Hadi genel seçimler artık yüzde 50 şartıyla yapılıyor. O yüzden ‘ittifaklar şart’ diyelim. Eğer böyle bir şart varsa, siyasetin de etik değerleri var!

Hadi genel seçimler artık yüzde 50 şartıyla yapılıyor.

O yüzden ‘ittifaklar şart’ diyelim.

Eğer böyle bir şart varsa, siyasetin de etik değerleri var!

Örneğin dünya görüşü olarak birbirine 180 derece zıt olanlar da bir zahmet ittifak yapmasın.

80’li, 90’lı yıllarda birbirlerinin canına kast etmeye kadar particilik yapanlar yan yana gelmesin.

Politikaları birbirine hiç benzeşmeyen, geleceğe dair planları birbirinin tersi olan örgütler birlikte iş tutmasın.

Kısacası;

“İttifak yapacağız derken hiçbir parti kendisinden, davasından, duruşundan ve fikirlerinden taviz vermemeli!”

Verdiğiniz zaman bugüne kadar o parti için karakterini ortaya koymuş insanlara hakaret edersiniz;

Partinizin davası için gece gündüz koşturmuş, kavgaya girişmiş ve hatta yeri gelmiş canından olmuş insanların hatıralarını incitirsiniz.

En önemlisi de ortada ne bir parti kültürü ne felsefesi ne de davasını bırakırsınız.

+++

Son genel seçimlerde birbirine benzemezlerin son hali ortada!

Tamamına yakını siyasetin çöplüğüne gitti.

Köklü partiler de davaları da onlara gönül verenler de yok oldu bitti.

Bir daha da asla politik sahnede olmayacak, olsalar bile yüzde sıfır bilmem kaçı geçemeyecekler.

+++

Bir de yeni kurulmuş İYİ Parti var.

Milliyetçi söylemler üzerine kurulmuş ve hala orada duran bir parti.

Şimdi neyle suçlanıyorlar biliyor musunuz?

“CHP’nin kanatları altından çıkıp kendi siyasetlerini yapmakla!”

Hain diyorlar, hıyanet içinde diyorlar!

Kimler diyor?

Siyasi görüşü şaşmış çıkarcılar…

Çünkü herkes kendilerine benzesin, herkes kendileri gibi düşünsün, herkes kendilerine çalışsın istiyorlar.

Öyle alıştırıldılar, hep öyle devam etsin derdinler.

Yoksa partiymiş, davaymış, karaktermiş, duruşmuş, nizammış hepsi palavra…

************

VALİ SENFONİ KONSERİNDE!

Biliyorsunuz, Eskişehir son yıllarda valiler konusunda epey şansız kaldı.

Bu şanssızlık vilayet işlerinin durması, rutin meselelere ilgisiz kalınması falan değil!

Şehirle bir arada olan bir mülki amir eksiğinden söz ediyoruz.

Toplum içerisinde yıllar yılı bir Vali göremedik.

Bir sosyal etkinlikte rastlamadık.

Artık maçta bile göremediğimiz valiler geldi geçti.

Kamuoyundan kendisini tamamen soyutlamış valiler izledik.

Halkla kopmuş, sadece bürokratik görevlerini yaptılar.

Trafik polislerinin makam aracına yolları açtığı, durdurduğu trafik yüzünden halka sıkıntı yaratan valilere tanıklık ettik.

Tarikat şeyhleriyle fotoğraflar veren, kendisi gibi düşünmeyenlere sırt çeviren, iktidar partisinin emirlerini yerine getiren mülki amirlerin olduğuna şahitlik ettik.

+++

Neyse, daha fazla geçmişi hatırlayıp yaramızı deşmeyelim.

Bugüne dönelim…

Şehrin en büyük idarecisi Hüseyin Aksoy oldu.

Ne yalan söyleyelim, “Böyle gelmiş böyle gider” diye düşünüyorduk.

Sayın Vali Hüseyin Aksoy, tüm ön yargılarımızı yıktı geçti.

Büyükşehir Belediyesi’nin senfoni konserine de giderek içimizdeki umutları tazeledi.

Tüm kenti kapsayan, kimseyi ayırt etmeyen, sanatı ve sanatçıyı seven bir Vali’ye yıllar sonra kavuştuğumuz için gerçekten şanslıyız.

*****

KAVAS’A BİRİSİ ‘ÇIK ÇALIŞ’ DEMİŞ GİBİ!

Geçtiğimiz günlerde yapılan CHP İl Kongresinin yankıları bitmiyor.

Ortaya çıkan sonucun geleceğe de pek çok etkisinin olacağı zaten söylenmiş, biz de buradan ifade etmiştik

Şehir siyasetinde farklı gelişmelere tanıklık edeceğimizi dillendirmiştik.

CHP’de işlerin eskisinden farklı gelişmelere gebe olacağını, yine farklı isimlerin gündeme daha çok geleceğini de öngörmüştük…

Örneğin onlardan birisini Yılmaz Hoca ve Başkan Ataç’ın DSP’de olduğu dönemde DSP’nin İl Başkanı olan Ayhan Kavas’ta görüyoruz.

Beraberinde CHP’nin çok önemli isimleri ile gezilere çıktı.

Hatta birlikte çalışmalar yaptığı isimler CHP İl Kongresi sonucuna direk etki eden güçlü ve tanıdık isimler…

En başta İlker Özokcu.

Ali Rıza Menevşe.

Ertan Koşarsoy.

+++

Bu ekip ilçe turlarına başladı.

Gittikleri yerlerden de fotoğraflar paylaşıp geleceğe dair de mesajlar verdi.

Kuşkusuz bu çalışmalar durduk yere oluşmadı.

Dediğimiz gibi il kongresinin sonucunun etkisi çok büyük.

Ancak!

Sanki birileri de kendilerine ‘çıkın çalışın’ demiş gibi!

O yüzden Kavas ve beraberindeki ekibi çok daha farklı çalışmalar içerisinde göreceğiz sanki.

Kolay gelsin.