Bir zamanlar dilimize düşmüştü.
Bi dakika..
R'yi söylemiyorduk..
Zaten bu 'R' harfi sıkıntılı..
Bize tekrar hatırlattı Prof.Dr. Büyükerşen.
Dış politikada Eyyyy! yinede hey Hey yy!
Amerika bu sözlerden çok çekiniyordu.
Öyle ya. Hiç Kimse ABD' ye Eyyyy diyemiyordu..
Cumhurbaşkanımız çıkıp Eyyyy! Demişti.
Dünya beşten büyük burada bizlerde varız demişti.

Merkel 'li Almanya..
Fransız Macron bile olaylara 'Fransız' kalıyordu..
Yine de şahlanıyor aman, Türkiye'nin kıratı...

NURAY AKÇASOY
Yılmaz Büyükerşen'in yerel siyasete kazandırdığı en önemli isimlerden biri. Çok kısa zaman içinde yerel meclislere de söz sahibi olmuş.
Uzun zamandan beride her zaman listelerde kişiye özel kontenjan da yer bulmuş özel bir isim.
Es TV ekranlarındaki haftada bir yayımlanan Eskişehir'in nabzı tartışma programında görüyoruz. İzliyoruz.
Aktif..
Cevval..
Tam bir politikacı kumaşı var..
Eskişehir Kent Konseyi başkanı NurayAkçasoy tarafından Cadı Kazanında Türk Dış Politikası söyleşi düzenlendi. Söyleşiye CHP İstanbul Milletvekili Ünal Çeviköz, Emekli Büyükelçi Namık Tan ve Gazeteci-Yazar Nur Batur konuşmacı olarak katıldı.
Sonuna kadar izledim. Notlarımı aldım.

Açılış konuşmasını yapan Yılmaz Büyükerşen, 'Bugün ki söyleşiler son derece aydınlatıcı olacaktır. Dış politika deyince eyyy sözcükleri, one minute'ler aklımıza geliyor'. Türkiye bugünlerde bütün vatandaşlarımızın çektiği ekonomik sıkıntılar demokrasiye özlemin, özgürlüğe özlemin aç karnını bastırmak üzere olduğu günlerden geçmekteyken, Kent Konseyi Başkanı'mızı kutluyorum bu organizasyon için.'dedi.
Politik Novigasyonun adresi yavaş yavaş belli olmaya başladı!


Moderatör Nur Batur uluslararası ilişkiler konusunda uzman bir gazeteci yazar ve düşünce insanı. Avrupa ve dünyayı çok yakından bilen bir isim. Yunanistan konusu onun asıl uzmanlığı. On parmağında on marifet. Çok uzun yıllardan beri takip ettiğim ve yazdıklarını ilgiliyle okurdum. Dış politika ve son gelişmeler konusunda önemli saptamaları var. Deneyimlerini ve gözlemlerini yorumlayarak anlattı. Sorularını Ünal ÇEVİKÖZ, Namık Tan'a yöneltti.

İki büyükelçide Hem Moskova,hemde Washington'da görev yapmışlar. Her iki yapıyı da biliyorlar..
-Detant politikalarını..
-11 Eylül 2001 saldırısını
-Ortadoğu politikalarını
-ABD'yi yöneten gücün Pentagon olduğunu.
-Senatodan onay olmadan başkanın hiçbir şey yapamayacağını
-İsrail politikalarını yanlış olduğunu.
- İsrail ilişkilerinin düzelmesi gerektiğini
-Akdeniz politikalarının yanlışlığını
-Rusya'nın ve ABD' nin emperyalist bir devlet olduğunu.
-2. Dünya savaşının 1.dünya savaşasının devamı olduğunu.
-2. dünya savaşında Yalta konferansında masada ABD başkanı Roosevelt, Birleşik krallık başbakanı Winston Churchill, Rusya devlet başkanı Josef Stalin katılmıştı..
-Ukrayna ve Rus savaşı perde arkası.
-Bu savaş yeni bir soğuk savaş dönemine girildiğini,
-Dünyayı yöneten güç dengelerini ve Avrupa birliğini,
-AB 'nin güçlü ekonomisi olan ALMANYA'nın AB'nin başat aktör olduğunu..
NATO 'yu
Pentagonu
CIA'yı, MOSSAD' ı, MİT'ive diğer istihbarat kuruluşlarının, birbirleri ile yaptıkları işbirliklerini,
-Doğuda Yükselen ÇİN gerçeğini.
-Yeni Oligarklarını düzeni ve Türkiye dış politikası ve kırılma noktaları
-Mavi Marmara meselesi ve İsrail..
-ABD senatosunun, ermeni meselesi ve Lobicilik faaliyetleri..
-Yurtta barış, cihanda barış..
-Verilen sözlerin tutulmadığını hatırlatmalarında bulundu ve konjonktürel olarak Türkiye'nin de paradigmalar değiştiği için çok çeşitlilik politikası izlemesi gerektiğini artık satabil politikalar yerini çıkarlar ve güvenlik politikalarının gündeme geldiğini özetlediler.

Anlatmadıkları, Türkiye'nin Yunanistan'ın NATO' ya dönüşünü General Rogers planını nasıl kabul edip 'VETO' hakkını neden kullanmadığını
Kenan Evren'in anlatmadılar..
Neo-liberalizmi anlatmadılar
Yeni mandacılık faaliyetlerini anlatmadılar..
Türkiye'nin savunma ihtiyacı olan F-5 ler ve patriotları neden? vermediklerini anlatmadılar.
-Türkiye gerçekten Cadı kazanın ortasında. Bu anlamda coğrafya kaderi olmuş. Medeniyetler köprüsü.
-İbn-i Haldun'un mukaddime eserinde uzunca anlattığı gibi 'coğrafya kaderdir' ülkenin kaderini belirler tezi dorumudur.

Panel 2 saat 20 dakika sürdü.
-Panel başarılıydı.
-Gelenler inşallah bir şeyleri kavrayabilmişlerdir.

COĞRAFYA KADERMİDİR, DEĞİLMİDİR?

Coğrafya kaderdir tezi, Türkiye açısından bakıldığında doğru olabilir ama güney Kore açısından bakıldığında doğru değildir.
Örnek güney Kore'nin 45.bin dolar milli geliri varken kuzey Korenin1000 dolar civarında..
Zordur bu ülkeyi ayakta tutabilmek. Onun için her türlü kumpaslar kurulurmuştur ve kurulmaya devam edilecektir..
İktidarda kimin olduğu önemli değildir.
Adnan Menderes Rusya ile yakınlaşıyor diye bedel ödemiştir.
ECEVİTbunu haşhaş ekim yasağını kaldırmasıyla ve Kıbrıs barış harekatı ile aldığı karar ile yaşamıştır.
Demirel' de bunu Rusya ile yaptığı ekonomik –ağır sanayii işbirliği ile yapılan İskenderun-Seydişehir alüminyum tesisleri ve diğer ağır sanayi işbirliği yaptı diye cezalandırılmıştır.TÜRKİYE' ye bedel ödettirilmiştir.
Amaç basit.
Bizim yörüngemizden çıkma sakın ha!..

Bu sözün söylemek istediklerini en çok yaşayan ülkelerden biri olan ve bölgesel konumuyla birçok ülke için, 'vazgeçilmez' topraklara sahip Türkiye'de sıklıkla karşılaştığımız olaylar, dış güçler tarafından ülke içine sokuşturulan nifak tohumları, gerici-bölücü-ekonomik faaliyetler sözün doğruluğunu kanıtlar gibi.
Amerika yıllarca Vesayet odaklarına Natocu generalleri devşirmiştir. Bunların için de de monşerler, siyasiler, sermaye sınıfının temsilcileri, sendikacılar, STK lar, bürokratlarda vardır.Var, var, var. Say say bitmez.

Bunlar, Türkiye'de OLİGARŞİK düzenlerini kurmuşlardır ve tıkır tıkır çalışmaktadır. Kimin iktidar olacağını bunlar belirlerler. Mandacıysan mesele yok. Amma ve lakin Hem yerli ,hem de milli isen hapı yuttun demektir, seni hemen Entübe ederler..

*****
Kent konseyi başkanı AKÇASOY 'un şimdiye kadar yaptığı sosyal çalışmaların belki de en anlamlısı bu paneldi. En azından, esnemedim, uyumadım. Büyükşehir ve Odunpazarı meclislerini sıcak takipte olduğumdan kimin? ne yaptığını, ne yapmak istediğini, arka planda nelerin olup bittiğini iyi bilirim.
Akademik İlgi ve bilgi alanımve her gün onlarca makale ve dış politika ile de ilgilendiğimden böyle düşünüyor olabilirim.
Nuray AKÇASOY'u tebrik ederim.