Kısa adı TTB olan Türk Tabipleri Birliği, Eskişehir’de 5’i AKUT olmak üzere 10 görevlinin şehit olduğu orman yangınına ilişkin raporunda, yangınların yalnızca iklim kriziyle açıklanamayacağını vurguladı. Raporda, koordinasyon eksikliği, ekipman yetersizliği ve yapısal sorunlara dikkat çekilerek “Parçalı çözümler yeni felaketleri önleyemez” uyarısı yapıldı…
TTB, geçen yaz Eskişehir’de meydana gelen ve 10 görevlinin şehit olduğu orman yangınına ilişkin hazırladığı inceleme raporunu kamuoyuyla paylaştı. Raporda, yangınların nedenlerinden müdahale süreçlerine, yapısal sorunlardan politika önerilerine kadar kapsamlı değerlendirmelere yer verildi…
Geçtiğimiz temmuz ayında Eskişehir’de yaşanan dramatik olayda yangına müdahale eden 5 orman işçisi ve 5 AKUT görevlisi hayatını kaybetti. 14 orman işçisinin yaralandığı ve yaklaşık 715 hektarlık verimli orman alanının zarar gördüğü yangınla ilgili hazırlanan “Eskişehir Orman Yangını İnceleme Raporu”, TTB tarafından yayımlandı. Raporda, yangına müdahale süreci ve sahadaki gözlemler ayrıntılı biçimde aktarıldı…
“YALNIZCA İKLİM KRİZİYLE AÇIKLANAMAZ”
Raporda, orman yangınının nedenleri ve saha çalışmalarındaki yöntemlere ilişkin değerlendirmeler tek tek sıralandı. Raporun girişinde, orman yangınlarının yalnızca iklim değişikliği ve küresel ısınmayla açıklanamayacağı vurgulandı. TTB, yangınların “sosyoekolojik bir çerçevede” değerlendirilmesi gerektiğinin altı çizildi…
Orman yönetimi, mülkiyet rejimleri, emek ilişkileri ve kentleşme dinamikleri gibi toplumsal koşulların yangınları afete dönüştüren temel faktörler olduğuna dikkat çekildi. 2B uygulamaları, orman köylüsü nüfusunun azalması, madencilik ve enerji yatırımları ile yerleşim alanlarının ormanlara doğru genişlemesi bu kapsamda öne çıkan başlıklar arasında yer aldı…
“KOORDİNASYON EKSİKLİĞİ VE EKİPMAN YETERSİZLİĞİ”
Saha notlarında ise yangınla mücadele sürecinde karşılaşılan sistematik sorunlar tek tek sıralandı. Kurumlar arası koordinasyon eksikliği, belediye itfaiyelerinin sınırlı katılımı, iletişim kesintileri, yetersiz hava araçları ve ekipmanlar, personel açığı, dinlenmesiz çalışma koşulları, kişisel koruyucu donanım eksiklikleri ve zayıf erken uyarı sistemi bu sorunlar arasında öne çıktı.
“KÖKLÜ POLİTİKA DEĞİŞİKLİKLERİ GEREKİYOR”
Sonuç bölümünde, yapısal sorunlara odaklanmayan, parçalı iyileştirmelerin yeni felaketleri önlemeye yetmeyeceği vurgulandı. Raporda şu ifadeler yer aldı:
“Nasıl ki depremler için kentleşme politikalarının dönüşümünü zorunlu kılan önlemler alınması gerekiyorsa; orman yangınları için de yangın söndürme işçilerinin mesleki statüsünden 2B arazilerine, orman köylülüğünden doğanın metalaşmasına uzanan geniş kapsamlı politika değişiklikleri gereklidir. Bu mücadeleye paralel olarak, daha görünür uygulama sorunlarına acil ve kökten düzenlemeler yapılmalıdır.”
TTB’nin raporu, iklim krizi, orman politikaları ve kamu yönetimi eksikliklerinin birleştiği noktada yeni felaketlerin önlenebilmesi için “kapsamlı ve radikal bir politika dönüşümüne ihtiyaç” olduğuna işaret etti…
* * *
Türk Tabipler Birliği’nin bu raporu çok önemli…
Rapordan herkes kendi adına gereken dersleri çıkartmalı…
Hayatını kaybeden 10 can bizim için çok ama çok değerliydi…
İhmaller ve yapılan bilinçsiz müdahale 10 cana mal oldu…
Önümüzdeki bahar ayından itibaren olmasını hiç temenni etmeyiz ama ya insan kaynaklı ya da çeşitli nedenlerden dolayı ne kadar önlem alınırsa alınsın yine orman yangınları olacak…
Eskişehir’de yaşanan acı kayıpların tekrar yaşanmaması için Tarım Orman Bakanlığı, İç İşleri Bakanlığı, AFAD, orman yangınlarında gönüllü çalışan STK’lar, belediyelerin itfaiye birimlerinin sorumluları ile kış döneminde sık sık bir araya gelerek Türk Tabipler Birliğinin kamuoyu ile paylaştığı raporda belirlenen sorunların bir daha yaşanmaması, koordineli çalışılması, gereken önlemlerin alınması konusunda işbirliği paylaşımı yapılmalı…
Bakanlıklar TTB’nin bu raporunu, “siyasi” olarak görmemeli…
Kaldı ki çok açık net olarak hazırlanmış kapsamlı bir rapor…
Siyasetle uzaktan-yakından ilgisi yok…
* * *
TEPEBAŞI BELEDİYESİ ÖDÜLE DOYMUYOR
Tepebaşı Belediyesi, Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği tarafından bu yıl 15’incisi düzenlenen Sağlıklı Şehirler En İyi Uygulama Yarışması’nda Toplumsal Eşitliğe ve Bağlılığa Katkı kategorisinde “Kadınlar Üretiyor Çocuklar Gülümsüyor - Atık Tekstillerden Sosyal Faydaya” projesi ile 9 ilçe arasından birinci seçildi…
Bu ödülü hak ederek alan başta Tepebaşı Belediyesi çalışanlarını onlara her türlü desteği sağlayan Belediye Başkanı Ahmet Ataç’ı kutluyorum…
21 yıllık Belediye Başkanlığı döneminde gerek ulusal gerekse uluslararası 30’a yakın ödül alarak başarılı projelere imza atıldı…
* * *
Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği tarafından bu yıl 15’incisi düzenlenen, 49 üye belediyenin 96 projeyle başvurduğu Sağlıklı Şehirler En İyi Uygulama Yarışmasının ödülleri sahiplerini buldu…
Yarışma, 7 farklı kategoride (Kültür, Sanat ve Spor Aktiviteleri, Dirençli/ Dayanıklı Toplum, Yüksek Yaşam Kalitesi, Akıllı Şehir, Enerji Verimliliği ve İklim Değişikliğine Uyum, Toplumsal Eşitliğe ve Bağlılığa Katkı, Çevre ve Sağlık) gerçekleşti…
Toplumsal Eşitliğe ve Bağlılığa Katkı kategorisinde Tepebaşı Belediyesi, “Kadınlar Üretiyor, Çocuklar Gülümsüyor-Atık Tekstillerden Sosyal Faydaya” projesiyle 9 ilçe arasında birinci seçildi. Ödülü, Sağlıklı Kentler Birliği Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. İnci Parlaktuna, Tepebaşı Belediye Başkanı Dt. Ahmet Ataç adına Meclis Üyesi Nazan Erşahin’e takdim etti…
Ödül töreninde Tepebaşı Belediyesi Başkan Yardımcıları Suat Yalnızoğlu, Fikriye Güven Zaptiye ve Tepebaşı Sağlıklı Kent Konseyi Başkanı Canan Adlım da yer aldı…
* * *
Yukarıda da yazdım…
Tepebaşı Belediyesinin özel müzesinde 30’u aşkın kazanılmış ödül var…
Bu ödüller, “Belediyeye kıyağımız” olsun diye verilmiş ödüller değil…
Her biri bilgi birikimiyle, öngörü ve çağdaş bir vizyonla hazırlanmış projeler...
Organizasyonları yapan kurum ve kuruluşlar olur olmaz sıradan projelere ödül vermez…
Kaldı ki bu ödülleri belirleyenler kurum ve kuruluşların yönetimleri değil…
İnce eleyip sık dokunarak branşlarında uzman kişiler tarafından oluşturulan jüri üyeleri var…
Peki, kim bu jüri üyeleri:
Prof. Dr. Ruşen Keleş, Prof. Dr. Handan Türkoğlu, Prof. Dr. Feza Karaer, Prof. Dr. Mustafa Sarı, Prof. Dr. Cengiz Türe, Prof. Dr. Emine Didem Evci Kiraz, Prof. Dr. İnci Parlaktuna, Prof. Dr. Hülya Yüksel, Prof. Dr. Koray Velibeyoğlu, Doç. Dr. Semahat Özdemir, Doç. Dr. Emel İrgil, Doç. Dr. Asım Mustafa Ayten, Doç. Dr. Meltem Şenol Balaban ve Doç. Dr. Ender Peker…
Bu isimlerin birilerine torpil yapması mümkün mü?
Olamaz…
Birilerine kıyak yapacağız diyerek mazilerini ve isimlerini kirletmezler…
* * *
Tepebaşı Belediyesini ve Başkan Ahmet Ataç’ı, birileri kimi zaman, kimileri iki-üç günde bir eleştiriyor…
İşte, ilçeye hizmet yapmamakla eleştirilen Ahmet Ataç ve ekibine bu ödüller sanırım en güzel yanıt…
* * *
