için doğru davranışta bulunamayabilir.
Açtırma kutuyu, söyletme kötüyü.
1. Densiz ve yakışıksız söz söyleyene karşısındaki de aynısını yapmaya kalkışır.
2. Senin hakkındaki kötü düşüncelerimi veya bildiklerimi bana söyletme!
Ağzın içinde tava vardır; lafı pişirip pişirip söylemeli.
Bir söz, iyice düşünülmeden söylenmemelidir.
Akıllı işine bakar cahil dişine. [1]
Akıllı olumlu düşünürken cahili, gereksiz işlerle uğraşır.
Akıl akıl! Gel, çengele takıl. [2]
Akıl çengelsiz, muhabbet engelsiz olmaz.
Akıl bir attır; dizgini ârifin elinde gerek.
Aklı kullanmak, kişinin maharetidir.
Akıl eder, baş çeker.
İşi düşünen akıldır ancak o işi uygulayan, yöneten liderdir.
Akıl olmayınca kuru kafa neyler.
Düşünemeyende, sorgulayamayanda aklın fonksiyonu, görülemez.
Akıl, akıldan üstündür.
Birinin düşünemediğini bir başkası düşünebilir.
Akıllı söylemeden düşünür, akılsız ise düşünmeden söyler.
Sözün nereye varacağını hesap etmeden konuşan akılsız, hep kalp kırıcı olur.
Akıllı sözü delillerle, deli sözü yeminlerle…
1. Söylenenin delille desteklenmesi, akla işaret eder. İnandırıcı olmak için akıllı delil ileri sürerken, akılsız yemin edip durur.
2. Dayanaksız düşünceleri savunanlar, normal olarak değerlendirilmezler.
Akılsız başın cezasını ayak, çeker. [3]
1. Düşünüp taşınılmadan yapılan iş, başarısız olur. Bu da insanı yorar, üzer ve zora sokar.
2. Baştakilerin yanlış tutumları yüzünden oluşan sıkıntıyı emir altındakiler çeker.
Aklına geleni işleme, her ağacı taşlama.
Sonunu düşünmeden her aklına geleni yapmaya kalkan, herkese sataşan kişi; büyük zarara uğrar.
Allah bir de iş ikidir.
İş, her zaman değişik ve olası yönleriyle düşünülmelidir.
Altmış çuval yüz harar, herkes işine geleni arar.
Herkes; çıkarına, amacına, düşüncesine uygun olanları arayıp bulmak, onunla beraber olmak ister.
Aşk başta karar etse akıl baştan firar eder!
Âşık mantıklı düşünemez.
Atılan ok, geri dönmez.
Düşünülmeden yapılan iş ve söylenen söz sonunda pişmanlık olur.
(Devamı Var)
[1] Irak Türkleri’nden
[2] Bir problemin nasıl çözüleceğini o anda düşünememe durumunda alay yollu söylenir.
[3] Yanlış kararların tenkidini belirmede kullanılır.