Bu ne yahu? Artık bayramlarımız bile partizanlaşmış.
Telefon çaldı.
Arayan Yılmaz hoca. İlk gün. Saat 11... Bayramlaştık. Hoca Malatya'ya afetzedeleri ve depremzedeleri yalnız bırakmamak için gidiyormuş. Yollar virajlı. Ses bir gidip gidip geliyordu. Öncesinde konteynerde kalmışlar.
ÊSKİ teknik ekiplerini ziyaret etmişler. En zoru olan alt yapı eksikliklerin tamamlaması. Pis su hatlarının, alt yapılarının yapılması... Eksiklik var mı onları tespit etmişler.
*****
Türkiye'yi sarsan Kahramanmaraş merkezli depremlerin sonrasında ilk Ramazan Bayramında Malatya'daki afetzedeleri Yılmaz Büyükerşen, Muğla Belediye Başkanı Osman Gürün, MERAL AKŞENER ve CHP milletvekili Veli Ağbaba yalnız bırakmamış.
Arife günü iftarı onlarla birlikte açmış.
Tabii Yılmaz Hoca Türkiye'de sevilen ve sayılan bir isim. Malatya Belediyesi AK Partili, ÖZAL'ın memleketi. ANAP döneminde ciddi desteklenmiş. Eskişehir'in nüfusuna yakın bir şehir.
Bir çok ilçede belediye başkanlıklarını AKP almış.
Büyükerşen vatandaşları dinlemiş, dertleşmişler.
Daha ne yapılabilir?
Kolay değil.
Afet bu.
*****
Malatya Eskişehir gibi ovaya kurulmuş bir şehir. 28 Büyükşehir.
Nüfusu 812.580.
Belediye Başkanı AKP' li Selahattin Gürkan. Hacettepe Eğitim Fakültesi, Eğitim Yönetimi, Teftişi, Planlaması ve Ekonomisi Bölümü, Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesini ve Bolu Eğitim Enstitüsü bölümlerinde eğitim görmüş. Yani Yılmaz Hocanın da imzası olan diplomaya da sahip.
Yeşilyurt'un nüfusu 341.654 en büyük merkez ilçesi. Belediye başkanı AKP' den seçilen Mehmet Çınar. Fen Bilimleri Enstitüsü Yapı Ana Bilim Dalı'nda yüksek lisansını yapmış.
Yılmaz Hoca arife günü ve bayramın ilk günü Malatya'da…
Ramazan Bayramında yurttaşlarımıza umut olabilmek, moral olabilmek için durumu yerinde görmüş. Gerçi 6 Şubat depremin olduğu günden beridir ekipler orada.
Bu acı olayların izlerini silmek için felaketin acılarını paylaşmak güzel. Birlik ve beraberlik yardımlaşma da öncülük etmiş ve maddi manevi ve teknik yardımları her zaman yapagelmiştir.
Muğla Büyükşehir Belediye Başkanımız, kıymetli dostum Osman Gürün ile birlikte Ramazan Bayramı'nın ilk gününde Malatya'dayız. Malatyalı yurttaşlarımızla bir araya gelmeden önce bölgede aylardır görev yapan personelimiz ile bayramlaşıyoruz. Afet bölgesindeki ihtiyaçlara yönelik Eskişehir Büyükşehir Belediyesi'nin çalışmaları devam ediyor.
Malatya Milletvekilimiz ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanımız ile birlikte depremden etkilenen Malatya'da incelemelerde bulunduk. Büyük acıyı yaşayan tüm Malatyalılara bir kez daha geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum
KARDEŞ ŞEHİR PAJU İLE ÖRNEK DAYANIŞMA
Bu kapsamda 8 ayrı ülkenin 9 kenti ile kardeş şehir ilişkisi kuran Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, 2007 yılında kardeş şehir protokolü imzaladığı Güney Kore'nin Paju şehri ile örnek bir dayanışmaya imza atmıştı.
Eskişehir ile kardeş şehir Paju arasında dayanışma örneğini bu dönemde görmüş olduk.
Hoca anlatıyor.
Güney Kore'nin Paju kentiyle kardeş şehir olmuştuk. Büyük bir parkın projelerimiz yürütülüyordu. Aklıma geldi…
Türk-Kore Kültür İletişim Derneği Başkanı Yong Durk Park'ı aradım.. Dedim ki bize yardım edin. Yong Durk' ilgilenerek Paju Belediye Başkanı Kim Kyung-il iletişime geçerek birlikte hareket etti. Paju tarafından yapılan 39 bin 770 dolarlık şartlı bağış ile konteyner alınarak, depremden ağır şekilde etkilenen Malatya'ya götürüldü. Burada bizim ekiplerce, 10 adet konteyner kurulumunu yaparak vatandaşların hizmetine sunduk.
İşte kardeş şehir dostluk köprülerini güçlendirir.
Başkan Büyükerşen de anlamlı destek nedeniyle teşekkür ederek, 'Böyle bir zamanda kardeş şehrimiz Paju'nun deprem bölgesinde kullanılmak üzere şartlı bağış teklifinde bulunması, bizleri hem çok mutlu etti, hem de çok onurlandırdı. Kore Cumhuriyeti ve Türkiye Cumhuriyeti arasındaki ebedi dostluğun ve dayanışmanın Paju ve Eskişehir arasında da var olduğunu bir kez daha görmekten gurur duyuyoruz. Bu vesile ile sizlere ve Paju halkına bir kez daha en içten teşekkürlerimizi ve sevgilerimizi sunuyorum' dedi.
Gerçekten depremzedeler çok zorlu ve acı günler geçirdiler. AFAD Çadırları ilk etapta doğruydu ama artık konteynere geçme zamanı çoktan geldi geçiyor. Soğuk kış günleri belki geçiyor ama, geceleri hava soğuk oluyor. Yağmuru var. Rüzgarı var. Onlar için konteyner daha iyi barınma imkanları sunuyor.
Yaraya bir merhem olmak.
Yılmaz hoca ve Osman Gürün ile birlikte depremzedelerin ve çalışma ekiplerinin bayramlarını kutlamışlar
Bir Allah razı olsun sesinin duyulması ne anlama geliyor. Bunu yaşamayan bilmez.
****
23 NİSAN.
MİLLİ EGEMENLİK BAYRAMI.
TBMM'nin duvarında 'egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' diye yazar.
Askıda demokrasi.
Zira gerçek böyle değildir.
12 Eylülden sonra vekilleri millet hiçbir zaman vekilini seçememiştir.
Partilerin genel başkanları imparator gibidirler. Onlar listelere isimleri yazarlar.
Seçilenler vekil olurlar.
Parti yönetimlerin bile fikirleri alınmaz.
Halkı temsil eden vekiller aslında genel başkanların vekilleridir. Lider ne derse onu yaparlar.
Size anlattıkları ise bayramlık hikayelerdir.
Sonrası, çocuk bayramına çevirdik işi. 23 Nisan Koltuklarında 10 dakika oturturlar sonrasında, hadi bakalım bizim oturduğumuz koltukta gözünüz mü var derler kaldırırlar.
Bizim demokrasimizde 23 Nisan demokrasisi gibi.
Egemenlik hakkı milletinmiş.
Mış gibi yapmayı çok iyi beceriyoruz.
Bir de bunu politikaymış gibi pazarlıyoruz. İçinde her türlü, yalan, palavra entrika var.
Üçü bir arada. Yersen.
