Ekonomik olarak zor günler geçiriyoruz. Asgari ve sabit gelirli vatandaş her geçen gün daha da fakirleşiyor. Orta direk kalmadı dersek doğru bir tespit olur. Gelir düzeyi arasındaki makas çok daha açıldı. Fakir daha da fakirleşirken, zengin daha da zengin oldu. Paradan para kazanma döneminin yaygınlaştığı, yatırımların azaldığı bir dönemde böyle olması kaçınılmaz. Ancak buna rağmen toplumun refah içerisinde yaşadığı iddia eden bir kesim var. Bu kişilere göre en iyi gösterge şehirdeki mekânların doluluk oranları. “Görmüyor musunuz, mekânlarda oturacak yer yok” diyorlar. Eskişehir’deki bu görüntülerden yola çıkarak her şeyin yolunda olduğunu söylüyorlar. Ancak gelin görün ki, o mekânları dolduranlar sözünü ettiğimiz dar ve sabit gelirli vatandaşlar değil. Düşünün bir şehrin yüzde 10’u zengin kesimi oluşturuyorsa, bu rakam bile o mekânları fazlasıyla doldurup taşırmaya yeter. Ki durum zaten böyle. Şehrin sosyal mekânlarında gelir düzeyi iyi insanlar var. Kalan büyük kısım ise ancak ayda bir o mekânlarda oturup bir yemek yiyebiliyorsa ne ala…